Dünyanın en izole Yahudi toplumları

Tahminlere göre dünya toplam Yahudi nüfusu 15 milyon civarında. Nüfusun sırayla yüzde 45’i İsrail’de, yüzde 40’ı ABD’de, yüzde 3’ü Fransa ve dünyanın çeşitli yerlerinde yaşıyor. Yahudilerin yaşadığı en ücra köşelere gitmeye ne dersiniz? İşte beş uzak ve ufak Yahudi toplumu…

Kültür
12 Aralık 2017 Salı

Iquitos, Kuzey Peru

 

Kuzey Peru’da bulunan Iquitos şehri sıkı bir yağmur ormanın ortasında. İnsanlar ve erzak, hava yolu ile veya Amazon ormanlarının içinde dallanan nehirlerde teknelerle taşınıyor.

Bu ücra alana ilk gelen Yahudi, Almanya’dan 1880’de Amazonların yükselmekte olan kauçuk sanayisinde çalışmak için göç eden Alfredo Coblentz oldu. Beş yıl sonra üç kardeşi de ona katıldı. Birkaç sene sonunda dönseler de Fas’tan Yahudiler kauçuk ticaretinde şanslarını denemek için bölgeye gelmeye başladılar. Yahudi tacirler güzel evler inşa ettiler. Örneğin Casa Fierro adındaki bir ev, Eiffel Kulesinin mimarı olan Gustave Eiffel tarafından inşa edildi. Yahudi toplumu 1909 yılında resmi bir cemaat haline geldi. Şehrin belediye başkanlığına birkaç kez Yahudiler geldi.

1948’de Iquitos’un büyük bir çoğunluğu İsrail’e göç etti. Kalanların çoğu da zaten halihazırda bir Yahudi cemaati bulunan Peru’nun başkenti Lima’ya taşındı. Iquitos’da kalanlar ise Katolik ailelerin mensuplarıyla evlenerek asimile oldu.

2000’li yıllarda Yahudi liderler Iquitos’ı ziyaret etmeye başladılar. Orada kimliğini unutmuş Yahudilere yeniden miraslarını öğrettiler. Geçmişlerini araştıran birçok yerli Yahudiliğe döndü. Bu kimselerden 70 kişi İsrail’e göç etti.

Filipinler

Yahudiler bu İspanyol kolonisine ilk 1500’li yıllarda geldiklerinde engizisyon tehdidi hâlen sürmekteydi. Yahudilerin kendi ibadetlerini yaptıklarına dair 1590’lı yıllardan kalma dava kayıtları mevcut. Daha sonraki kayıtlarda yıl 1870’lere atlıyor. Fransa Prusya savaşından kaçan üç Yahudi kardeş Fransa’yı terk ederek koloniye yerleştiler. Kısa bir sürede ithalat işine başlayan kardeşler İsviçre’den saatleri, ilk arabaları, parfüm ve ilaçları Filipinlere getirmeye başladılar.

Süveyş Kanalı açıldıktan sonra Filipinler, Asya ve Avrupa arasında önemli bir ticari köprü oldu. Suriyeli bir Yahudi işadamı A.N. Hashim, bavulunda İsviçre saatleriyle 1892’de Manila’ya gitti. Az bir sürede kendine bir imparatorluk kuran Hashim, Manila’nın Büyük Opera’sını inşa etti. 1898’de Amerikalıların Filipinleri koloni olarak ele geçirmesi sırasında Amerikan askerleri içinde Yahudi olanlar orada kalarak Sefarad toplumuna entegre oldular. Bunlardan biri John M. Switzer’dı. Switzer daha sonradan ABD’nin başkanı olacak Herbert Hoover’ın Stanford Üniversitesinden sınıf arkadaşıydı. Switzer, Filipinlerin ülke çapında en büyük konserve gıda işini kurdu.

1917’de ilk sinagog açıldı; arkasından kaşer yiyecekler, şarap ve Pesah için matsa ithalatı başladı. Avrupa’da başlayan antisemitizm rüzgarı karşısında Filipinler, Yahudi mültecilere 10 bin adet vize verdi. Bu kişiler arasında hahamlar, doktorlar, kimyagerler ve ünlü bestekar sonradan ‘Manila Senfonisi’ni kuracak Herbert Zipper bulunuyordu.

1947’deki BM oylamasında İsrail’in kurulması için onay veren tek Asya ülkesi Filipinler oldu. Bugün burada 300 Yahudi yaşıyor.

Vladivostok, Siberya

Sürgün edilmiş Yahudilerin gittiği doğuda en uzak nokta Vladivostok oldu. 1897’de orada yaşayan 290 Yahudi toplam nüfusun yüzde 1’ini oluşturuyordu. 1916’da bir sinagog inşa edildi. 1926’ya gelindiğinde topluluk 1,124 kişiyi bulmuş, komşu bölgelerde de Yahudilerin fazlalaşmasıyla şehir gelişmişti. 1932’de komünist yönetim sinagoga el koyarak binayı bir şeker fabrikasına çevirdi.

1936’da başlayan ‘Büyük Terör’ ile şehirde bir aktarma kampı kuruldu. Buradan aralarında Yahudilerin de bulunduğu kurbanlar çalışma kamplarına gönderiliyordu.

Bu dönemden kalan bir sinagog 2015 yılında Rusya’daki Yahudi cemaati tarafından restore edildi ve ibadete açıldı.

Christchurch, Yeni Zelanda

İlk Yahudi yerleşimciler 1860 yılında Louis Edward Nathan önderliğinde, ülkenin güneyinde bulunan Canterbury eyaletindeki Christchurch şehrine ayak bastılar. Yeteri kadar Yahudi nüfus oluşunca Nathan, cemaatin ilk temellerini kurdu.1864’de 30 kişilik cemaat yönetimi 300 pound devlet yardımı alarak ilk sinagoglarını inşa ettiler. 1870’de Bağdat doğumlu ve Kudüs’te eğitim görmüş Isaac Zachariah şehre geldi ve 1886’ya kadar cemaate başkanlık etti. Cemaatin küçüklüğü din eğitimini zorlaştırdığından dualar İngilizce yapılmaya başladı. Yeni Zelanda basının duayen gazetecisi Phineas Selig’in liderliğinde cemaat büyümeye başladı, kaşer et satılmaya başlandı, sosyal merkezler kuruldu ve yardımlaşma kurumları açıldı.

1986 yılında yapılan nüfus sayımına göre Christchurch’de 129 Yahudi yaşıyordu. 2001’de bu sayının tüm eyalet için 650 civarında olduğu, tüm Yeni Zelanda’da ise 6500 olduğu tahmin ediliyor.

Namibia

 

Namibia 1800’lerin yarısından beri Yahudilere ev sahipliği yapıyor.1861’de Güney Afrika’nın Cape Town şehrinden bir Yahudi işadamı Namibia’da bakır sanayinin kurulmasında ön ayak oldu. 1884’de  Namibia’nın Alman kolonisi olmasından sonra Alman Yahudilerinden bankacı Carl Fuerstenberg demiryollarını kurmada finansman sağladı, diğer bir banker Emil Rathenau ise maden işletmeciliği ve sulama projelerini fonladı. 1917’de 20 kadar Yahudi aile önce bir cemaat kurdu; sekiz yıl sonra da sinagoglarını açtı. Yahudiler burada güvende yaşarlarken Hitler Almanya’sı ileride yapacağı Holokost’u Namibialılar üzerinde denemeye başladı. Dr. Josef Mengele korkunç tıbbi deneylerini ülkenin yerli kabileleri üzerinde yaptı, kabileler ülkenin içlerine doğru toplanmaya zorlandılar.

1915’de Güney Afrika ülkeyi ele geçirdi. 1990’da bağımsızlığını ilan eden Namibia’da bugün 90 kadar Yahudi yaşıyor. 2012’de hayatını kaybeden Namibia’nın en zengin işadamı Harold Pupkewitz, Windhoek mezarlığının Yahudi kısmına gömüldü.

 

Kaynak: https://www.bh.org.il/blog-items/worlds-isolated-jewish-communities