Alarko Holding´in kurucularından, toplumsal meselelere duyarlı, yenilikçi, Türkiye´nin değerli iş adamlarından biri olan İshak Alaton 11 Eylül’de hayatını kaybetmişti. Isıtma - soğutma, iklimlendirme, köprü ve yol inşaatları da dahil Türkiye´nin hem sanayisine, hem de gelişimine büyük katkılar sağlamış olan Alaton´un azim ve başarılarla dolu öyküsü tüm Türkiye’ye örnek olacak nitelikte.
İŞ ADAMI İSHAK ALATON
İsveç’te başladığı çalışma hayatını, 1954 yılında Türkiye’ye dönüşünde Üzeyir Garih ile yola çıktığı ortaklıkla bir başarı öyküsüne dönüştürdü İshak Alaton. Karaköy’de ufak bir yazıhanede başlayan Alarko Holding’in o zamanki iki kişilik kadrosu, apartman kaloriferleri alanında hizmet veriyordu. Alarko 19 yıl sonra, 1973’te holding haline geldi ve 1974’te halka açıldı. Alarko Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı, İMKB’de işlem gören ilk GYO oldu.
İshak Alaton'un kendi girişimciliği kadar, yeni girişimlere destek vermeye hevesi de iş dünyasında takdir ediliyordu. 2007 yılında İsveç ve Danimarka’da yaşayan Türk asıllı 20 kadar doktor, kalp hastaları için stent üretimi yapan Alvimedica isimli firmalarına kaynak sağlaması için destek istediklerinde Alaton projeye 20 milyon dolar yatırım yaptı; Çatalca'da fabrika kurmalarına, ihracata başlamalarına yardım etti. Yüzde 100 Türk sermayesi ile kurulan Alvimedica, bugün ürettiği biyoteknoloji ürünlerini 70 ülkeye gönderiyor. Alaton ise konuyla ilgili şöyle diyordu: “Şahsen orada önemli görev almadım. Sadece çalışan insanlara moral ve destek veriyorum. Onların başarılarını alkışlıyorum.”
Alarko Holding yaklaşık 2,5 milyar TL kombine cirosu ile Türkiye’nin önde gelen sanayi kuruluşlarından biri olmaya devam ediyor. Enerji, taahhüt, sanayi-ticaret, turizm ve arazi geliştirme alanlarında faaliyet gösteren Alarko Holding, bünyesinde Alarko Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı AŞ, Alarko Carrier Sanayi ve Ticaret AŞ ve Hillside tesisleri de dahil olmak üzere, 24 şirketi barındırıyor. 2016 yılında 62 yaşına giren Alarko Holding, 7.000'in üzerinde kişiye istihdam sağlıyor.
SİVİL TOPLUMCU İSHAK ALATON
İsveç'te geçirdiği yıllar, İshak Alaton'un dünya görüşünün şekillendiği, sosyal demokrasiyle tanıştığı yıllar oldu. İsveç’te tanık olduğu insan haklarına saygıdan esinlenen Alaton sosyal sorumluluk adına da önemli adımlar atmıştı. İshak Alaton, holding olarak sosyal sorumluluk projelerinde yer almak amacıyla 1986 yılında Alarko Eğitim-Kültür Vakfı (ALEV)’i kurdu. Ardından Türkiye Sosyal ve Ekonomik Etüdler Vakfı (TESEV) ile, Açık Toplum Vakfı’nın kurucuları arasında yer aldı. Türkiye için bir dönem ‘dış dünyanın anahtarı’ olarak tarif edilen DEİK’in de kurucuları arasında yer alan Alaton, kelimenin tam anlamıyla “İyi bir sivil toplumcuydu”. Türkiye’nin dışarıya açılması, demokratikleşmesi ve bir refah toplumuna dönüşmesi için STK’ların güçlenmesi gerektiğine inanan Alaton, bu alanda büyük zaman ve enerji harcadı.
İshak Alaton, Türkiye'yi etkileyen toplumsal olaylara karşı tavrını da her fırsatta sergiledi. Babası Hayim Alaton’un Varlık Vergisi nedeniyle her şeyini kaybederek Aşkale’ye gitmesine, kardeşi Bonjur Alaton’un 6-7 Eylül Olaylarından sonra Türkiye’yi terk etmesine tanık olan İshak Alaton, özellikle azınlık haklarının koruyucusu oldu. Medyada iş adamlarının etnik kökenlerinin belirtilmesi konusunda hassas olan Alaton, bu konudaki tepkisini her fırsatta gazetecilere ve editörlere belirtti.
Babasının ve kardeşinin yaşadıklarından sonra kendisinin neden Türkiye’yi terk etmediğini soranlara yanıtı ise şu oldu: “İnsanların kafasında bir soru işareti yaratmak istedim; biz bunlara bu kadar kötülük yapıp çoğunu kaçırdığımıza göre, acaba kaç tane daha İshak Alaton olabilirdi de olmadı. Böylelikle kaç cevher kaybetti bu topraklar diye devletin, rejimin hiç aklına geliyor mu?”
2 ay önce Hürriyet Yazarı Jale Özgentürk ile İSO’nun ‘İstanbul Sanayi Tarihi’ belgeseli için bir araya Alaton’un sözleri ise dikkate değer. Özgentürk’ün “Umutsuzluğa kapıldınız mı?” sorusuna verdiği yanıt Alaton’un vedası olarak nitelendirilebilir…
“Hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadım. Şimdi 89 yaşında bir adam, gelecek sene 90 yaşına gelecek adam hiçbir zaman umutsuz olmadı. Her zaman insanlara bir şeyler vermek istedi. Bir katkım olsun, iyi veya kötü. Bir şey vereyim, bir yol göstereyim, benden belki bir şey öğrenir. Hep eğitim, öğretim meraklısı oldum, Üzeyir de öyleydi. Üzeyir dokuz tane kitap yazdı. Ben üç tane kitap yazdım. Ve yolun sonuna yaklaşan adam diyor ki, ben başardım. Ben başardım. Ben geceleri rahat uyuyan bir adamım. Ben müsterih uyuyorum. Kalbim temiz. Uyku ilacı almadan uyuyabiliyorum. Benim yaşımda bu çok önemli.”
Öncü, yenilikçi, toplumsal duyarlılığı yüksek, sosyal adalet takipçisi, vizyoner ve başarılı iş adamı İshak Alaton… Işıklar içinde uyusun…
***
İSHAK ALATON´A VEDA
Bahar Feyzan
Türkiye´de birçok kesimin saydığı ve sevdiği önemli bir isimdi. Cenaze töreni 13 Eylül Salı günü saat 13.00’te Neve Şalom Sinagogu´nda basına kapalı olarak yapıldı.
Uzun bayram tatiline denk gelmesine rağmen kalabalık bir törendi. İş dünyası, akrabaları ve onu tanıyanları çoğu, tatillerini yarıda keserek cenazeye geldi.
Cemaat adına bir konuşma yapan Avi Alkaş, İshak Alaton'un geçmişi ve başardıklarına değindi. Özellikle Varlık Vergisi’nden sonra sıfırdan başladığı hayatını aktardı.
"Sıfırdan başlıyorsan sorun yok her halükarda daha aşağı gidemezsin" deyişi hüzünle beraber yüzlere hafif bir tebessüm kondurdu. Dahası herkese veda ettiği gün bile umudu aramıza koydu. ‘Lüzumlu Adam’ ve ‘Lüzumsuz Adam’ kitaplarıyla, her ikisi de olabilmenin erdemini o anlatmıştı. Törende herkes hatırlamış oldu.
Aile adına kızı Leyla Alaton konuşma yaptı. Elinde mendiliyle ağlamaklı çıktığı kürsüde babasını anlatırken boğazı defalarca düğümlendi. "Babamın yoğun bakıma alındığını öğrendiğimde yurt dışındaydım. Hemen dönmek üzere alana gittim. Normalde kağıtlara bakarak konuşmam ama bunları uçakta yazdım. Gelmeden 'metanetli olmak lazım' diye aldığım birçok mesaj beni, babamın ölümüne bir parça hazırladı" dedi. Arada duraksayarak gözyaşlarına engel olamadı. Leyla Alaton, duygu dolu vedasıyla törende bulunan herkesi ağlattı. Ağlamayanlar bile gözlerinin dolmasına engel olamadı. Duygu dolu törenin ve duaların ardından Alaton Kilyos Musevi Mezarlığına defnedildi.
İshak Alaton'u tanıdığımda üniversite son sınıfta ve cnbc-e'de staj yapıyordum. Bir yayın çıkışı denk gelmiştik. Ondan sonrasında, 'orta ve uzun vadeli düşünmeyi bilmek' konu başlığımız oldu. Defalarca buluştuk, uzun sohbetlerimiz oldu. TESEV, benim muhabirliğim derken uzun yıllar birbirimizin ve ülkenin yolculuğuna tanıklık ettik. Elinden geleni yapmak için gayretlerine en azından son 16 yıldır ben şahidim. En son yolumuz Struma'yı anlatan romanım Aşk Yolcusu'nda kesişmişti. Dikkatle okuduğu kitapla ilgili yazdığı notlar ondan bir hatıra olarak arşivimde her zaman yer bulacak.
***
İSHAK ALATON KİMDİR?
2 Eylül 1927 tarihinde İstanbul’da doğan Alarko Holding Onursal Başkanı İshak Alaton, 1942 yılına kadar Şişli Terakki Lisesi’nde okudu. 1946’ da Saint Michel Fransız Lisesi’nden mezun olduktan sonra, askerliğini 1947-1948 yıllarında yedek subay olarak Polatlı Topçu Okulu’nda yaptı.
Alaton, 1951 yılında İsveç’e giderek, iş hayatına Motala Lokomotif Fabrikası'nda kaynak işçisi olarak başladı. Bir yıllık kaynak işçiliği sırasında gece kurslarına giderek teknik resim öğrendi ve aynı fabrikada teknik ressam olarak iki yıl daha çalıştı.
1954 yılı başında Türkiye’ye dönen İshak Alaton, aynı yıl Dr. Üzeyir Garih ile birlikte Karaköy’de Vefai Han’ın ufak bir yazıhanesinde Alarko Holding’in nüvesini oluşturan Alarko Kolektif Şirketi’nin kuruluşuna imza attı. 1954 yılında, Üzeyir Garih ve İshak Alaton’dan oluşan Alarko Holding’in iki kişilik kadrosu, apartman kaloriferi tesisatçılığı hizmeti ile Türk sanayi dünyasındaki ilk adımı gerçekleştirdi.
1973 yılında Alarko’nun halka açık bir holding olmasından beri üstlendiği Alarko Holding AŞ Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini 15 Mayıs 2015 tarihinde merhum Dr. Üzeyir Garih’in oğlu Yönetim Kurulu Üyesi İzzet Garih’e devrederek ‘Alarko Holding Onursal Başkanı’ unvanını aldı.
İsveççe, İngilizce, Fransızca ve İspanyolca bilen İshak Alaton, Türkiye Sosyal ve Ekonomik Etüdler Vakfı (TESEV) ve Açık Toplum Vakfı kurucularındandı.
Ayrıca, 1998-2012 yılları arasında Güney Afrika İstanbul Fahri Başkonsolosluğu görevini üstlenmiş olup İsveç Birinci Sınıf Kuzey Yıldızı Nişanı ve İspanya Kraliyet Sivil Liyakat Nişanı sahibiydi.
***
İshak Alaton: “Lüzumsuz olmayı, ömrümün taçlanması olarak görüyorum”
Ester Yannier’in İshak Alaton’la yaptığı, 11 Nisan 2012 tarihli söyleşi: