İsrail sensin

Gençlik - Eğitim
7 Aralık 2016 Çarşamba

BENİ YANAR

Daha önceleri Türkiye’de Yahudi olmaktan bir tık zor olan Türkiye’de bir Yahudi genci olmak konusunu bir miktar kurcalamıştım belki hatırlarsınız. O yazıdan bu zamana kadar  değişen pek bir şey yok. Tabi böyle bir beklentim olduğunu da söyleyemem.

Değişen bir şey olmadığı gibi her gün, artık komikliğe varan, hakaretlere yenileri ekleniyor. Gayrimüslimlerin en çok şaşırdığı konulardan biri de Yahudi toplumunun birbirine bu denli yakın olması.

Laf arasında bir okul arkadaşımın, “Ben Yahudi biriyle tanıştım” demesinden sonra adını sorup tanıdığımı söyleyince “Nereden, nasıl tanıyorsun?” sorusuna bir türlü cevap bulamıyordum ilk başlarda. “Biz birbirimizi tanırız” demeyi mantıklı bir açıklama olarak kabul etmedikleri veya garipsedikleri için genellikle “Adadan tanıyorum” demekle geçiştiriyorum meraklı bakışları.

Bu verdiğim örnek yine görece daha az ırkçı ve farklı dinden insanlarla iletişim kurmaktan çekinmeyen insanların sorduğu sorulardan biri. Fakat bir de ortak arkadaş çevresinde olup da yanındakinin Yahudi olduğunu öğrendiğinde şaşırıp, ürken insanların tepkileri var ki, gündemimizi oluşturan başlıca konu bu.

Sesli olarak dile getirmeseler de akıllarından, “Eğer Yahudi isen İsrail’sin” düşüncesinin geçtiği çok kolay bir şekilde anlaşılıyor. Tabi kafalardaki bu tabuları yıkmak Babil Kulesi’ni inşa etmek kadar zor olduğundan, mücadele etmeden konuyu farklı yönlere çekmek daha mantıklı bir karar oluyor genelde.

Bu düşünce ağırıma gitmiyor da değil fakat bir noktada pek de yanlış sayılmazlar. İsrail’in yaptığı, ürettiği, geliştirdiği her şey benim için bir gurur kaynağı. Bu demek değil ki her konuda ve her ne şartta olursa olsun benim için İsrail tek haklı taraftır. Bu ayrımı biraz açmak gerektiğini düşünüyorum.

Öncelikle nefret ettiğiniz, kan kustuğunuz ve sizi savaşa sürüklediğini düşündüğünüz ülkeyle, yaşadığınız ülke arasında akıl almaz boyutlarda ticaret yapılıyor. Otomobilden çimentoya, bakır telden tuvalet kâğıdına kadar varan geniş çaplı bir mal envanterini Türkiye, İsrail’den ithal ediyor. Türkiye, 2014 yılında, İsrail’in en fazla ithalat yaptığı on ülke içinde. Yapılan ithalattaki artış oranı, diğer ülkelerden yapılan ithalatlardaki artışlara göre en yükseklerden biri olmuş ve Türkiye, İsrail’in en fazla ithalat yaptığı sekizinci ülke konumuna yükselmiş. 2014 yılında, Türkiye, İsrail’in en fazla ihracat yaptığı beşinci ülke olmuş.

Bu cümleler benim uydurmam değil; bakanlık onaylı belgelerden alınan bilgiler. Orada karışıklık olmasın. Yani sizin itip kakmakla, ülkenizin gelişimine engel olmakla suçladığınız ülke, sizin en büyük ekonomik dostlarınızdan biri. Tabi ki ticaret konusunda anlaşılıyor olması politikayı tamamen düzeltecek diye bir kaide yok fakat bütün alanlarda fikir birliğine ulaşmış iki ülke bilmiyorum ben.

Bir anlamda size de hak veriyorum. Bir insana belli bir fikri bu kadar sık ve uzun süre dayatırsanız, bir süre sonra o insanın bu fikre inanmasını sağlıyorsunuz. Maşallah yukarılardakiler de bunu yapmakta usta.(Yalnız çok yukarı gitmeyin, orada Allah var.)

Madem teknoloji iyidir, güzeldir, bizi insanlara ve bilgiye kısa yoldan ulaştırır, o zaman internet paketlerimizi bir miktarda bilinçlenmek için kullanalım. Çünkü hayatta insanların bu denli önemsediği birkaç şey ile ilgili bu kadar çabuk ve bir o kadar yanlış verdiğiniz hükümleriniz, kalp kırıyor. Bunun sonucunda da ben bir Türk vatandaşı olarak hayatımı zaten hâlihazırda “adadan” tanıdığım Yahudilerle geçiriyorum ve size ister istemez önyargıyla yaklaşıyorum.

Ülkenin dış politikası haline gelen, “Biz kötü durumdaysak kesin bir düşman olmalı” mantalitesini bir köşeye bırakabilirsek, birçok sorunun düzelebileceği kanısındayım. Çünkü İsrail, Amerika, Rusya’dan önce kibir bizim kollarımızı bağlıyor, kafamızdaki o at gözlüğünü bir türlü çıkarmamıza izin vermiyor. Eğer birbirimize karşı biraz daha ılımlı olur, hepimizin amacının birlik ve refah içinde yaşamak olduğunu unutmayıp bir olursak, bu ülke hepimiz için çok daha yaşanılabilir bir hal alacaktır.