Madam Çela’yla Yeraltı Tarihi
Siz sorun Tant Çela cevaplasın

Riva HAYİM Köşe Yazısı 0 yorum
17 Aralık 2014 Çarşamba

Madam Çela,

İsmim Selin, 24 yaşındayım. Gül gibi erkek arkadaş yaptım. İsmi Moiz. Kendisi tutturdu “Selin’im prensesim, kalk giyin, seni bizim köye götüreceğim” diye. Ben de ailesiyle tanışacağım diye giyindim, birlikte yola çıktık. Sormayın Tant Çela ya, beni getirdiği yer Karaköy oldu. İlk başta anlam veremedim tabi, köy diye getirdiği yer bildiğimiz Karaköy. Sonra baktım benimki “Buralar bizim köy, ne Sefarad’ım ne Aşkenaz, halis muhlis Türk’üz Selin’im” diye selam çakıp topuklarını birbirine vurarak Karaköy’de dolanmaya başladı. Allah aşkına akıl fikir verin. İlişkimi kurtarmak istiyorum, bir yardımcı olun. Munçoz grasyaz.

 

Sevgili Selin,

Senin oğlanın Karaköylü ve o bir Karay. Karaköy, eski Karayların yaşadığı yerdir ve tarihte geçen adı Karayköy’dür.

O ilk Türkler olan Hazar’lılardan kalma en eski Türklerden. Bazı Karaylar, Yahudi inancını tercih etmiş ve günümüze kadar gelmişlerdir. Tahminen elli kadar aile kaldılar. 

Tarihte Karaylar, Bizans İmparatorluğu zamanında İstanbul’da yaşamlarını sürdürüyorlardı. Osmanlı İmparatorluğu zamanında Karayların yaşadığı semtler, Bizans döneminde de olduğu gibi Hasköy ve Karaköy semtleri olarak aynı kaldı.

Gerçek adı Karay Köy olan semt günümüzde Karaköy olarak isimlendirilmektedir.

İşte böyle Selin, Senin Moiz gerçekten Karayköy’lü ve en eski Türk’lerden.

Tak koluna etrafa hava at.

İlişkinin hayrını gör…

Sevgiler, Tant Çela

 

Eski
Şeyler: Ultra hafif Hanuka tatlısı- Suvganiyot

Hanuka Bayramı’nda, mucize eseri sekiz gün boyunca mumların yandığını anmak için adetten kızartılmış tatlılar yenir. Suvganiyot da Hanuka bayramı boyunca yenilen bir tatlıdır. Bildiğimiz ponçik tatlısının yağda kızartılmış hali diye düşünebiliriz. Tatlı yeterince şişmanlatmadığı gibi, kızartılmış tatlı hiç şişmanlatmaz. Kızartılmış tatlı hiç şişmanlatmadığı için şansımızı daha da zorlayarak üzerine servis edilirken üzerine tarçın veya pudra koyarız. Suvganiyot tamamen rejimlik bir tatlıdır, hiç şişmanlatmaz. Gönül rahatlığıyla beşer onar yiyiniz, yediriniz…

 

Kalabalıklar içinde
 Ladino söylenmek

Quien no risica, no rosica. 

“Gülmeyen ışıldamaz.”

Babaannemin, suratımı astığımda, ‘gülümse ki güzelleş’ diye söylediği bir sözdü.

 

Bahtsız Röportajcı  ‘Titanik Rıfkı’

Rıfkı: Bu haftaki röportajımız, bizi kırmayıp Türkiye’ye gelen Hanuka Harry’le. Hoş geldiniz… Öncelikle kimsiniz?

Harry: Ben Yahudilerin Noel’i olarak kutlanan Hanuka Bayramı’nın Noel Babası Harry’im.

Rıfkı: Üstüme iyilik sağlık o ne demek?

Harry: Bu sene Noel ile bizim ışıklar bayramı olan Hanuka çakışıyor, aynı tarihlere denk geldi. Baktım herkes Noel’i kutluyor, Harry olarak iş başı yaptım ki Noel Baba’yla rekabet olsun.

Rıfkı: Noel Baba dediğin Hristiyan, siz Yahudi’siniz. Saçma değil mi şu yaptığınız?

Harry: Niye saçmaymış?

Rıfkı: Yok, ben saçma demedim zaten. Anladığım kadarıyla Noel Baba’yla aranızda tatlı bir rekabet var.

Harry: Yani ben arkadan gelmiş olabilirim ama kendimce orijinal olduğumu düşünüyorum. Bende geyik yok ve Şabatları çalışmıyorum. Bir de benim kıyafet mavi, Claus kırmızı giyiyor.

Rıfkı: ... Baya farklıymışsınız gerçekten.

Harry: Evet farklıyız, Santa toplasan kaç gün çalışıyor, ben ise sekiz gün çalışıyorum.

Rıfkı: Peki, aranızda kıskançlık oluyor mu? Kendisi biliyorsunuz çok ünlü.

Harry: Neresi ünlüymüş? Ben daha ünlüyüm, beni herkes bilir.

Rıfkı: Emin misiniz? Kimse duymadı sizi?

Harry: Yani Noel baba çocuklara hediye dağıtıyor, ben dağıtmıyorum; orda bir mızıkçılık söz konusu.

Rıfkı: Mantık o değil mi yalnız? Çocuklara hediye dağıtmıyorsanız ne yapıyorsunuz?

Harry: Çocuklarla birlikte Hanuka mumu yakıyoruz. Bir de ‘dreidel’ denilen bir topaç var, onu dağıtıyorum, o kadar.

Rıfkı: Siz Yahudiler de hep cimri oluyorsunuz. Noel Baba’nın eli daha açık yalnız.

Harry:  Efendim!!?

Rıfkı: Yok yok şakaydı!

Harry: Yalnız bu sene Noel Baba görevi bana devretti.

Rıfkı: Ne oldu ki?

Harry: Birlikte çıktığımız bir yemekte kendisinin midesi rahatsızlandı. Bu sene benden rica etti, ben gezeceğim evleri onun yerine. Bu sene Hanuka Harry’nin senesi olacak.

Rıfkı: 2000 yıldır hastalanmayan Noel Baba’nın sizle çıktığı yemekte midesinin rahatsızlanması biraz şüpheli gibi.

Harry: Konunun benle hiç alakası yok. Bu sene bütün çocuklar topaç alacak çok mutlu olacak. Ben varım. Yaşasın Hanuka!

Rıfkı:

Harry: Buyurun size de bir topaç. Hoh hoh ho

Rıfkı: ...

 

2 Yorum