20. Avrasya Ekonomi Zirvesi 4-6 nisan’da Ünlü Düşünür Edward De Bono´yu ağırlıyor
Cumhurbaşkanları, başbakanlar, bakanlar, milletvekilleri, akademisyenler ile uluslararası kanaat önderlerinin entelektüel anlamda buluşma merkezi Avrasya Ekonomi Zirvesinde bu yıl 42 ülke bir araya gelecek. İsrail de bu yıl zirveye katılıyor.
Yirmi yıldır aralıksız olarak Avrasya Ekonomi Zirvelerini gerçekleştiren, bu süre içinde sayısız cumhurbaşkanı ve devlet adamını misafir eden Marmara Grubu Vakfı, bu yıl da 20. Avrasya Ekonomi Zirvesinde dünyanın önde gelen düşünce, siyaset ve devlet adamını bir araya getiriyor.
Sivil inisiyatif olarak yalnız Türkiye’de değil, Balkanlarda, Orta Avrupa’da, Kafkaslarda ve Orta Asya’da ekonomik, sosyal ve kültürel alandaki çalışmalarının kabul gören Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Dr. Akkan Suver’le görüştük.
Bu yıl 4-6 Nisan günlerinde İstanbul’da toplanacak 20. Avrasya Ekonomi Zirvesinde bu yıl 42 ülkeden 200 devlet adamı, akademisyen, iş ve din adamı bir araya gelecek. ‘İnsanlık bir Yol Ayrımında2 başlığı altında toplanacak olan 20. Zirve’nin şeref konuğu dünyaca ünlü yazar ve vizyoner Edward De Bono.
Öncelikle paragraf başlıklarıyla geride bıraktığınız yirmi yılın bir özetini yapar mısınız?
Dile kolay! Marmara Grubu Vakfı yirmi yıldır aralıksız olarak Avrasya Ekonomi Zirvelerini tertiplemekte. Yirmi yılda Avrasya Ekonomi Zirveleri Türkiye’de dört cumhurbaşkanı, altı başbakanla çalıştı. Yirmi yılda Makedonya, Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Romanya, Karadağ, Bulgaristan, Arnavutluk, Bosna - Hersek, Hırvatistan, Slovakya, Slovenya, Moğolistan, Kırgızistan, Kosova ve Estonya’dan aktüel ve eski cumhurbaşkanlarını ağırlayan Avrasya Ekonomi Zirveleri dünyada bir prestij birlikteliği olarak kabul görmekte. Devlet adamlarının yanı sıra akademik dünyanın da odak noktası olan Avrasya Ekonomi Zirvelerine iş adamları ve din adamları da büyük rağbet göstermekte.
Marmara Grubu Vakfı ve Avrasya Ekonomi Zirveleri farklılığı özümsemiş uluslararası bir sivil inisiyatif olarak bugün dünyada kabul gören çağdaş bir düşünce birlikteliğidir.
20. Avrasya Ekonomi Zirvesinin konu başlıklarını, müzakereye açacağınız meseleleri özetleyecek olsanız?
Bizler geleneksel olarak sürdürülebilir ekonomiyi, yenilenebilir enerjiyi, iletişim ve ulaştırmayı gündeme getirmekteyiz. Bu yıl, ‘Avrupa Birliği’nin Karşılaştığı Meydan Okumalar ve Gelecek Kaygıları’ başlığıyla Avrupa’da yaşanmakta olan kural dışı politikaları ve eylemleri tartışmaya açacağız. Gene yaşadığımız acı olayları, zorunlu göçü ve terörizmi, ‘Şiddet ve Terör Ortamında Dinlerin Barışa Katkısı’ adı altında devlet adamlarıyla, siyaset adamlarıyla, akademisyenlerle ve de din adamlarıyla konuşacağız.
Her yıl aktüel ve eski cumhurbaşkanlarıyla ‘Bilge Adamlar’ oturumu yapıyorsunuz. Bu yıl kimleri ağırlayacaksınız? Onları hangi başlık altında bir araya getireceksiniz?
Bu yıl cumhurbaşkanları oturumunda Arnavutluk Cumhurbaşkanı Bujar Nishani, Makedonya Cumhurbaşkanı Gjorge Ivanov, Bosna - Hersek Cumhurbaşkanı Mladen Ivanıc, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Gagavuzya Otonom Bölgesi Başkanı Irina Vlah aktüel cumhurbaşkanları olarak söz alacaklar.
Aynı oturumda eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül (2007-2014), Avusturya Cumhurbaşkanı Heinz Fischer (2004-2016), Arnavutluk Cumhurbaşkanı Bamir Topi (2007-2012), Hırvatistan Cumhurbaşkanı Ivo Josipovic (2010-2015) ile Stepan Mesic (2000-2010), Letonya Cumhurbaşkanı Valdis Zatlers (2007-2011), Moldova Cumhurbaşkanı Petru Lucinschi (1997-2001), Nijerya Cumhurbaşkanı Olusegun Obasanjo (1999-2007), Romanya Cumhurbaşkanı Emil Constantinescu (1996-2000) ile Sırbistan Cumhurbaşkanı Boris Tadic (2004-2014) de aramızda olacaklar. Kendilerini ‘Bir Yol Ayrımında Olan İnsanlık’ konusunda dinleyeceğiz.
20. Zirve’de uluslararası alanda kabul gören ünlü düşünce adamlarından da katılım var mı?
Elbette var! Ünlü yaratıcı düşünce teknikleri ve paralel düşünmenin fikir babası olarak tanınan dünyaca ünlü yazar Edward De Bono bu yıl zirvenin şeref konukları arasında. Edward de Bono’nun sayısız kitabının Türkiye’de de yayınlanmış olduğunu söylemek isterim.
BM Medeniyetler İttifakı Yüksek Temsilcisi Nassir Abdulaziz Al-Nasser aramızda olacak. Nassir Abdulaziz Al-Nasser, bir diyalog ve barış adamı olarak dünyada kabul gören bir şahsiyettir. Gene Avusturya eski şansölyelerinden Dr. Erhard Busek aramızda olacak. Dr. Busek, Balkanların gelişmesine, barışına kendini adamış bir devlet adamıdır.
Zirvede göç konusunu, terörle birlikte ele almaktasınız. Terörle göçü bir arada mütalaa edişinizi nasıl özetlemek istersiniz?
Zorunlu göç günümüzün konusu. Terör bana göre zorunlu göçten beslenmekte. Zira göç eden insan, vasıfsız ve de diplomasız olduğu sürece, geldiği ülkede problem oluşturacaktır.
Göç, küreselleşen ve farklı dinamiklerle birbirine bağlı bulunan dünyamızın ayrılmaz bir parçasıdır. Bugün 60 milyondan fazla insan yerlerinden zorla göç ettirilmiştir. Bunlardan bazıları savaş ya da terör sebebiyle kaçışlarını gerçekleştirirken, bazıları da göç ettirilen yerde dünya’ya gelmekte ve bir mülteci olmaktan başka bir çareleri kalmamaktadır.
Avrupa’nın yanı sıra Türkiye’de, Lübnan’da ve Ürdün’de dramatik bir yükseliş gösteren mülteci akınları ile yaşanan göç krizi ve Ankara, İstanbul, Paris, Brüksel, Nice, Orlando, Londra ve Bağdat’ta gerçekleştirilen menfur terör saldırıları ile ağırlaşan belirsiz asayiş durumu eşzamanlı olarak birbirinden farklı ortaya çözümü zor problemler çıkarmakta. Dolayısıyla bu konuyu 20. Avrasya Ekonomi Zirvesinde tartışmaya açacağız.
Bu terör konusunda ‘Şiddet ve Terör Ortamında Dinlerin Barışa Katkısı’ adı altında da bir oturumunuz olacak.
Dünyada yaşanan terör olaylarıyla, insanlık dışı davranışlarla İslam kelimesinin birlikte anılması yanlıştır. İslamiyet’e haksızlıktır. Zirvede bu yanlışlığın düzeltilmesine yönelik bir çalışmamız olacak. Ayrıca diğer din adamlarından da kendi dinlerince barışa yaptıkları katkıyı gündeme getirmelerini isteyeceğiz. Özellikle de bu yıl Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in ortaya koyduğu İslam’la Dayanışma Ruhu düşüncesinin de öneminden yola çıkarak İslam’ın terörle birlikte anılmasının yanlışlığını vurgulayacağız.
Marmara Grubu Vakfı olarak İpek Yolu projesine büyük önem verdiğinizi biliyoruz. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Avrasya Ekonomi Zirvelerinde kara ve deniz İpek Yolunu üç yıldır gündeme getirdik. Bu yıl da konunun takipçisi olacağız. Kara ayağında aldığımız mesafe ve merhalenin yanı sıra deniz ipek yolunda da mesafe almakla yükümlü olduğumuza inanıyorum. Görünen odur ki, şimdilik Çinli dostlarımız Yunanistan’ın Pire Limanıyla anlaşmışlar ve sözü geçen limanla çalışmaktadırlar.
Türkiye olarak Çinli dostlarımıza Ege Denizini hatırlatmakla mükellefiz. Çin’in toplam ekonomileri 21 trilyon dolar olan 65 ülkeyi ticari, endüstriyel ve sosyo-kültürel alanlarda buluşturacak “tek kuşak tek yol” (one belt, one road) projesinde kara ulaştırma boyutunda yer alan ülkemizin deniz boyutunda da yer almasına büyük önem vermekteyiz.
Çin, Avrupa’da bu konuda 2009 yılında Yunanistan’ın Pire Limanını seçti. Bu limanın büyük bir bölümünü de satın aldı. Başta HP ve Sony olmak üzere dünya devleri, Avrupa pazarlarına bu limandan taşınan konteynırlarla giriyorlar.
Çin’in deniz İpek Yolunda Avrupa’da ana merkez olarak Pire Limanını seçmesi, gelecekte Türk limanlarıyla desteklenmezse yeterlilik arz etmeyecektir. Türkiye özenle ve dikkatle Çin’e ülkemizin stratejik önemini hatırlatarak Ege Denizinin avantajlarını Çinli dostlarımıza kabul ettirmekte ısrarcı olmalıdır.
Zirve’de yabancı kuruluşlar da yer alacaklar mı?
20. Avrasya Ekonomi Zirvesinde Avrupa Parlamentosu, Birleşmiş Milletler, İslam Konferansı, Viyana Ekonomik Forumu, Moldova Bilimler Akademisi, Bulgaristan Slavyani Vakfı, Slovenya Life Learning Academy de yüksek seviyede temsil edileceği kesinleşen kurumlar arasında.