Sıkılıyoruz, patlıyoruz

Tilda LEVİ Köşe Yazısı
21 Haziran 2017 Çarşamba

Ada’da yağmur bardaktan boşanırcasına yağmaya başlayınca henüz kalabalıklaşmamış ahali hemen evine kapanır. Oysaki toprak, çam ve ıhlamur ağacı çiçeklerinin saldığı koku, insanın ömrüne ömür katar. Durmadan bir etkinlik peşinde koşmaya, süresiz programlar yapmaya o denli şartlanmışız ki, evin içinde oyalanmayı unutmuşuz. Şehirde yağmur yağdığında sokağa çıkmıyor muyuz? Eskiden mevsim başı ve mevsim sonu için tedbirli davranıp kalın kazaklar getirirdik. Şimdilerde iklim değişti. Artık bu tür giysilere ihtiyaç duyulmuyor. Ama yağmur her yaz yağıyor. Evdeki her bireyin şemsiyesi, ‘su geçirmez’ bir yağmurluğu ve korunaklı birer ayakkabısı dolabında olmalı.

‘Vallahi bir dakika daha duramam bu yağmurda’ diyenlerin bir kısmı günü birlik Bostancı’ya gidip, orada da şemsiyelerini açarak önce ‘vitrin gezmesi’, ardından bir ‘cafe’ yapıp akşamüstü yorgun bir halde Ada’ya dönerler. Sonraki olası program, şehirden dönmekte olan eşleri karşılayarak ‘aşağıda hafif bir şeyler atıştırıp’ eve dönmektir.

Bir kısım ise, ‘sıkıntıdan patlarım, toparlanıp gidiyorum’ diye vapur, motor düşünmeden ilk uygun vasıtaya binip gider.

Ne çabuk sıkılıyoruz?

Ne çabuk ‘patlıyoruz’?

***

Henüz Ada’dan şehre çok sık gidip gelmedim. Onun için de farklı ulaşım araçlarını denemeye vaktim olmadı. Ayrıca her sene olduğu gibi tarifeler zamanında çıkmadı. Ancak, birçok kişiden Deniz Otobüsleri’nde hemen hemen hiç direkt sefer (Büyükada- Beşiktaş)  konmadığını, yolculuğun yetmiş beş dakika gibi uzun bir zaman aldığını duydum. İnsanların İDO’yu tercih etmelerindeki en büyük etken, hızlı bir ulaşım aracı olması. Özellikle de sabah erken saatte işine yetişmesi gerekenler için…

Şikâyet kutusu gibi olmak istemem ama bazı aksaklıklar ne kadar erken düzeltilirse herkes o kadar mutlu olur. Nitekim İDO’nun aylık dergisi ‘Sealife’da yetkililer de bunu açıkça belirtmişler. ‘Sorunları birlikte çözelim’ diyorlar. ‘Sealife’  hem görsel, hem içerik açısından son derece kaliteli bir dergi. Her yaş grubunun kendine göre ilgi alanları bulup hem bilgilenebileceği, hem günlük koşuşturmalardan arınabileceği konular yer alıyor. Emek verip özenildiğinde ortaya çıkan güzel oluyor. Sealife ekibine başarılarının devamı dileğiyle…

***

Tüm dostlarıma sevdikleri ile birlikte mutlu, huzurlu bir Şeker Bayramı dilerim.