GKD VE TT Caddebostan Tu-Bişvat sederini birlikte kutladı

Göztepe Kültür Derneği ve Caddebostan Talmud Tora bu yıl ilk kez Tu-Bişvat’ı birlikte düzenledikleri bir etkinlikte kutladılar…

Dora NİYEGO Toplum
27 Ocak 2011 Perşembe

19 Ocak Çarşamba akşamı, Göztepe Kültür Derneği  ve Talmud Tora Caddebostan’ın birlikte düzenledikleri geleneksel Tu-Bişvat sederi, iki yüz elliye yakın cemaat üyesinin katılımı ile gerçekleşti.

Kadıköy Yönetim Kurulu idarecilerinin eşleri ile katıldıkları gece, Rav Yeuda Adoni’nin Tu-Bişvat’ın anlam ve önemini belirten konuşması ile başladı. Rav Adoni, her şeyden önce, bu anlamlı geceyi iki kurumun bir arada kutlamalarından dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi:

 ‘Ne hoştur kardeşlerin bir arada olması! Geçmiş yıllarda, her iki kurumda ayrı ayrı Tu-Bişvat kutlamaları yapardık. Ancak bu yıl, bir ilke imza atıldı. GKD ve TT Caddebostan’ın Tu-Bişvat Bayramını birlikte kutlamaları, beraberliğin, kardeşliğin çok güzel bir örneğini gözler önüne seriyor.Şevat ayı güzel başlangıçların ayıdır. Şevat ayı tabiatın uyanışını müjdelediği için, bir anlamda ağaçların yılbaşısı olarak da tanımlanabilir. Ağacın insan yaşamındaki öneminin büyük olması nedeni ile, Tora’mız ağaçlara büyük önem vermiştir. Suyun kenarında dikilmiş bir ağaç düşünün. Bu ağaç, insana meyvesini sunar, serinlemesini ve gölgesinde dinlenmesini sağlar. Kişi ağaca bakarken ‘Senden yetişecek tüm ağaçlar, senin gibi olsun’ duasını yapar. Bu dua bir anlamda insanlarla ağaçları özdeşleştiriyor. ‘Senin gibi iyi bir ağaca benzeyen iyi insanlar, tüm insanlara örnek olsun ve böylece iyi bir toplum oluşsun’ mesajını verir. Kökleri kuvvetli olan bir ağacı nasıl ki hiçbir rüzgâr yıkamazsa, geçmişine bağlı bir toplumu da hiçbir zorluk etkileyemez, dayanma gücünü çökertemez.’

Ardından, Feride Petilon konuklara güzel mesajlar aktardı.

‘Günümüzde tarımın önemi, ekolojik tarım ve başka kavramlarla sık sık gündemimize gelirken, binlerce yıl önce Tora’nın tarımdan bahsetmesi bizleri şaşırtmıyor mu? Her ağacın kendine has bir özelliği vardır. Meyvesini yediğimiz, kokusunu sevdiğimiz, gölgesinde serinlediğimiz, gövdesinden akan sudan ilaç yaptığımız ağaçlar gibi. İnsanlar da tıpkı ağaçlar gibidir. Herkes bir kader ile doğar ve her bireyin yaşamında bir misyonu vardır. Ağaçlar verir, insanlar alır. Tu-Bişvat Bayramı bize iyi ilişkiler içinde, karşılık beklemeden vermenin önemini bir kez daha hatırlatıyor. Tıpkı ağaçlar gibi, büyükler köklerimiz, çocuklar ise dallarımızdır. Çocuklarımız, topluma yararlı birer birey olarak yetiştirdiğimiz, sevdiğimiz, üzerine titrediğimiz, bir su damlası ile ıslandıkları zaman üzüldüğümüz fidanlarımızdır. Emek ve sevgi, ilişkilerin tek gıdasıdır. Emeğin olmadığı yerden verim alınamaz, tıpkı sevgisiz bir ortamda bir saksı çiçeği dahi yetiştiremediğimiz gibi.’

Meyve Bayramı olarak da adlandırdığımız Tu-Bişvat bayramında, aile bireyleri, üzerinde kutsal topraklarda yetişen yedi çeşit ürünün bulunduğu masanın etrafında oturarak, her meyvenin Berahası okunduktan sonra, hep birlikte o meyveden yiyerek bayramı kutlarlar.

GKD Lokalinde, Tu-Bişvat Bayramı’nın kutlandığı bu gecede, büyük bir ailenin fertleri olan toplum bireyleri, çeşitli meyveler ve kuru yemişlerle donatılmış masaların etrafında oturdular, ve her bir Beraha’nın ardından, her bir yemişi tek tek yediler.

GKD Başkanı İzak Petilon, TT Caddebostan Başkanı İzak Babat, Rav Yeuda Adoni, ve diğer konukların okudukları Berahalara, TT Caddebostan çocukları Tu-Bişvat şarkıları ile eşlik ettiler.

Meri Chaban’ın ve onbeş gencin yetiştirdiği TT Caddebostan çocuklarının, coşku ile söyledikleri Tu-Bişvat şarkıları ve dinleyicilere ilettikleri felsefi mesajlar konukları büyüledi.

Seder’in sonunda, GKD çocuk ve gençlerinden oluşan Efroim ve Bogim dans grupları, sergiledikleri güzel danslar ile konukları coşturdular. GKD Yönetim Kurulu idarecileri, Tu-Bişvat’ın sembolü olarak, her bir konuğa, ekilmek üzere birer ağaç fidanı hediye ettiler.

Katılımcılar, aynı çatı altında, birlik ve beraberlik içinde geçen coşkulu gecenin devamının olması dilediler…