Geçen hafta okuduğumuz Bo peraşası ile bu hafta okunan Beşalah peraşası aslında birleşik peraşalar gibi görünür. Bo peraşasında atalarımızın ruhani anlamda özgürlüklerine kavuştuklarını görmekteyiz. Nitekim Moşe Rabenu Paro’ya Tanrı’nın emrini iletirken "şalah ami veyaavduni – kavmimi salıver ki bana ibadet etsinler" cümlesini kullanmıştır. İsraeloğulları’nın serbest kalmalarındaki ilk amacın ruhani özgürlüğe kavuşmaları ve Tanrı’ya yakınlaşma konusunda bir adım atmaları olduğunu görmekteyiz. Bu hafta okuduğumuz phearaşamızda ise atalarımızın fiziksel anlamda özgür kaldıklarını ve onlara zarar vermek isteyenlerden kurtulduklarını okumaktayız. Kızıldeniz’de Tanrı büyük mucizeler eşliğinde atalarımız Tanrı tarafından kurtarılmıştır. Bu kurtuluşunu ardından ifade edilen ise Tanrı’ya ve O’nun peygamberi olan Moşe’ye olan inançlarıdır. "Vayaaminu B’Ad… uvMoşe avdo – Tanrı’ya ve O’nun kulu olan Moşe’ye inandılar." İlginçtir ki budan sonra Tora’daki metinde ünlü Şirat Ayam yani denizdeki şarkı yer alır. Buradaki şarkının asıl nedenlerinden bir tanesi hem kurtuluşun verdiği rahatlık ve sevinç aynı zamanda da Tanrı’ya olan inancın perçinlenmesidir.
Şirat Ayam’ın sonunda Miryam’ın da kadınlara liderlik ederek onların da şarkı söylediklerini görmekteyiz. Buradaki ifadeye bakarsak aşağı yukarı yukarıdaki şarkının sözleri ile paralel olduğunu görürüz. O halde aynı ifadeyi yinelemekten ısrarla kaçınan Tora burada nasıl bir mesaj vermeyi amaçlamaktadır?
Mısır’dan çıkmak konusunda asıl çalışma kadınlarımız tarafından yapılmıştır. Evlerinin tertip ve düzeninin her koşulda korumayı başaran kadınlarımız inançları ve gayretleardi ile bu konuda büyük övgüyü hak etmişlerdir. İşte böyle büyük bir olayda da Tanrı’ya peygamber Miryam liderliğinde bir şarkı söylemekte ve Tanrı’ya teşekkür etmektedirler.
Benzer bir olayı da Aftara’da görmekteyiz. Zamanın hakimi olan devora komutanı Barak’ın zaferinden sonra Tanrı’ya bir ilahi okumaktadır. Zaten Aftara da "Vataşar devora – Devora şarkı söyledi" sözleri ile başlamaktadır. Rabi Hayim Palaçi Tenufa le Hayim adlı eserinde Devora’nın önce zikredilmesinin sebebini sahip olduğu yüksek inanç ve peygamberlik gücüne bağlamaktadır.
Gerçekten de tarih boyunca kadınlarımız büyük bir inanç ve fedakarlıkla üzerlerine düşen görevleri icra etmişler ve Yahudi tarihinde kendilerine yer edinmişlerdir.