Tania Sisa, Cem Koronel, Neli Nil Kohen, Eliz Reyna, Ester Maden Özşardaş, Jil Pardo, Aysen Soysal Aratemur, Loni İzerel, Sara Kohen, Özlem Bora ve Tufan Teksoy’un katıldığı ‘Usta Eller’ fotoğraf sergisi, Profilo Alışveriş Merkezinde 20 Haziran’a kadar devam ediyor. Ziyaretimiz esnasında, proje sorumluları Tania Sisa ve Cem Koronel ile kısa bir sohbet şansı yakaladık.
‘Usta Eller’ projenizin hikâyesini bizimle paylaşır mısınız?
Tania Sisa: ‘Usta Eller’ projesine 11 kişi bir araya gelerek, Ekim 2016 tarihinde başladık, Mayıs 2017’nin sonlarına doğru bitirdik. İlk aylarımız projeyi ne şekilde yapılandıracağımızla, hangi mesleklere yer vereceğimizle ilgili toplantılarla ve saha araştırmalarıyla geçti. Hedefimiz kaybolmakta olan meslekleri ve onların bulabilirsek en eski ustalarını fotoğraflamaktı. Kendimizi İstanbul ile sınırlamak birçok mesleğe ulaşamamak olacağı için planımıza şehir dışı gezileri de ekledik. İzmir’in Tire ilçesine ve Edirne’ye geziler düzenledik. İzmir’de artık kaybolmakta olan mesleklerden semercilik, kalaycılık, nalıncılık, yorgancılık gibi mesleklerin son ustalarıyla sohbet edip iş yaparlarken fotoğraflarını çekme imkânı bulduk. Edirne, belki bilirsiniz, süpürgecilik zanaatının ana merkezi. Oraya gittiğimizde, hayal kırıklığına uğradık çünkü birçok imalathaneden oluşan süpürgeciler çarşısında dükkânların yarısı talep yetersizliğinden kepenklerini indirmiş, atölyelerini kapatmıştı. Bulduğumuz ustalar ile çekim yaptık ve dertlerini paylaştık. Yol üstünde çok yaşlı bir demirci ustasıyla karşılaştık, bizi atölyesine kabul etti.
Başka nerelerde gerçekleşti çekimleriniz?
T.S.: İstanbul çekimlerimizi çeşitli semtlerde yaptık. Her meslek için ayrı günler belirleyip, gruplara bölünerek, çoğunda ustadan randevu alarak ve çekim koşullarına uygun ekipmanla giderek fotoğraflar çektik. Hiçbir ustanın fotoğrafını çekip kaçmadık; hepsiyle birlikte zaman geçirip meslekleriyle ilgili bilgiler alıp, çaylarını içip, kişisel olarak tanımaya çalıştık. Birçoğuna birden fazla ziyaret yaptık. Bize alışmaları, rızaları olması sonucu yanımızda iş yaparken daha rahat oldular ve daha doğal, başarılı fotoğraflar çekebildik. Odak noktamız, her ustanın maharetli elleriydi. Projemizde bu hünerli elleri ön plana çıkarmak istediğimiz için projemizin adını ‘Usta Eller’ koyduk.
Bu proje sizde nasıl bir etki yarattı?
T.S.: Proje, ortak tutkumuz olan fotoğrafla bizleri bir araya getirdi. Farklı meslekler ve değerli insanlar tanıyarak ufkumuzu açtı. Birlikte çalışmak bizleri yakınlaştırırken, hayatımıza unutulmaz anılar da kattı.
Siz bu projeyi nasıl anlamlandırıyorsunuz?
Cem Koronel: Projeye başladığımız anda Tania’yla kendimize bir hedef koyduk ve katılımcılarımızla bu hedefi paylaştık. Anlatmak istediğimizi bir kitapta, bir sergide paylaşabilecek olmak hepimizi heyecanlandırdı ve motivasyonumuzu yükseltti. Konu çok araştırma gerektiren, bazen teknik olarak zor koşullarda çekim imkânı veren ama her noktada bizlere yeni insanlar ve bilgi katan bir konuydu. Aradığımız ‘Usta Eller’, zamanımızda artık çok az kişinin devam ettirdiği mesleklerin ustalarıydı. Bazı ustalar mesleğin son temsilcisiyken, bazı mesleklerin son temsilcilerinin maalesef artık hayatta olmadığını da üzülerek öğrendik.
Sizce, bu projenizi başarılı kılan nedir?
C.K.: Çektiğimiz tüm ustalar Anadolu kültürünün de birer örneği. Tüm sıcaklıkları, misafirperverlikleri ve bizim ekip olarak sıcak ve samimi yaklaşımımız projenin başarılı olmasında rol oynadı bence. Açılışta gösterdiğimiz backstage videosunda bu duyguları ve anları katılımcılarla paylaştığımızda onların da bu samimiyeti hissettiğini gördüm. Ayrıca, çok güzel bir ekip olduk; eğlendik, güldük, birbirimize her zaman ve her konuda yardımcı olmaya çok önem verdik.