Yahudiler, Anadolu ve Rumeli coğrafyasının en kadim halklarından biri olarak hem fetih öncesi hem de fetih sonrası, Bizantion´dan Konstantinapolis´e, Dersaadet´ten İstanbul´a kadar şehrin kimliği değişse de yaşamını korumayı başardı.
Murad Çobanoğlu
İstanbul Yahudilerinin hayatlarında önemli kırılmalar oldu. Bunlardan ilki, Abraham Galante’nin ‘Histoire des Juifs d'Istanbul’ eserinde belirttiği gibi, Fatih Sultan Mehmed'in "Osmanlı Padişahı Mehmed der ki: Tanrı bana birçok ülke bahşetti ve hizmetkârı Hazreti İbrahim ile Yakub (İsrael)'un sülalesine sahip çıkmamı, kendilerine yiyecek vermemi ve onları himayeme almamı bana emretti. Aranızdan kim, Tanrının yardımıyla İstanbul'a, başkente gelip yerleşmeyi, incirin ve bağın gölgesinde huzur içinde yaşamayı, serbest ticaret yapıp mal mülk sahibi olmayı arzular?" dediği 1453 İstanbul'un Fethi'dir.