Birkaç sene evvel İzmir’de bulunduğum bir sabah Karşıyaka’dan iskeleye yanaşan motorlardan koyu renk kostümleri içerisinde iş için inen insanlar çocuklarımın bir oyuncağını çağrıştırmışlardı.
Oyuncakta minik penguenler peşpeşe önce merdivenden çıkar, sonra yol boyunca döne döne iner ve yeniden sıraya girerlerdi… mekanik hareketler böylece devam ederdi çocuklar da oyuncağın hareketlerini izlerken yemeklerini yerlerdi -her dönemin farklı sistemleri vardır J Bizim zamanımızda öyle idi- … günlük yaşam içerisinde aynı o penguenler gibi hareket etmeye başlıyoruz bir süre sonra… hatta şu anda bile içtiğim suyun boşalan şişesini çöpe kapağını da masanın üstüne koydum oysa bu kampanya biteli epey bir süre geçtiğini bildiğim halde… bu kadar otomatikleşebiliyoruz…
Bazen bu otomatikleşmeyi kırıp küçük kaçamaklarla hayata küçük bir es demek lazım… yaşam ve günün şartlarına göre bu ‘es’ler değişim gösterebiliyor… bazen birkaç günlük küçük bir gezi, bazen gün içerisinde değişik bir aktivite… pazar günü de iki saat es dedim…
Mart ayında sahnelenmeye başlayan Moiz serisinin son oyunu ‘Ne işin Var Evde Moiz’i izlemek üzere Amram Oditoryumu’na gittim. Tiyatro ‘es’ midir? Eğer bir Moiz oyunu ise evet! Öyledir…
Golden Age’in faaliyetlerini hep haber olarak sizlerle paylaşırız, ancak herhangi birinde bizzat bulunmamıştım. Pazar günü bunu da yaşamış oldum… ful salon Golden Age ile birlikte oyunu izledik… Beti Duenyas ve Ceki Karmona’nın yaptıkları açılış ve teşekkür konuşmalarının ardından Jojo Eskenazi Gözcü nam-ı diğer Moiz’in ana kapılardan birinden içeri girmesiyle salonu bir enerji kaplayıverdi… sonrasında izleyenleri yaşamın dırdırından, vırvırından uzaklaştıran dinmek bilmeyen bir kahkahalar silsilesi… daha ne istersiniz ki?
Moiz’in dediği gibi gerçekten özlemişiz birbirimizi… Üç yıl geçmiş son oyunun üzerinden… Moiz ve ekibi bu yıl ulvi bir görev için sahne alıyorlar… oyunun tüm geliri Hahambaşılık Eğitim Fonu’na yani gençlerin eğitimine aktarılıyor… Bizler ise eğlenceli birkaç saat geçirirken, onların bu çabalarına destek vermiş oluyoruz…
Perde arasında görüştüğüm Ceki Karmona, her sahne aldıklarında salonun dolduğunu, toplum bireylerinden aldıkları destekle ne denli doğru bir karar aldıklarını bir kez daha gördüğünü dile getirdi.
‘Ne İşin Var Evde Moiz’ başrol oyuncuları Jojo Eskinazi Gözcü ve Fani Bonofiyel, Solita Algazi’nin yanı sıra oyunda rol alan Deniz Karmona Benbiçaço, Leni Benbiçaço ve Fredi Levi’yi, Yönetmen Eti Anahmias,Prodüktör Yuda Bonofiyel, Koordinatör Ceki Karmona’yı, Tuna Eskinazi Gözcü ve Kulis sorumlusu Luisa Karmona ‘yı UÖML öğrencileri Renin Karmona ve Melisa Baron’u ve kendilerine destek veren Grup Rea Hanımlarını bu girişimlerinden ötürü canı gönülden kutlarım.
Hedefte gençler olduğunda, doğru kadro ile güzel bir amaçla yola çıkıldığında, toplum bireylerinin destek verdiğini bir kez daha bizlere gösterdiler.
Daha nicelerine…
İzleyemeyenler veya doyamayanlar için ‘Ne İşin Var evde Moiz’ nisan ayında da sahnelenmeye devam edecek…
Bilet için: 0533 501 66 02 / 03 veya 04
Karizmatik 65
Gazetemizin olağan toplantılarında kimi zaman ulusal basının renkli simalarını ağırlarız. Bu hafta konuğumuz ise fit görüntüsüyle, son zamanlarda- bizleri de kapsadığı için- 40+ kadınlara yönelik yazdığı yazılarla hayran kitlesinin çemberini genişleten, Hürriyet gazetesinde uzun yıllar Yayın Yönetmenliği yapan Ertuğrul Özkök idi. Karizmatik 65, günümüzde dijital medyanın önemi üzerinde durdu, Türk basınına getirdiği vizyonerlikten söz etti ve yayın yönetmenliğinin bir moda tasarımcısı gibi yaratıcılık işi olduğunu kendine has akıcı üslubunda aktardı.
Buyrun size bir ‘es’ daha…
