Moda Sevgilim “Yeniden”

Tilda LEVİ Köşe Yazısı
28 Eylül 2016 Çarşamba

Kitap okuma alışkanlığım zaman içinde şekil değiştirdi. Yıllar boyu geceleri yatağa girdiğimde en az bir saat okumadan gözüme uyku girmezdi. Başucumdaki komodinin üstünde her zaman bir kitap yığını dururdu. Gayet disiplinli bir şekilde birini bitirir sonra diğerini okumaya başlardım. Sonraları uyku düzenim bozuldu, gözlerim geceleri daha yorulur oldu. Başımı yastığa koymaz hemen ‘uyku modu’na geçtim. Böylece gece yatakta okuma âdeti tarihe karıştı. Gündüz okumaları ise kâh bir koltukta, kâh mutfak masasının başındaki iskemlede oturarak devam etmeye başladı. Dikkatimin en yoğunlaştığı yer ise, ne yazık ki hala mutfaktır. İrademin en zayıf olduğu bu mekânda okurken mutlaka çay içer, sonra zararsız atıştırmalıklara yol alırım.

Günlerden bir gün elimdeki kitapta bir türlü ilerleyemediğimi fark ettim. Durmadan başa dönüyorum. Sonunda kendime geldim, her tür disiplin kaygısından uzak, kitabı gözden ırak bir kenara bıraktım. Mevsim sonuna dek, benzer birkaç tane daha birikti. Yaz gelince hepsini Ada’ya götürdüm.

Etraf daha sessiz olduğundan mı, oksijeni bol bir ortamda olduğumdan mı bilinmez, taşıdığım kitapları ve daha birçoğunu keyifle okudum.

Sonuç olarak, epey bir zamandır yazları kış aylarından çok daha fazla okuyorum. Bir ufak parantez açmam gerekirse, daha önceleri de belirtmiş olduğum üzere yaz aylarında evimize televizyon yasağı koymamızın kitap okuma açısından büyük yararı olduğunu da yadsıyamam.

***

Okumak kolay, yazmak ise zor…

Pazar günkü Milliyet Gazetesi’nin sayfalarında bir haber dikkatimi çekti. Başlığı: ‘Her okurunu yazmaya teşvik eden kitap: 365’

İstanbul Üniversitesi’nde filoloji, NYU’da Yüksek Lisans yapan ve ardından Işık Okulları ve Robert Kolej’de İngiliz Edebiyatı ve İngilizce dersleri veren İrem Uzunhasanoğlu, yazmaya meraklı öğrenciler için ‘365’ adlı ilginç bir kitap çıkardı. Epsilon’dan çıkan kitapta yazar: ‘Yazmak istiyorsunuz, ama nereden başlayacağınızı bilmiyor musunuz?’ diyor ve devam ediyor.(…)

Haber bana karanlıkta bir yıldız gibi gözüktü. Oldum olası kitap yazmak isterim ama bir türlü arkası gelmez. Oysaki gazetemiz çizer/yazarı, arkadaşım İzel Rozental, ‘Moda’ semti ile ilgili bir kitap yazacağım dedi ve yazdı. Daha doğrusu yedi yıl önce 40 Semt- 40 Yazar dizisinden ‘Moda Sevgilim’ başlıklı kitabı baştan yazdı. Adını da Moda Sevgilim “Yeniden” olarak değiştirdi. İzel bilmem kaçıncı kitabını yayınlarken ben de çok yazmak istememe karşın hâlâ duvarı seyrediyorum. Rozental’in yeni kitabında güncel fotoğrafları akademisyen mimar Aykut Köksal çekti. Koleksiyoncu Seyhun Binzet ise Moda kartpostallarından bir seçkiyle kitabı zenginleştirdi. Kapak tasarımı ise Melis Rozental’in.

Moda Sevgilim “Yeniden”, İzel’in mükemmeliyetçiliği, Köksal ve Binzet’in titizliği ile birleşince, öteden de iyi bir kitap oluştuğuna inanıyorum. Kitabı Ada evimin balkonunda okuyacağım; Henüz yaz bitmedi.

Şana Tova.