Genç nesil ‘yeni dünya’ya hazırlanıyor

Eğitim dinamik bir süreç. Hızla gelişen dünya, son yıllarda gerçekleşen teknolojik ilerlemeler eğitimcilere büyük bir sorumluluk yüklüyor.

Virna BANASTEY Toplum
31 Ağustos 2016 Çarşamba

Enformasyona erişimin kolaylaşması, zaman ve mekân kısıtlamaları olmadan bilgiye anında erişim ilerinin mesleklerinde de bir dönüşümün habercisi. Peki bu süreçte çocuklarımızı nasıl yetiştireceğiz? Nasıl bir eğitim sürecinden geçirmeliyiz ki ileride ihtiyaç duyulan donanımlara sahip olsunlar? Tüm bunları Ulus Özel Musevi Okulları’nın tecrübeli ve donanımlı kadrosu ile konuştuk.

Virna B. Gümüşgerdan

 

UÖMO olarak önümüzdeki dönemde eğitim alanında ne gibi atılımlar planlıyorsunuz?

Röne Kaspi (UÖMO Eğitim Koordinatörü): Hedefimiz, çocuklarımızı akademik ve sosyal donanımlarıyla geleceğe sağlam adımlarla hazırlamak. Okulumuzda yapılanan yeni eğitim projeleri hakkında kısa bir bilgilendirme yapmak istiyoruz. Geçen sezonun sonunda okulumuzun STEAM -Science, Technology, Engineering, Arts and Mathematics- okulu olması yolunda yaptığı çalışmaları aktarmıştık. Yaz döneminde de bu konuda birçok çalışma yaptık, yapılandırdık ve öğretmen eğitimlerimizi tamamladık.

ABD Başkanı Obama, 2015’te Re/Code röportajında STEM eğitim sistemden bahsetmişti. Bu sistem kapsamında amaç, öğrencide öğrenme isteği ve merakı uyandırmak, sorgulayıcı ve çözüm odaklı düşünmeye teşvik etmek, algoritmik ve innovatif düşünme yapısını geliştirmek. Okulumuz birkaç yıldır bu kapsamda yapılandırılmış etkinlikler üzerine çalışmaktaydı. 2016-2017 eğitim yılı için de bu kapsamda birçok eğitim faaliyeti planlanıyor.

 

Esin Gidon (UÖML Vakfı Eğitimden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi): Bu çalışmalar aslında bu sene başlamadı. Dört sene önce ilk tabletleri öğrencilere verdiğimiz gün tabletlerde kullanılacak ders içeriklerini de planlamaya başlamıştık. Bu içerikler yıllar içinde arttı ve zenginleşti.

Geçtiğimiz dört yıl boyunca altyapı çalışmalarımızı (okulun network ağını, tüm sınıfların akıllı tahtalarını vs.) tamamladık. Öğretmenlerimiz eğitimler aldı. Tüm bunlar için büyük bir kaynak ayırdık. Artık bu sene STEAM okulu olduk diyebiliyoruz. Bu öğretim yılında artık müfredatlar büyük ölçüde değişiyor. Hem bilişim teknolojileri dersimizin müfredatı değişti hem de diğer tüm derslerin içine bilişim teknolojileri entegre edildi. Öğretmenlerimizin bu konuyla ilgili eğitimi tüm sene devam edecek.

Bunun yanı sıra önümüzdeki üç seneyi de planladık ve hedeflerimizi belirledik. Tabii ki teknoloji büyük bir hızla ilerliyor, bu nedenle planlarımızı ve hedeflerimizi sürekli revize ediyoruz. Umuyoruz ki üç sene sonra hedeflerimizin çok daha ötesine geçeceğiz.

 

Bahsettiğiniz bu sistem kapsamında uygulanmaya başlanacak yeniliklerin satır başlarını paylaşır mısınız?

Röne Kaspi:

  1. Anaokulunda LEGO Mindstorm eğitimleri müfredata entegre edilecek. Eğitim alan sınıf öğretmenleri sözel ve sayısal çalışmalar planlayacak.
  2. İlkokulda LEGO Mindstorm-Robotics eğitimleri derslere entegre edilecek. Üstün Zekalılar Vakfı Lego eğitmeni, fizik öğretmeni Demet Erim’le ders içi etkinlikler planlanarak, sınıf öğretmenleriyle uygulanacak.
  3. Anaokulunda oyunlarla, ilkokulda bilgisayar derslerinde Alice yazılımı kullanılarak algoritmik düşünme yapısı oluşturulmaya çalışılacak.
  4. İlkokulda ve ortaokulda bilgisayar derslerinde code.org, Microsoft Imagine Academy, Minecraft Edu çalışmaları yapılacak.
  5. Ortaokulda LEGO Robotics Laboratuvarında seçmeli kulüp çalışmaları yapılacak.
  6. Ortaokulda ve lisede Maker Atölyesi kurulacak, öğrenciler kendi  tasarımlarını çeşitli platformlarda 3D yazıcıyla üretebilecek.
  7. Ortaokulda ve lisede Maker Atölyesi kulüp çalışmasında Ardunio ve Raspberry PI setleri kullanılacak. Sensör ve motorlarla materyallere işlevler kazandırılacak, kendi robotlarını geliştirebilecek. Hololens, Oculus, Samsung Gear, sanal, arttırılmış ve hibrit gerçeklik kavramı üzerinde durulacak.
  8. Lisede Java, Python, C/C++ programlama dersleri, girişimcilik, tasarım dersleri seçmeli olarak alınabilecek.
  9. Lisede teknoloji merkezlerimizde start-up projeler gerçekleşecek. Üretimini şekillendiren öğrencinin projesini bir başka öğrenci daha da geliştirebilecek ve bir diğeri pazarlamasını yapabilecek. Tasarım, yazılım, girişimcilik dersleri arası işbirliği gerçekleşecek.
  10. Lisede hedefe yönelik, Enerji, Genetik, IOT, Big Data, Cyber Security vs. konusunda çalışmak isteyen ve Maker Atölyesinden faydalanmak isteyen öğrenciler atölyeyi gün sonlarında da kullanabilecek.

 

Anaokulu seviyesindeki öğrencilerin bu sisteme dahil edilmesi nasıl olacak?

Sera Yöndem (Anaokulu öğretmeni /Lego Education Eğitmeni): Lego Education Academy Türkiye eğitmeniyim. Eğitim, LEGO grubunun çok önem verdiği değerler arasında olduğu için, 1980 yılında oyuncak ve eğitim kısmı birbirinden ayrılarak LEGO Education doğdu. Dolayısı ile Lego, bir oyuncaktan öte, aynı zamanda da çok güçlü bir öğrenim/öğretim aracı. Biz de bu sene itibari ile LEGO Education’ın bilim, teknoloji, matematik ve mühendislik alanlarında geliştirdiği yenilikçi çözümleri anaokulu seviyesinden itibaren kullanıyor olacağız. Bu çözümleri LEGO Education’ın eğitim metodolojisine uygun bir şekilde müfredatımızın içine entegre ederek, çocuklarımızın sosyal, duygusal, bilişsel ve motor becerilerinin ‘yaparak ve yaşayarak öğrenme’ ilkesine bağlı olarak gelişmesini hedefliyoruz.

 

Sanırım ilkokul seviyesi STEAM sistemi ile tanışmak için en ideal yaş olacaktır. İlkokul öğrencilerini bekleyen yenilikler neler olacak bu yıl?

Demet Erim: Türkiye Üstün Zekalılar Yüksel Eğitim Vakfı Fizik Öğretmeni ve Lego Eğitmeniyim. Çağımızdaki bilgi patlaması nedeniyle çocuklarımızın bu dünyaya uyum sağlaması için daha hızlı düşünen, farklı çözümler üretebilen, sorgulayan bireyler olması gerekiyor. Çocuklar, eğlenerek bir şeyler öğrenmek yerine sürekli kendisi için daha iyi olduğuna inanılan bir döngünün içinde sıkışıp kalıyorlar. Çocukların oyun oynayarak ve sosyalleşerek öğrenmeleri ve kendilerinden beklenen bu becerilere ulaşmaları için dokunarak, yaparak öğrenme yadsınamaz. Aynı zamanda öğrencinin öğrenirken dil ve sosyal gelişimi alanında da ilerlemesi önemli. Bu yüzden, matematik, Türkçe gibi temel derslerde problem çözme, akıcılık, anlama ve akıl yürütme (muhakeme), yaratıcı düşünme becerilerine öğrencilerin odaklanmasını sağlayan LEGO materyalleri kullanılıyor. Derslerde LEGO materyallerinin kullanılması soyut kavramların daha rahat ve eğlenceli bir şekilde öğrenilmesinde yeni çözüm yollarının geliştirilmesinde ve öğrencilerin sosyal becerilerini de geliştirmesinde de katkı sağlar.

Ben de bu yıl Ulus Özel Musevi İlkokulu öğretmenleriyle bir araya gelerek ders içi faaliyetlerini onlarla birlikte planlayacağım. Lego ile matematik, Türkçe, fen bilgisi ders içeriklerini hazırlayacağız.

 

Serdar Kılıç (Bilge Adam –UOMO Bilişim Teknolojileri Öğretmeni): 2016-2017 öğretim yılında Bilişim Teknolojileri dersinde ilkokul birinci sınıftan itibaren kodlama ile ilgili çalışmalara başlayacağız.

 

Neden kodlama eğitimine ihtiyaç var?

Serdar Kılıç: Kodlama da artık okuma-yazma gibi bir gereksinim haline geldi. Kodlamayı öğrenmek yabancı dil öğrenmeye benzediği için erken yaşlarda çocuklarımızı kodlama ile tanıştıracağız. Yeni nesil, okuma yazma öğrenmeden, hatta konuşmaya başlamadan önce bilgisayar, akıllı telefon, tablet ile tanışıyor. Kodlama çocukların hayal ettikleri oyun, uygulama ve birçok yazılımın temeli. Kodlama yapmayı öğrendikçe çocuklarımızın yaratıcılıkları artacak, algoritmik düşünmeye başlayacaklar ve dolayısıyla da bu eğitim süreci diğer alanlarda da başarıyı getirecek.

Kodlama, gerçek hayatta kullanan yazılımlarla, çocukların ve gençlerin öğrenebileceği bir şekilde anlatılmalı. Bu doğrultuda ilkokul öğrencileri için Java programla dili tabanlı, ara yüzü çocuklar için eğlenceli olan Alice programından faydalanacağız.  Code.org, scratch gibi kaynaklar ile algoritma mantığını oturtacağız.

Tüm bu çalışmalar programlama ya da yazılımın yanı sıra, günlük hayattaki sorunlara da daha planlı, analitik düşünerek çözüm bulma yaklaşımını geliştiriyor.

Anton Jakupovic (LEGO Robotics Eğitmeni): Öğretmeni olduğum LEGO Mindstorm Kulübü’nde birçok STEAM prensiplerini uyguluyor olacağız. Muhakemeye, problem çözme, ekip çalışması, yaratıcılık, yenilik, merak… Tüm bunlara odaklanıyor olacağız. Bunun yanı sıra Mindstorm, denge, basit mekanizmalar, dişli çarklar, makaralar gibi basit mühendislik prensiplerini de öğretme amacını güdüyoruz. Kulüpte öğrenciler kodlama ve farklı sensörlerle çalışarak ‘robotics’le ilgileniyor olacak.

Tüm bu çalışmalardaki amaçlarımızdan biri de, çocukların yaşadığımız dünyayı daha iyi anlamalarına yardımcı olmak. Çünkü çağımızda çocuklar, gündelik hayattaki temel aygıt ve cihazların nasıl çalıştığı hakkında çok az bilgiye sahip. Sadece çok azımız, kullandığımız televizyon ya da akıllı telefonun işleyişini ya da onları programlamayı biliyoruz. Mindstorm Kulübü, öğrencilere, dünyanın nasıl çalıştığı hakkında bir giriş bilgisi sağlamayı, aynı zamanda da bu alanlarda ileriye dönük merak uyandırmayı hedefliyor.

Maker Türkiye’de çok yeni gelişmeye başlayan bir oluşum. Bunun detaylarını ve okuldaki kullanımını biraz açabilir misiniz?

Evren Tombul (Bilgi İşlem Yöneticisi): Maker hareketi, teknolojiyi kullanarak kendin üret-yap felsefesinden oluşan, son yıllarda hızla büyümeye devam eden bir akım. Maker hareketi kapsamında severek ve isteyerek yapılan her eylem maker’ın içine giriyor. Uçak maketi yapmaktan çizgi izleyen küçük araba robot yapmaya, drone yapmaktan sumo robot yapmaya kadar, 3 boyutlu yazıcılar ile üretilen tasarımların bir kısmı ya da tamamı maker ruhu ile yapılmış sayılabilir. 

Kendine yetebilen, karar verme becerisi yüksek, becerikli ve sürdürülebilir bir dünyada yaşayan, işbirlikçi, çalışmaya yatkın çocuklarımız olmasını istiyoruz. Sadece tüketici olmaktan kurtulup, üretim yapabilen bireyler yetiştirmek için tasarlanan atölyelerimizde, teknoloji yardımıyla daha kolay üretim yapmayı öğreniyor olacağız. Projeler geliştireceğiz, teknolojiyi yakından takip etmeye devam edeceğiz.

Makey Makey, Raspberry Pi, Arduino gibi ürünlerle çalışacağız. Makey Makey, neredeyse her şeyin bir klavye olarak algılamasını sağlayacak bir cihaz. Bu da bir sürü eğlenceli etkinlikler yapmanıza olanak sağlıyor. Örneğin, bir oyun hamuruyla Mario oynayabilir veya bir meyve ile piyano çalabilirsiniz. Arduino bir G/Ç kartı ve Processing/Wiring dilinin bir uygulamasını içeren geliştirme ortamından oluşan bir fiziksel programlama platformu. Arduino tek başına çalışan interaktif nesneler geliştirmek için kullanılabileceği gibi bilgisayar üzerinde çalışan yazılımlara da bağlanabilir. Raspberry Pi kredi kartı boyutunda bir bilgisayar. Monitörünüze bağlayıp görüntü alabilir, bir klavye bağlayabilirsiniz. Yetenekli küçük bir bilgisayar diye adlandırdığımız Raspberry Pi ile normal masaüstü bilgisayarlarda yaptığınız işleri örneğin, Word, excel ile çalışabilir çeşitli oyunlar oynayabilirsiniz, programlama yapabilirsiniz. Ayrıca yüksek çözünürlüklü HD videolar oynatabilirsiniz. Hatta bunu tüm dünyada çocukların alıp kullanabileceği, basit programlama yapabilecekleri, deneylerinde kullanabileceği uygun fiyatlı bir bilgisayar gibi düşünebilirsiniz.

Bunların yanı sıra Maker kulübümüzde içeriğimizi zenginleştirmek adına sanal gerçeklik, arttırılmış gerçeklik ve hibrid gerçeklik çalışmalarımız olacak, Google Cardboard’umuzu üreteceğiz; Oculus, Samsung Gear VR, Microsoft Hololens, Google Glass ile çalışmalarımız olacak. Küçük çaplı robotik projeler geliştireceğiz, sumo robot yarışmalarımız olacak, kendi drone’umuzu yapıp uçuracağız.

*

Sinem Kahraman (Fen Bilimleri / Laboratuvar Öğretmeni): Fen bilimleri derslerinde ve laboratuvarda STEAM eğitim modelini ders müfredatlarının içine entegre edeceğiz.

STEAM eğitimi yaratıcılığı kullanarak, problem odaklı çalışmaya, çocuklarımızdaki merak duygusundan yola çıkarak çözümler buldurmaya odaklı, işbirlikli çalışmayı amaçlayan bir sistem olduğu için rahatlıkla fen derslerimizde ve laboratuvar çalışmalarımızda öğrencilerimizle uygulayacağız. Öğrencilerimiz, problemlere çözüm bulup yeni ürünler ortaya çıkarıp ders içinde daha fazla aktif olacaklar.  

Geçen yıl yaptığımız laboratuvar çalışmalarında zaman zaman STEAM eğitimini bazı konulara entegre etmiştik. Bu yıl tüm bölüm öğretmenleriyle işbirliği içinde, disiplinler arası çalışmalar planlıyoruz. Yaz döneminde üniversitelerden aldığımız STEM eğitimlerini öğretmenlerimizle paylaştık. Kendi içimizde uygulamalar yaptık. Bu yılki hedefimiz, öğrencilerimizin diğer disiplinler ile işbirliği içinde olarak STEAM etkinliklerini arttırması.

*

Lise öğrencilerini bu yıl neler bekliyor?

Belkıs Kaya (Eğitim Teknoloğu ve lise bilgisayar öğretmeni): Geçtiğimiz 2 yıl boyunca öğrencilerimizin algoritmik düşünme becerilerini geliştirmek amacıyla çalışmalar yaptık. Kodlamanın ilk adımı olan algoritma mantığını anlatan geliştirilmiş web 2.0 araçları ve programlarını kullandık. Lisede bu eğitim yılından itibaren kodlamaya giriş yapacağız. Lisedeki bilgisayar derslerimizde 9. ve 10.  sınıf öğrencilerimiz Java ve Python dillerini öğrenmeye başlayacaklar; böylece gelişen teknolojinin sağladığı yeni iş olanaklarına uyum sağlama konusunda önemli bir adım atacaklar. Kodlama dersi kapsamında liseden mezun olan öğrencilerimizde iletişim, eleştirel düşünme, takım çalışması, yaratıcılık, problem çözme ve dijital okuryazarlık, 21. yüzyıl becerilerini kazandırmayı hedefliyoruz.