İsrail eski Başbakanı Yitzhak Rabin suikasttan 21 yıl sonra Kudüs’ün Herzl Tepesindeki mezarı başında anıldı.
Filistin-İsrail çatışmasına son veren Oslo Barış Anlaşması’nın kahramanlarından Rabin, 1994 yılında Nobel Barış Ödülü’ne layık görülmüştü.
Rabin hem başarılı bir asker, hem de bir barış adamı idi. İsrail ordusunun en üst rütbesine kadar yükselmeyi başaran asker Rabin, İsrail Devleti’nin neredeyse var olma savaşı sayılacak Altı Gün Savaşı’ndan zaferle çıkmıştı.
Daha sonra savunma bakanlığı ve başbakanlık yapan ve siyasette barış karşılığı toprak verilmesini destekleyen sosyalist bir görüşü savunan Rabin, Gazze ve Batı Şeria’dan İsrail ordusunun çekilmesi projelerine imza atmıştı.
İsrail ekonomisinde önemli kararlara da imza atan Rabin, İsrail vatandaşlarının dolar bulundurmasını bile yasaklayan aşırı sosyalist politikalara son vermiş, ülke ekonomisinin modernize edilmesinde büyük rol oynamıştı.
İsrail’in 6. ve 11. Başbakanı Rabin, 4 Kasım 1995 yılında Tel Aviv’de Kikar Ha Medina meydanında düzenlenen bir barış festivalinde aşırı sağcı Yahudi İgal Amir tarafından tabanca ile vurularak öldürülmüştü.
Tel Aviv’in ünlü meydanı o günden sonra Rabin Meydanı adını almıştır.
İsrail’deki yaygın bir düşünceye göre, toprak karşılığı barış yaptığı için radikal kanattan büyük eleştiri alan Rabin, İsrailli sağcılar tarafında çok düşman kazanmıştı.
Kendi komutasında aldığı toprakları barış karşılığı geri vermekten çekinmeyen askerin 2014’teki Nobel Ödülü konuşmasında söylediği sözleri ise çarpıcı idi:
“Dünyanın her ülkesindeki askeri mezarlıklarda yatanların günahı, yanlış politika güden siyaset adamlarınındır.”