ABD’deki çoğu Yahudi grup, kilise, cami ve sinagogda din adamları tarafından yapılan siyasi içerikli açıklamalara karşı.
ABD’deki çoğu Yahudi grup, kilise, cami ve sinagogda din adamları tarafından yapılan siyasi içerikli açıklamalara karşı.
Bunun sebebi Amerikan Yahudilerinin din ile devlet ilişkilerinin ayrı olması gerektiğini benimsemiş olmaları. ABD Başkanı Donald Trump tarafından geçtiğimiz perşembe; Ulusal Dua Gününde imzalanan Başkanlık Kararnamesi din adamlarının siyasi kampanyalar yapmasına kolaylık getiriyor.
1954 yılında Johnson Kanunu olarak çıkarılan bir kararname, dini kurumların seçim kampanyalarında adaylara destek veya karşı olduklarını açıklamaları halinde, vergiden muaf olma haklarının geçersiz olacağını emrediyordu. Kararname aynı zamanda din adamlarına örneğin doğum kontrolü, aynı cinsten kişilerin evlenmesi gibi konulara inancı referans alarak siyasi olarak muhalefet etme hakkı veriyor. Başkan Trump perşembe günü imzaladığı Başkanlık Kararnamesi ile söz konusu vergi istisnasının geçerli kalmasını sağladı. Söz konusu kanun değişikliğine dindar görüşlü Yahudi Ortodoks Birliği dışında çoğu Yahudi cemaati karşı çıktı.
Ancak Başkan kararnameyi imzalaması sonrası yaptığı açıklamada ABD’de birçok özgürlük hareketinin, örneğin Martin Luther King’in siyahilerin medeni hakları mücadelesinin, kiliselerde başladığını belirtti ve ifade özgürlüğünün dini mekanlarda da devam etmesi gerektiğini savundu.
