Şehrin belli caddelerinde bağdaş kurmuş seyyar satıcılara rastlarız. Önlüklerinde pembe renkte katmer katmer güller satarlar. Gül reçeli yapımı için kullanılan bu çiçekler güzel göründükleri kadar, çevrelerine çok güzel bir koku da yayarlar. Sonra seyyar satıcılar başka mallar satmaya başlarlar. Zira gül hasadı 15 Mayıs’la 15 Haziran arası gibi kısa bir dönemi kapsar.
Son birkaç yıldır iç turizmi canlandıran yeni fırsatlar oluştu: Isparta Gül Hasadı. Sagalassos Antik Kenti ve Türkiye’nin Maldivleri olarak tanımlanan Salda Gölü.
↔↔↔
Aylar öncesinde birkaç arkadaş bu yöreyle uzmanlaşmaş bir tura yazıldık. Malum gül hasadı kısa süren bir dönem olduğundan yerler çabuk doluyordu.
Gül hasadı sabahın beşiyle onu arasında gerçekleşiyor. Ellerimize verilen torbalarla tarhların arasında pembe gülleri toplamak inanılmaz bir deneyimdi. Tabi ertesi gün İstanbul’a döndüğümüzde güller bozulmadan reçel yapmak gerekecekti.
↔↔↔
Güzel bir rastlantı gerçekleşti. Şavuot Bayramı, yani Tora’nın verilişi, mayıs ayının son günlerine denk düşüyor. Tora verilirken Sina Dağı mucizevi şekilde düğün yeri gibi çiçeklerle ve yeşilliklerle kaplanır.
Şavuot’a Gül Bayramı da denir. Zira tam gül mevsiminin başlangıcıdır. Her ne kadar Şavuot’ta sütlü yiyecekler yense de Isparta’dan taşıyıp pişirdiğimiz gül reçeli masamızı renklendirecek.
Hag Şavuot Sameah.
