ABD Ortadoğu Özel Temsilcisİ : “Şimdi barış çabalarımızı ikiye katlama zamanı”

Trump yönetiminin uzun zamandır beklenen barış taslağını Ramazan ayı bitiminde açıklayacağı ve yetkililerin ABD müttefiklerine taslağın detayları ile ilgili bilgi vermeye başladıkları belirtildi.

Dünya
23 Mayıs 2018 Çarşamba

ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail-Filistin barış süreci için görev verdiği Ortadoğu Özel Temsilcisi Jason Greenblatt, bölgede barış için gösterilen çabanın ikiye katlanması zamanının geldiğini söyledi.

Greenblatt’in açıklaması, ABD’li yetkililerin Associated Press’e (AP) verdiği ve hükümetin gelecek ay, Ramazan sona erdikten sonra, uzun zamandır beklenen barış taslağını açıklayacağı bilgisinden sonra geldi.

ABD İsrail Büyükelçiliği’nin Kudüs’e taşınmasını tebrik eden bir dizi tweet’in ardından Greenblatt, artık ilerleme zamanının geldiğini belirtti. Büyükelçiliğin taşınması Filistinliler ve tüm Müslüman âleminde öfke yaratırken, Filistinli yetkililer ABD’li bürokratları büyükelçiliğin taşınacağının ilan edildiği günden beri boykot etmekteydi. İbranice ve Arapça yayınladığı mesajlarında Greenblatt, “Bölgedeki tüm dostlarımıza sesleniyorum: İsrailliler, Filistinliler, Araplar, Müslümanlar, Hıristiyanlar ve Yahudiler, tüm dünyadan mesajlar atarak @potus hesabından başkanımıza, bana, hükümetimize destek olan, barış çabalarımızda yanımızda olan herkes; yeni bir sayfa açmanın zamanı gelmiştir. Bizi en zorlayan konulara çözüm getirme çabalarımızı ikiye katlamamız ve sonunda, barış sağlayıp sağlayamayacağımızı görmemiz gerekiyor. Denemek hepimizin sorumluluğudur. Haydi çalışmaya başlayalım,” dedi.

Daha önce AP’ye konuşan ABD’li yetkililer, hükümetlerinin barış taslağını, bölgede sıra dışı gelişmeler zamanlamayı etkilemediği takdirde, Ramazan ayını takiben haziran ayı orta veya sonlarında paylaşacağını bildirmişlerdi.

Ana taslağı olarak hazırlayan, Trump’ın damadı, Jared Kushner ve Greenblatt’in bir süredir seçtikleri bazı müttefiklere ve ortaklara önerileriyle ilgili bilgi verdikleri söyleniyor.

FİLİSTİNLİLER SICAK BAKMIYOR

Yine de Filistinlilerin önerilecek bir taslağı kaale dahi alabilmeleri için şartların iyileşmesi ve Trump’ın İsrail’e verdiği tek taraflı avantajların yarattığı gerginliğin ve öfkenin, bu yönde bir umut olmasa da, önümüzdeki haftalarda yumuşaması gerektiği biliniyor. ABD’nin Avrupa ve Basra Körfezindeki müttefikleri dahi ABD’nin son dönemdeki yaklaşımlarını eleştirmek zorunda kalmışlardı.

Diğer yandan, görünüşe göre, herhangi bir barış planının başarıya ulaşabilmesi için Trump’ın, eleştirmek zorunda kalan bu ülkelerin desteğine ihtiyacı olacak.

ABD yönetimi, meclisin Filistin Kurtuluş Örgütü’nün Washington’daki ofisini tamamen kapatmak yönündeki taleplerine, Kushner ve Greenblatt’in taslağını gördükten sonra Filistinlilerin tekrar barış görüşmeleri için masaya oturmak isteyebileceklerini ve bu yüzden iletişim kanallarını açık tutmak gerektiği konusunda ısrarları yüzünden direnç gösteriyor. ABD eski Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, kasım ayında ofisin kapatılmasını emretmiş fakat ofisin barış görüşmeleri yürütülmediği sürece kapalı kalması yönünde bir kanun oyunu ile, sınırlı kullanım amacıyla açık kalmasına izin verilmişti.

Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas’ın barış görüşmeleri için yetkilendirdiği bürokratını pazartesi günü ABD büyükelçiliğinin Kudüs’te açılmasını protesto etmek amacıyla geri çekmesinin ardından aslında Filistinlilerin bir barış taslağı ile ilgilenmesi ihtimali uzak görünüyor. Büyükelçiliğin taşınması, Hamas’ın Gazze’deki şiddetli protesto gösterileri düzenlemesinin ve karşılığında İsrail’in ölümlerle sonuçlanan cevabının ana sebebiydi.

Pazartesi günü çıkan olaylarda İsrailli güvenlik güçleri tarafından öldürülen Filistinli sayısı altmış iki olmuştu. Hamas, hayatlarını kaybeden altmış iki kişiden ellisinin kendi örgütlerinin üyeleri olduğunu açıkladı.

Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması, büyükelçiliğini taşıması ve İsrail Başbakanı Netanyahu’nun politikalarını  yılmadan desteklemesi, Filistin yönetiminin uzaklaşmasına, öfkelenmesine ve kendisini artık tarafsız bir arabulucu olmamakla suçlamasına yol açmıştı.

Filistinli Başmüzakereci Saeb Erekat, yapılacak herhangi bir anlaşmanın Filistin ile ABD değil, Filistin ile İsrail arasında olması gerektiğini söyledi. Erekat, “Jason Greenblatt’a ihtiyacım yok. Kushner’e de ihtiyacım yok. Bu bizim hayatımız” dedi.

ABD MADDİ YARDIMI KESİYOR

ABD’den gelen milyonlarca dolarlık yardıma bu yaz son verilerek, bu fonun başka bölgelere dağıtılacağı bilgisi yüzünden Filistin tarafında yaşanan ihanet hissinin önümüzdeki aylarda daha da artacağı öngörülüyor. Geçtiğimiz yıldan beri beklemede tutulan paranın yanı sıra halihazırda fon sağlanan bazı projelerin de yeniden onaylanmadıkları takdirde iki hafta içinde kaynaklarının kesileceği daha önce bildirilmişti. Onay gelmez ise, ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD Uluslararası Gelişim Bölümü, yardım alan kuruluşlara projelerine yapılan yardımın sona erdirileceği bilgisini vermesi gerekecek. Bu projelerde görev alan yerel çalışanların işlerine son verilerek, ABD kaynaklı çalışanlar ise dünyanın başka bir yerindeki projelere atanacak.

Hükümet harcamalarının internet üzerinden takip edildiği www.foreignassistance.gov adlı resmi siteden alınan bilgilere göre, 2018 yılında Filistin bölgesine iki taraflı olarak yapılması planlanan 251 milyon dolarlık yardımın bugüne dek sadece 50,5 milyon doları harcandı. Kalan 200 milyon dolardan fazla yardım bir süredir beklemede tutuluyor. Bu rakama ek olarak, Birleşmiş Milletler üzerinden Batı Şeria ve Gazze’nin yanı sıra Ürdün ve Lübnan’daki Filistinlilere de gönderilmek üzere ayrılmış 65 milyon dolarlık yardım da dondurulmuş olarak bekletiliyor. ABD’nin bu yardımı özellikle eğitim, sağlık, yönetim ve sağlıklı demokrasi propagandası ile afet hazırlığı ve güvenlik konularında kullanılacaktı.

Yetkililer Dışişleri Bakanlığı ve USAID’in paranın en azından bir kısmını kullanma tavsiye ve taleplerini aylardır dikkate almayan ABD yönetiminin, İsrail’in özellikle yardım kesintisinin güvenlik konusuna vereceği zararlarla ilgili endişelerini belirtmesine ve hukukçuların seslerini yükseltmelerine rağmen yakın zamanda harekete geçeceğine inanmadıklarını belirtiyorlar. Aynı yetkililer, konunun aciliyetinin kesinlikle dikkate alınmadığını ve bu şekilde mayıs ayı sonu olarak verilen süreye bu kararların yetişmeyeceğini de söylüyorlar.

Associated Press’e yaptığı açıklamada USAID, “Hükümetimiz şu an Filistinlilere yapılan ABD yardımını gözden geçirmektedir. USAID durumdan etkilenen tüm uygulama ortaklarıyla bu gözden geçirme konusunda bilgi alışverişi halindedir ve uluslararası ajanslarla yakın temasta kalarak karara varacaktır” dedi.

Yetkililerin bildirdiklerine göre, yeni teklif edilen projelerin yanısıra Batı Şeria ve Gazze’de uygulanan toplam yaklaşık yirmi USAID projesinden beş ile onu arasında bir kısmı ilk etapta risk altında görünüyor. Yetkililer, acil bir karar alınmadığı durumda en başta bu projelerin maddi kaynaklarının 2018 yılı sonuna kadar tükeneceğini, neredeyse kalan diğer tüm projelerin kaynaklarının da, yardıma konan blokaj kalkmadığı sürece, 2019 yılı başlarında tükeneceğini bildiriyorlar.