Radikal İslami terör dalgası son zamanlarda kısa aralıklarla Avrupa’nın kalabalık şehirlerini vurdukça Avrupa insanı da terörle yaşamayı, güvenlik konularında hazırlıklı olmayı öğreniyor.
Reuters ajansının ‘Avrupa kendini şartlara adapte ediyor’ dediği haberinde eski kıtanın bir şekilde yeni dünya düzenine ayak uydurduğunu belirtiyor.
Cihatçı terör örgütleri son zamanlarda yaptıkları eylemlerle bir şekilde Avrupa insanını bunalıma düşürmek, moralini bozmak istediler. Brüksel metro, Paris-Champs-Elysees (iki defa), Londra’nın turist dolu merkezindeki kaldırımlar (iki defa) ve Manchester’daki rock konseri radikal görüşlü kişilerin saldırısına uğradı. Bütün bunların geçtiğimiz aylarda olması Avrupa insanının ve devletlerinin yeni tedbirler almasına neden oluyor. Her ne kadar Avrupalı yöneticiler, terör hayat tarzımızı değiştirmeyecek biz hayatımıza devam edeceğiz, deseler de son saldırıların hiçbir hayat tarzını etkilemediği söylenemez.
Öncelikle ilk dikkat çeken gerçek, Brüksel’den Londra’ya tüm büyük şehirlerde polisin dakikalar içinde teröristlere ölümcül müdahalesi. Geçtiğimiz salı günü Brüksel’de bir radikal teröristin A.. Ekber diye bağırarak bomba patlatmaya girişmesi, bomba tam olarak patlamasa da teröristin anında vurularak öldürülmesi ile sonuçlandı. Olaya müdahale eden asker anında uzun namlulu tüfeği ile tehdidi saf dışı bıraktı.
Özetle Avrupa eski masum iyimser Avrupa değil artık. İnsanların şüpheciliği ve gerilimi her yerde hissediliyor. Paris’te gömleğinin altında tabancası ile gezen adam anında polise rapor edildi, durdurulup kimlik sorulan adamın terörle mücadele şubesi çalışanı olduğu anlaşıldı.
Sokaklarda gezen makineli tüfekli ordu mensubu askerler Avrupa başkentlerindeki alarm halinin en büyük göstergesi. Daha evvel sadece Ortadoğu ülkelerinde görmeye alıştığımız zırhlı arabalar ve özel kuvvetler askerlerini Avrupa sokaklarında görmek artık Avrupalıyı şaşırtmıyor.
Terör saldırısı sırasında neler yapılması gerektiği nasıl saklanılması, kapıların kitlenmesi, güvenli yerler gibi kavramlar artık okullarda sivil toplum kuruluşlarında öğrencilere, halka öğretiliyor.
Eski kıta yeni dünya düzenine ayak uydurdu diyebiliriz.
