İnsanoğlunun yaratıldığı yargılandığı ve affedildiği gün: ROŞ AŞANA

Bu sene Roş Aşana -Yahudi Yılbaşı, 13 Eylül Pazar güneş batınca başlıyor. Takvime göre 5775 yılı bitip, 5776 yılı başlıyor.

Nazlı DOENYAS Kavram
2 Eylül 2015 Çarşamba

 

Tanrı’nın Krallığı’nın ilan edildiği, dünyanın ve insanoğlunun yaratılışının hatırlandığı, şofar sesi ile insanın yargılanmasının başladığı, Tanrı’nın bizi hayat için hatırlamasını ve Yaşam Kitabına yazması için dua ettiğimiz Roş Aşana, kelime anlamıyla ‘yılın başı’ anlamına gelir. Roş Aşana Bayramı, sinagogda özel dualar ve şofar sesleri, evlerde ailelerin bir araya geldiği bayram sofraları, simgesel yiyecekler ve neşeyle kutlanır.

Şofar Sesi ile Anılma Günü- Zihron Terua, Şofar Çalınma Günü- Yom Terua, Yargı Günü- Yom A-din, Hatırlama Günü- Yom A-Zikaron, Dünyanın Yaratıldığı Gün- Yom Arat Olam gibi farklı isimlerle anılan Yılın Başı-Roş Aşana bu yıl 13 Eylül Pazar ve 14 Eylül Pazartesi akşamları ile 14 Eylül Pazartesi ve 15 Eylül Salı günleri kutlanıyor.

Geleneklerimize göre İnsan’ın yaradılışı, Roş Aşana’da gerçekleşir. İnsan yaratılır, aynı gün günah işler ve aynı gün yargılanır. R. Ari Kahn, dünyanın 25 Elul’de yaratıldığını savunan Rabi Eliezer’in görüşünü şöyle anlatır: “Dünya, 25 Elul’de yaratılır, altı gün sonra da 1 Tişri’de (Roş Aşana’da) İnsan yaratılır. Roş Aşana’nın ilk saatinde İnsan’ı yaratma fikri Tanrı’nın aklına gelir, ikinci saatinde Tanrı meleklerine danışır, üçüncü saatinde Adem’in tozunu toparlar, dördüncü saatinde onu yoğurur, beşinci saatinde ona şekil verir, altıncı saatinde onu cansız bir vücut olarak ortaya çıkarır, yedinci saatinde Tanrı insana bir ruh üfler, sekizinci saatinde onu Cennet Bahçesi’ne getirir, dokuzuncu saatinde Tanrı Adem’e Bilgi Ağacından yememesini emreder, onuncu saatinde Adem bu emri ihlal eder, on birinci saatinde yargılanır, on ikinci saatinde affedilir.” İsmi Kutsal olan Tanrı Adem’e şöyle der: “Bu, senin çocukların için bir işaret olacak. Nasıl ki sen bugün Benim karşımda durup yargılandıysan ve affedilmiş olarak çıktıysan, gelecekte senin çocukların da bu günde Benim karşımda durup yargılanacaklar ve affedilmiş olarak çıkacaklar. Bu gün hangi gündür? Yedinci ayda, ayın ilk günü.” (Midraş Raba Vayikra 29:1)


NEREDESİN?

Jonathan Sacks’ın Roş Aşana ile ilgili yorumu şu şekildedir:

“Roş Aşana, geleneklerimize göre, insanın, Adem ile Havva’nın yaratıldığı tarihtir. İnsan, yaratıldığı günde günah işledikten sonra Tanrı, adama seslenir: ‘Neredesin?’ der. Her şeyi bilen Tanrı’nın bu soruyu sormasının sebebi, Adem’e hatasını kabul etme, itiraf etme, pişmanlığını ifade etme fırsatı vermektir. Tanrı, aynı soruyu bizlere de sormaktadır: ‘Neredesin? Benim sana vermiş olduğum en değerli hediye, hayat hediyesinden ne şekilde faydalandın? Geçen yıl, Roş Aşana’da Hayat Kitabı’na yazılmak için dua ettin ve Ben de dualarına cevap verdim. Sana vermiş olduğum bu bir yıl içinde sen ne yaptın? Neredesin?’

Roş Aşana ve Yom Kipur’un bir dönüm noktası olma gücü işte buradan gelir. Bu tarz soruları kendimize hiç sormadan yaşayıp gitmek kolaydır: ‘Neden buradayım? Dünyaya katkım ne oldu? Yaptığım iyi şeyler ve yapmayı henüz başaramadığım şeyler neler? Kimlere haksızlık ettim? Bunları nasıl düzeltebilirim?’

Bunlar, düşününce insanı rahatsız hissettiren zor sorular olduğu için, bu düşüncelerden kaçınmaya çalışırız. Hayat, amaçsız yaşamak için çok kısadır. Yahudilikte ‘zaman’ çok büyük önem taşır. Tanrı’nın ‘kutsal’ olarak adlandırdığı ilk şey, bir yer veya bir kişi değil, bir gündü: Şabat. Tanrı’nın İsraeloğulları’na Mısır’dayken verdiği ilk mitsva, bir takvim oluşturmalarıydı. Tanrı’nın bize verdiği en değerli hediye, aslında ‘zaman’dır. Tanrı’nın, bizi Hayat Kitabı’na yazması duamız, aslında bize ‘zaman’ vermesi dileğidir. Ne kadar zengin ya da güçlü olursa olsun herkes için bir günde 24 saat, bir haftada yedi gün ve tüm yapmak istediklerini yapabilmek için çok kısa gelen bir ömür bahşedilir. Vermemiz gereken en önemli karar, bize verilen zamanı ne şekilde kullanmayı seçeceğimizdir.”

Bu yüzden, Roş Aşana’da, Tanrı şofar sesiyle bizlere seslenir, silkinmemiz ve uyanmamız için sorar: ‘Sana verdiğim hediyeyi ne şekilde kullanıyorsun? NEREDESİN?’


HEŞBON NEFEŞ-İÇSEL MUHASEBE

1 Tişri çok hayırlı ve uğurlu bir gündür. Yaratıldığımız ve bize ikinci bir şans verilen bu günde, samimi bir şekilde içimize döner, durup düşünür, iç muhasebemizi yaparak, biraz da endişeyle üstte görünen cilayı sıyırır ve varlığımızın özü ile temasa geçeriz. Bugün, zamanımızı, varoluşumuzu sorgulamaya ayırırız. ‘Kimim ben? Nasıl biri olmak istiyorum? Yanlış tercihler mi yapıyorum? Eksik kaldığım noktalar neler? Neleri değiştirmem gerekiyor?’ Bu sürece, teşuva adı verilir. Bu şekilde çıkardığımız kişisel bilançomuz, bize günlük hayatımızda sahip olduğumuz ve eksik kaldığımız ruhsal varlığımız hakkında bilgi verir. Teşuva süreci, eksik kaldığımız kısımları tamamlayarak bunları ruhsal zenginliğimize ekleme ve bu şekilde bilançoyu yeniden yapılandırma imkânı sağlar. Bu ilerleme, kendini geri kazanma, özüne dönerek iyi-leşme planı, Ulu Günler’in özünü oluşturur: Teşuva (Tanrı’ya, özümüze dönüş), Tefila (Tanrı’ya bağlanmak) ve Tsedaka (Tanrı’nın bize bağışladıklarını adaletli bir şekilde dağıtmak), bizleri ruhsal iflastan ve yok olmanın eşiğinden döndürür. 


YEDİNCİ AYDA KUTLANAN YILBAŞI

Yahudi takviminde dört farklı yılbaşı vardır:

1 Nisan: Kralların hükümdarlık döneminin başlangıcını ve Yahudi aylarının başlangıcını belirtir.1 Nisan, birinci ayın başlangıcı sayılır ve diğer aylar Nisan’a göre sıralanır. Birinci ay Nisan, ikinci ay İyar, üçüncü ay Sivan vb. gibi.

1 Elul: Hayvanlarla ilgili ‘onda bir’ vergisinin başlama yılbaşı.

15 Şevat: Ağaçların meyveleri ve bitkiler için yılbaşı.

1 Tişri: Roş Aşana, tarım için yılbaşı, hasat biçme döneminin başlangıcı ve Yaradılışın başı. Yılların yılbaşı. Yedinci ay olan Tişri’nin 1.günü, bulunduğumuz yıl, rakam olarak bir artırılır. Bu yıl, 1 Tişri’de 5775’den 5776’ya geçiyoruz.

 

ROŞ AŞANA DEYİNCE

Roş Aşana Dualarındaki Ana Kavramlar:

R.David Aaron’un belirttiği gibi, Roş Aşana dualarında Malhuyot-Krallık, Zihronot -Hatırlama; Şofarot-Şofar sesleri kavramları vurgulanır.

Malhuyot, Tanrı’nın Kral, bizim Kral’ımız olduğunun ve her şeye hakim olduğunun, çünkü tüm evreni ve bizi O’nun yarattığının bilincinde olmaktır. Dünya; Tanrı’nın Krallığı, bizler de O’nun halkıyız.

Tanrı Kral olmasına ve bizim, O’nun karşısında kendimizi ufacık ve önemsiz hissetmemize rağmen, Zihronot bize Tanrı’nın gözünde önemli olduğumuzu hatırlatır. O; bizi hatırlar ve bize göz kulak olur. Tanrı, bizim her yaptığımızı kaydeder, çünkü her bir kişi, O’nun için mühim, anlamlı ve kayda değerdir. Zihronot, Tanrı’nın bizi her an hatırladığını ve hiçbir zaman unutmadığını teyit eder. Hayatımızın bazı dönemlerinde Tanrı bizi unutmuş gibi hissetsek bile, bu sadece bizim bakış açımızdan öyle görünür. Tanrı her zaman bizi hatırlar, bizi kollar ve bize önem verir.

Şofarot, Sina Dağında Tora verilirken duyulan şofar seslerini kasteder. Şofarot, Tanrı’nın bizi sevdiğine ve bize önem verdiğine olan inancımızı ifade eder. Aynı zamanda Tanrı’nın bize Tora ve mitsvaları, O’nu nasıl sevebileceğimizi ve bu dünyada O’nun Varlığı’nı nasıl görülür hale getirebileceğimizin yollarını göstermek için verdiğini tasdikler. Mitsvalar yoluyla Tanrı’yı, O’nun istediği şekilde sevebilir ve O’na bağlanabiliriz.”

Başka bir yoruma göre, şofar sesi, Tanrı’nın bizi yargılamasının başladığını haber verir.

Yargı Günü Roş Aşana’da açılan kitaplar:

Roş Aşana, yargı günüdür. Herkesin gelecek yıl için kaderini, Tanrı Roş Aşana’da kararlaştırır. Roş Aşana’da, Tanrı’nın önünde üç kitap açılır. Bir tanesi dürüst ve erdemli kişiler için, bir tanesi günahkâr ve ahlaksızlar için, bir tanesi de bu ikisinin arasında kalan ortalar ‘benonim’ için. Dürüst ve erdemli kişiler hemen ‘Yaşam Kitabı’na yazılırlar. Günahlarından dönmeye niyeti olmayan günahkârlar da hemen ‘Ölüm Kitabı’na yazılırlar. Arada kalan ‘ortalar’ hakkındaki karar ise, Yom Kipur’a kadar ertelenir. Roş Aşana ile başlayıp Yom Kipur ile sona eren Aseret Yeme Teşuva-On Pişmanlık gününün sonunda, Tanrı, bu arada kalanlar hakkında kararını belirler. O yüzden Yahudiler bu on gün boyunca geçmiş senenin muhakemesini yapar, işledikleri günahlar için Tanrı’dan samimiyetle af diler ve Tanrı’nın kendilerini Yaşam Kitabı’na yazmasını umut eder.

‘Yaşam Kitabı’, sadece yaşanılan günlerin uzunluğu değil, yaşanılan günlerin kalitesi anlamını da taşır: Hayatın nimetleri, mutluluk, sağlık, maddi güvence, rahatlık vb. gibi.

‘Ölüm Kitabı’ ise dert, acı, hastalık, yoksulluk, mücadele dolu bir yıl anlamını da taşır. Zoar’a göre sadece bizlerin değil, ölmüş kişilerin bile her yıl yargısı yapılmaktadır.

 Teşuva-Tanrı’ya dönüş:

Yapılan hatalardan pişmanlık duyup, içimizdeki Tanrısal kıvılcıma, özümüze, iyiye doğru dönüş ve değişme isteğine ‘Teşuva’ adı verilir. Bu kelime, Tanrı’ya/saf benliğe dönüş anlamını taşır. Teşuva, her zaman değerlidir. Fakat Roş Aşana ile Kipur arasındaki on günde yapılan Teşuva’nın kabulü daha kolaydır.

Teşuva yaparken, bilerek veya istemeden yaptığımız hatalardan dolayı samimiyetle pişmanlık duymak, gerek düşünce, gerekse davranış bakımından, farkında olduğumuz hatayı tamamen bırakmak, hatayı sözlü olarak itiraf etmek ve son olarak, bu hatayı bir daha tekrarlamama konusunda kesin karar vermek gerekir.

Bu, sadece Tanrı’ya karşı yapılan hatalar için geçerlidir. İnsana karşı yapılan hatalar için, o kişinin kendisinden özür dilemek gerekir.

Şofar Mitzvası:

Roş Aşana’ya ait en temel mitzva, şofar sesini dinlemek mitzvasıdır.

“Yedinci ayın birinci günü sizin için dinlenme günüdür; şofar çalınarak anılacak, kutsal bir bayramdır.”(Vayikra 23:24)

“Yedinci ayın birinci günü sizin için kutsal bir bayram olacaktır, hiçbir gündelik iş yapmayın. Bu, sizin için şofar sesi (çalma) günü olacaktır.”(Bamidbar 29:1)

Neden şofar çalınır?

12.yüzyılda yaşamış büyük Yahudi haham, doktor ve filozof Maimonides, çok önemli bir ana noktanın üzerinde durur: “Şofarı çalmamızın aslında tek bir sebebi vardır. Çünkü Tora böyle emreder. Bunu yapmamızın tek sebebi, Tanrı’nın böyle karar verip, bu kararı bize bildirmiş olmasıdır. Ancak yine de şofarın bir  ‘Uykunuzdan uyanın uyuyanlar! Davranışlarınızı inceleyin ve içtenlikle Tanrı’ya dönün’ çağrısı olduğu kesindir.”

Bunun yanında neden şofar çalındığı hakkında sembolik sebepler,10. yüzyılda yaşamış bilge Rav Saadya Gaon tarafından on madde olarak derlenir:

1.Şofar sesi, kralın taç giyme törenini ilan eden trompet sesleri gibidir. Roş Aşana, insanın yaratıldığı ve dünyanın kuruluşunun tamamlandığı gün olduğu için, dünyanın doğum günü olarak kabul edilir. Bu günde, Yahudiler, Tanrı’yı tüm evrenin Hakimi, Kralı olarak taçlandırır ve şofar sesiyle bunu tüm dünyaya ilan eder.

2.Şofar, davranışların gözden geçirilmesini ve Tanrı’ya dönülmesini hatırlatır. Tanrı, içtenliklepişman olan ve O’na dönen kişileri her zaman affeder. Bu yüzden, ‘10 Pişmanlık Günü’nün ilki olan Roş Aşana’da şofar çalınır.

3.Şofar sesi, Sina Dağında Tora verilirken duyulan şofar seslerini anımsatır ve Tanrı’ya dönmeyi hedefleyen Pişmanlık gününde Tora, bir anlamda yeniden kabul edilir.

4.Şofar, Peygamberlerin, günah işleyen Yahudileri uyaran sesine benzetilir. Şofar sesiyle, kişi, Teşuva yapıp Tanrı’nın merhametine sığınma isteği duyar.

5.Şofar’ın ağlamayı andıran sesi, kutsal mabet Bet Amikdaş’ın yıkılışını hatırlatır ve kişi, tekrar Bet Amikdaş’ın kurulacağı kurtuluş gününün bir an önce gelmesi için Tanrı’ya döner ve dua eder.

6.Koçboynuzundan yapılan şofar, Akeidaatamız Yitshak’ın, tam kurban edileceği sırada, onun yerine kurban edilmek üzere Tanrı tarafından yollanan koçu sembolize eder. Yahudilerin Tanrı’ya olan sevgi, sadakat ve güveninin, Abraham Avinu gibi olması gerektiğini vurgular.

Ayrıca bu şekilde Tanrı’nın, atalarımız Abraham ve Yitshak’ın fedakârlıklarını hatırlayarak, onların çocukları olan bizlere de merhamet etmesi için yalvarılır.

7.Şofar sesi, insanın içini titretir ve farklı bir korku hissettirir. Bu korku ile Tanrı’nın Büyüklüğü karşısında boynumuzu eğerek dururuz. Tanrı’nın Yüceliği her zaman, her yerde ve her zamanda vardı, vardır ve var olmaya devam edecektir.

8.Yom Kipur’da da Tanrı’nın Hâkimiyeti’ni ilan eden şofar çalınacaktır. Şofar sesleri, İsrailoğulları’nın bu Yargı Günü’ne davranışları ve Tanrı’ya dönüş yaparak hazırlanmaları için uyarır.

9.Şofar sesi, Maşiah geldiği zaman tüm Yahudilerin kendi topraklarında toplanıp kurtulacağına, özgürlük ve barış içinde yaşayacaklarına dair Tanrı’ya olan derin inancı ve ümidi simgeler.

10.Şofar sesi, Maşiah zamanında, tüm milletler Tanrı’nın Tek olduğunu kabul ettiklerinde, kurtuluş zamanı geldiğinde, ölüler dirildiğinde ‘Büyük Şofar’ın çalınacağına dair inancı simgeler.

Atarat Nedarim-Yeminlerin iptali:

Kişi, yıl boyunca Tanrı’ya karşı birçok Neder- vaatte bulunmuş olabilir. Bunların bazılarını yerine getrmiş, bazılarını ise getirememiş olabilir. Roş Aşana’ya girmeden, kişileri tutamadıkları vaatlerin ağırlığından kurtarmak için, Roş Aşana’dan önceki gün yapılan Selihot duasının sonunda, Atarat Nedarim töreni yapılır.

Taşlih atmak:

Roş Aşana’nın birinci günü, (bu yıl 14 Eylül Pazartesi) öğleden sonra, Yahudiler, akan bir su kenarına gidip geçen sene içinde işlemiş oldukları günahlarını üzerlerinden atmak için, sembolik olarak ceplerini silkeleyip bir dua ederler. Suyun, cebin içinde kalan kırıntıları sürükleyip götürdüğü gibi, günahları da alıp götürmesi ümit edilir.

 

ROŞ AŞANA GELENEKLERİ

1.Her Roş Hodeş’ten önceki Şabat sabah duasında yapılan Yeni Ay İlanı duası-Birkat Ahodeş yapılmaz.

Neden- Roş Aşana her zaman Roş Hodeş-ayın ilk gününe denk gelen tek bayramdır. Normalde her Roş Hodeş’ten önceki Şabat-Şabat Mevarehim-günü sinagoglarda ‘Yeni Ay İlanı Duası-Birkat Ahodeş’ yapılır. Sadece Roş Aşana’dan önceki Şabat’ta bu dua yapılmaz. Bunun sebebi, bir yoruma göre, ‘şeytanı şaşırtmak’tır. Yargı günü gelirken, şeytan, büyük bir keyifle Tanrı’ya insanların işledikleri günahları iletecek ve cezalandırılmalarını isteyecektir. Onun bunu hangi gün yapacağını ‘şaşırması’ için, Roş Aşana’dan önceki Şabat (bu yıl 12 Eylül Cumartesi), Birkat Ahodeş yapılmaz.

2. Yahudi bayramlarında neşeyle söylenen methiye-Allel duası söylenmez.

Neden- Allel duası, Roş Aşana, Yom Kipur ve Purim harici, bütün Yahudi bayramlarında neşeyle söylenen bir methiyedir. Talmud’a göre (Masehet Roş Aşana 32b); melekler Tanrı’ya, neden Tanrı’nın Çocuklarının Roş Aşana ve Yom Kipur’da Allel söylemediklerini sorar. Tanrı da meleklerine şöyle cevap verir: “Önümde herkesin kaderini belirleyecek Yaşam Kitabı ve Ölüm Kitabı açık dururken, kimse kaderini bilmiyorken, bu denli korku verici bir zamanda, nasıl Allel söyleyebilirler ki?”

3. Sinagoglar ve hahamlar beyazlara bürünür. Bizler de kıyafetlerimizde beyaz rengi tercih ederiz.

Neden- Roş Aşana, Tanrı’nın Evren’in Kralı olarak taçlandırıldığı çok özel bir gün olduğu için, günün önemine uygun olarak yeni, bayram giysileri giyilir. Giysilerde ve Sinagoglarda beyaz rengin tercih edilmesinin sebepleri hakkında bazı yorumlar: beyaz rengin saflığı, günahlar affedildikten sonra ulaşılan arınmayı, yenilenmeyi simgelemesi, anne sütünü, dolayısıyla sevgi ve merhameti simgelemesi; melekleri, dolayısıyla kusursuzluğu, hatasızlığı, günahsızlığı ve saflığın en üst seviyesini ve bu seviyeye ulaşabilme dileğini temsil etmesi. Bunun yanında, Şulhan Aruh’ta Ba”ch der ki renkli giysiler giyen kişi, sanki kişi bu yargı gününden hiç çekinmiyormuş, yargılanmaktan hiçbir endişe duymuyormuş ve kendine fazlaca güveniyormuş gibi görünebilir. Hâlbuki beyaz giysiler içinde, kişi, bugünün onun sonu da olabileceğini, negatif bir yargı da çıkabileceğinin bilincinde olduğunu gösterir. Beyaz giysiler, kefeni çağrıştırır ve kişinin, Tanrı’nın merhametine duyduğu güven ile birlikte aynı zamanda içinde hissettiği endişe ve korkuyu simgeler.

4. Roş Aşana’nın her iki akşamı (bu yıl 13 Eylül Pazar akşamı ve 14 Eylül Pazartesi akşamı),akşam yemeğinde özel bir seder-düzen takip edilir. Buna göre her iki gece de sinagogdan çıkıp eve gelince Kiduş yapılır ve Kiduş’ta her iki gece de ‘Şeeeheyanu’ berahası söylenir. Netilat Yadayim ile eller yıkandıktan sonra iki bütün ekmekle Amotsi yapılır, ama ekmek tuza değil, şekere batırılır. Masaya konulan her simgesel yiyecek, onunla ilgili ‘Yei Ratson/ Senin isteğin olsun ki’ duası söylendikten sonra yenir. Masada bu yiyeceklerden herhangi biri( veya hiçbiri)yoksa bile, Yei Ratson’lar okunur.

Tatlı bir yeni sene için elma tatlısı, düşmanların ve Tanrı’dan nefret edenlerin ve kötülüğümüzü isteyen herkesin içindeki kötülüğün yok olması dileği için pırasa, uzaklaşmaları için pazı (veya ıspanak), bu kişilerin içlerinde bulunan kötülüğün sonunun gelmesi için hurma, Tanrı bizi yargılarken sadece sevaplarımızı dikkate alması için kabak, bereket için balık, daima ‘baş’ olmamız için kuzu veya balık başı.

Neden- Talmud’a göre (Orayot 12a) , Abaye, simana milta- işaretler önemlidir –prensibinden yola çıkarak, bayram sofrasında simgesel değerleri ve anlamları olan belirli yiyeceklerin yenilmesinin, gelecek sene için iyi birer alamet olduğunu öğretir. Vücudun diğer tarafları nasıl başı-roş’u takip ederse, senenin diğer günleri de senenin baş’ını, Roş Aşana’yı takip eder.

5. Geleneksel olarak halla ekmeği, Roş Aşana için yuvarlak şeklide yapılır.

Neden- Bunun sebebinin farklı yorumları: Roş Aşana’da Tanrı’nın; bizim ve tüm evrenin Kralı olarak taçlandırılması, yuvarlak hallanın da tacı temsil etmesi; kesintisiz hayat döngüsünü simgelemesi, gelecek yılın hiçbir üzücü kesintiye uğramadan, tam bir mutlulukla geçmesi dileği, Tanrı’nın bize bağışladığı nimetlerin kesintisiz olarak akmaya devam etmesi arzusu.

6. Roş Aşana, Yargı Günü olmasına rağmen kasvetli değil, mutlu bir gündür.

Neden-Yahudiler, Roş Aşana’da yargılandıklarını bildikleri halde, Tanrı’nın merhametinden ve bağışlayıcılığından emin olmanın verdiği güvenle mutlu hisseder, bayram giysilerini giyip, keyifle bayram yemekleri yerler. Ve bu inanç ve güven sayesinde mutlu olurlar ve bu mutlulukları, haklarında çıkan karar eğer olumsuz ise bile, onu olumluya çevirecektir.(Rabi Şelomo Kluger- Hohmat Şelomo)

7. Roş Aşana’da gündüz uyumama âdeti vardır.

Neden- Bunun bir yorumu, yargılanan kişinin yargılandığı sırada uyumasının mümkün olamayacağıdır. Başka bir yorum da, gündüz uyuyan kişinin koruyucu meleği ve kısmetinin de uyuyacağı inancıdır.

Fakat R’Yitzchak Luria (Arizal), gündüz sinagogdaki şofar sesleri ve dualarla koruyucu meleklerin zaten uyanmış olduğunu belirtir ve günün yarısından sonra kestirmeye izin verir.

8. Bazı geleneklere göre Roş Aşana’da ceviz yenmez.

Neden-Bir yoruma göre, cevizin İbranice karşılığı olan egoz kelimesinin sayısal değeri, Het-günah kelimesinin sayısal değerine eşit olduğu için.

9. Yaygın bir gelenek olmamasına rağmen, bazı cemaatlerde her yıl Roş Aşana için yeni bir mutfak bıçağı alma geleneği vardır.

Neden-Tanrı her gün, her an, tüm yarattıklarını izler, ihtiyaçlarını görür ve gerektiği zamanda karşılar. Tanrı’nın emirlerini yerine getirmekle görevlendirdiği melekleri vardır. ‘Kesmek’ anlamına gelen hatah, insanın geçim kaynağı-parnasa’sından sorumlu olan meleğin adıdır.

Aşre duasında,…Poteah et yadeha umasbia lehol-hay ratson.-Elini aç ve tüm canlıların isteklerini yerine getir” kısmındaki ‘umasbia-yerine getir’ kelimesinin nümerik değeri 428, ‘hatah’ kelimesinin nümerik değeri ile aynıdır.

Ayrıca, 'Poteah et yadeha' kelimelerinin son harfleri de hatah kelimesini oluşturur.

Önemli Not: Yazıda kısa bir özet olarak verilmiş olan bilgiler, okuyucuya bu konular hakkında fikir vermek amacıyla GÖZLEM’den -El Gid Para El Pratikante, Roş Aşana, Yahudilik Ansiklopedisi, diğer kitaplar: Rosh Hashanah-It’s Significance, Laws and Prayers, Every Person’s Guide to High Holy Days, Rosh Hashanah-Yom Kippur Survival Kit, Rabbi Abraham Twerski on Rosh Hashana Machzor, The Koren Sacks Rosh Hashana Mahzor, Tree of Souls, Emanations,  Kutsal Kitap, Yahudilikte İbadet kitaplarından ve www.chabad.org, www.jewfaq.org, www. judaism.about.com, parsha.net, aish.com, askmoses.com sitelerinden derlenerek hazırlanmıştır. Cemaatlerin farklı gelenekleri ve uygulamaları olabildiği için özel günler ve uygulamalar hakkında en doğru ve detaylı bilgiler için, cemaatin kendi Rabi’lerine başvurması gerekir.

 

*Katkıları için Rav İzak Peres ve Rav Ceki Baruh’a teşekkür ederiz.