Ben Karşının Sanayi Devrimiyim

Dördüncü Sanayi Devrimini duymayan kalmamıştır. Dijital ekonominin bilgi ekonomisi ile karılması sonrasında akıllı ve öğrenen makineler gündemimize girdi, pek yakında evimize, işimize girecek, az kaldı yerimize geçecek, Skynet bizi de görecek dersek duymayanlara da buradan duyurmuş oluruz.

Cüneyt DİRİCAN Ekonomi
14 Mart 2018 Çarşamba

Çok değil internetin hayatımıza girişi. Derken cep telefonları, tabletler. Bugün 140 karakterde tweet atanlara 40 karakterlik SMS limitini hatırlatınca “hadi canım nasıl sığdırıyordunuz mesajınızı o küçük yere” cevabı ne kadar nostaljik kaçıyor. Kablolu telefon hattı için yıllarca sıra bekleyen büyüklerimiz ile dünyanın öbür ucundan WhatsApp ile mesajlaşmanın güzelliği baş döndürücü. Teknolojik kuşaklar arasındaki uçuruma dair çok örnek var. Uydu yayınlarını seyretmek için eskiden çanak anten gerekirken artık mobil cihazlar yeterli geliyor. Voltran çizgi filmini seyretmek için bizler bir hafta beklemek zorundayken çocuklarımız ondan fazla çocuk kanalını yeterli görmüyor, YouTuber kanallarında geziniyor. MS-DOS işletim sisteminde dosya çağırmanın zorluğunu bilenler bugün onedrive veya icloud üzerinden dosyalarını çağırırken “ne günlerdi ama” diye iç geçiriyor. Havale yapmak, hesabından para çekmek için şubelerde sıra bekleyenler artık kendi özel şubesinde vakit geçiriyor. Atari ile 64 KB içinde joystick ile oyun oynayanlar bugün Minecraft’ı internetten oynayan minik parmakları gördüğünde kendi çocukluklarına dönüyor Pacman’i arıyor. Siyah beyaz o günler geri gelmez deyip renkli piksellerle yetiniyor. Selfi’sini tiridine banıp bedavamı sandım para verip aldım diye son model telefonunu elinden düşürmüyor. Herkes instagram’da fotoğrafçı, facebook’da mutlu, twitter’da bilge, linkedin’de başarılı olunca hayat bayram oluyor.

Sanayi devrimlerinin insanlık üzerinde etkisi büyük. Son sanayi devrimi ile hayatımıza yeni teknolojiler, yeni kavramlar giriyor. Neler yok ki. Bulut teknolojisi var, büyük veri var, yapay sinir ağları var, hologram var, çok boyutlu yazıcılar var. Arttırılmış ve sanal gerçeklik, drone’lar, sürücüsüz otonom otomobiller, giyilebilir elektronikler, nano teknolojiler, genetik, nesnelerin interneti, yapay zekâlı algoritmalar, robotlarla liste uzuyor.

3 Aralık 2014’te Roubini’nin aynı konudaki makalesinden beş gün önce yine bu sayfada yazmıştık ‘Geleceğin iş ve ekonomi dünyasına hazırlık atölyesi’ yazımızla tüm bu yeni gelişmeleri. O günler artık geldi. Bugün iş dünyasında bu başlıkları konuşmayan neredeyse yok. Konferanslarda, toplantılarda gündem Dördüncü Sanayi Devrimi.

Fakat Sanayi Devriminin gerçekten anlaşıldığı ya da herkes tarafından aynı şekilde anlaşıldığını söylemek gelinen nokta itibarı ile pek mümkün değil. Yeni teknolojileri ıskalamamak lazım diye birçok beyan var işletme yöneticilerinde, regülatörlerde, sektör birliklerinde ve daha nicelerinde. Kabul etmek lazım ki teknolojik dünyanın sorunları da var. Bir kere internet dünyasında fiziki sınırlar ortadan kalkıyor. Keza kontroller de zorlaşıyor. Kurallara uymayanlara yaptırımlar söz konusu oluyor. Google’ın, Facebook’un, Twitter’ın reklam gelirlerini bulunduğu ülkede vergilendirmemesi, ülke yasalarına aykırı yayın yapan sitelerin engellenmesi, örneğin Booking.com sitesinin Türkiye operasyonunun kapatılması ve son olarak kripto paralarda dünyada kafa karışıklığı.

Bu noktada yeni iş yapış şekillerine adaptasyon sorunu birçok sektörde küresel rekabete cevap vermeyi zorlaştırabiliyor. Ancak Hoca Nasreddin diyor ki, kazan doğurursa pekâlâ ölebilir de. Yani teknolojinin nimetlerinden yararlanırken toplumun genel refahına olan katkısını göz ardı etmemek lazım. Yasaklamak yerine düzenleme ile herkesi yasal sınırlar içine çekmek, gerektiğinde güncel kanunlar yapmaya çalışmak daha doğru bir yaklaşım. Hezarfen bugünkü girişimcilik anlayışı ile desteklenseydi Wright Kardeşler 400 yıl beklenmek zorunda kalınmayacaktı. Dördüncü Sanayi Devriminin sunduğu fırsatları bu yüzden iyi takip etmek gerekiyor.

Günümüzde en büyük veri, bilgi sağlayıcısı Google ve en büyük medya platformu Facebook içerik üretmiyor. En büyük telefon şirketi Skype’ın, en çok kullanılan haberleşme platformu WhatsApp’ın kendi kablo ağı bulunmuyor. En büyük film şirketi Netflix’in sinemaları yok, en büyük uygulama platformu Apple uygulama yazılımı üretmiyor. En büyük alışveriş merkezi Alibaba.com’un mağazası yok, en büyük otel zinciri Airbnb’nin oteli bulunmuyor. Dünyanın en yeni gözde parası Bitcoin’in bankası yok, en büyük fotoğraf sergisi Instagram’ın fotoğrafçısı yok. Dünyanın en büyük ikinci el müzayede salonu Ebay.com, en yaygın kitapçısı Amazon.com, video cihazı Youtube.

UBER’in durumu da dünyada bu. Dünyanın en büyük taksi şirketinin kendisine ait bir taksisi bulunmuyor. Güncellenen taksi ve dolmuş yönergesinde birçok gereklilik ve uyulması gereken madde var. Mevzuata uygun hale gelmek adına UBER için bu yönerge maddelerinden bazılarının uygulanması halinde uyması gerekenlere bakılırsa, bir maç günü stat çevresinde trafiği kapatıp güzergâh seçen UBER sürücülerinin her yıl düzenli olarak alması gereken psikoteknik ve göz sağlığı raporu var mı diye bakmak gerekiyor. Yönergeye göre yanıcı, parlayıcı madde taşımak yasakken tüp taktırmışlar mı, takılan tüp nedeni ile bagaj çantaları alacak zorunlu hacme sahip mi diye kontrol gerekiyor. Sürücülerinin belgeleri tamam mı, ruhsat ve gerekli belgeleri görülebilir bir yere asılmış mı, şoföre mi ait, araçta sigara içilmesi yasakken içiliyor mu, UBER sürücüsünün kılık kıyafeti düzgün mü, aracını tehlike arz etmeksizin sürüyor mu, harita ve şehir bilgisi okuması yapması gerekirken aracında navigasyon cihazı ve zorunlu olması gereken şehir rehberi var mı, gideceği semti biliyor mu, fiş istendiğinde başka plakaya ait boş fiş veriyor mu, klima ve hidrolik direksiyonu var mı, çok mazot gider diye klimanın çalıştırılmaması söz konusu mu, hasarlı araçla taşımacılık yapılıyor mu gibi birçok kontrolün UBER (sürücüleri) için yapılması gerekiyor. Bu noktada UBER’in işi zor. Bu şartları yerine getirmediği taktirde yasaklanması gerekir mi kararı kamuoyunun takdirine bırakmak lazım, taksi plakası almak kolay değil. UBER karşının Sanayi Devrimi.