Almanya’nın Bavyera Eyaleti savcılığı (LKA) Holokost suçları soruşturmasında sanal gerçeklik tekniğini kullanıyor.
Sanal gerçeklik sayesinde şüpheliler ve savcılık, Auschwitz Nazi Kampı’nın tam bir sanal kopyası içinde dolaşabiliyor, suç eyleminin detaylarını araştırıyor.
LKA ve dijital görüntü uzmanı, bilgisayar analisti Ralf Breker tarafından tasarlanan sistem işgal altındaki Polonya’daki kampın neredeyse kusursuz bir kopyasını gözler önüne getiriyor.
Savcılığın Nazi Suçları Özel Araştırma Birimi tarafından yapılan soruşturmalarda en önemli konu, şüphelinin gerçek niyetini belirlemek.
2. Dünya Savaşı’nda Nazi kamplarında işlenen suçlarda rol aldığı düşünülen şüpheliler çoğu zaman kampta neler olduğunu, gaz odalarını, fırınları bilmediklerini iddia ediyor.
Ancak yeni sanal gerçeklik tekniği sayesinde soruşturmacı sanığın tam olarak nerede olduğu, ne işle meşgul olduğu konusunda sorular sorabiliyor ve şüphelinin reaksiyonlarını takip edebiliyor.
Nazi Suçları Özel Araştırma Birimi’nden Jens Rommel konuyu şöyle açıklıyor: “Hukuk sanığın niyetini araştırır. Soru şudur: ‘Sanık gaz odalarını, insanların katledildiğini biliyor muydu?’ Bu yöntem bize bu sorunun cevabını bulmamızda yardım ediyor.”
Söz konusu yöntemin daha eski bir versiyonu son olarak 216 bin kişinin ölümüne yataklık etmekle suçlanan Çek asıllı teknisyen Johann Breyer aleyhindeki iddianamenin hazırlanmasında kullanılmıştı.
Ancak Breyer savaştaki rölünün sabit bulunması sebebi ile ABD’den sınır dışı edilmesine saatler kala, 2004 yılında 89 yaşında öldü.
