Kudüs’ün Doğusu ile Batısı arasında orta eğitimdeki uçurumu kapatmak isteyen İsrail Eğitim Bakanlığı, Filistin okullarının İsrail müfredatını kabul etmesi şartı ile Doğu Kudüs liselerine maddi yardım yapıyor.
Genç Filistinli lise öğrencisi Faria Abu Meyvaleh basının konu ile ilgili sorusuna İsrail müfredatında okumak istediğini belirterek cevap verdi. Meyvaleh, “Filistin, İsrail, siyaset beni ilgilendirmiyor tek istediğim üniversiteye gitmek” dedi.
Filistinli gencin pek istekli olmasa da İsrail eğitim sistemine göre okumak istemesinin sebebi Doğu Kudüs’teki Filistin liseleri ile Batı Kudüs’teki İsrail okulları arasındaki büyük seviye farkı.
1967’den sonra İsrail sınırlarında kalan Doğu Kudüs’te yaşayan ve bugün İsrail vatandaşı olan Filistinli gençler ile ortalama Yahudi bir Batı Kudüslü gencin aldığı eğitim arasındaki uçurum dikkat çekiyor.
İsrail Ulusal İstatistik Bürosuna göre liseden terk etme oranı Filistinlilerde yüzde 35 iken Yahudilerde bu oran yüzde iki.
İsrail sivil toplum kuruluşu ACRI (The Association for Civil Rights in Israel) değişik zamanlarda yaptığı açıklamalarda, konuyu gündeme getirerek, İsrail Eğitim Bakanlığının ayırım yaparak Filistin okullarına daha az fon ayırdığını savundu.
Kudüs Belediye Bakanı Nir Barkat, İsrail müfredatının kabul edilmesi durumunda her Filistinli öğrenci başına ayrılan fonun üç misline çıkacağını, Doğu Kudüs’e yaklaşık 125 milyon dolarlık bir yatırım yapılarak ek 500 derslik daha inşa edileceğini belirtiyor.
Doğu Kudüs’te 320 bin Filistin asıllı İsrail vatandaşı yaşıyor. Ancak Doğu ile Batı arasındaki refah seviyesi arasındaki uçurum sokaklardan okulların maddi durumuna kadar her noktada dikkat çekiyor.
Ancak şimdiye kadar İsrail müfredatına geçmeyi sadece 10 okul kabul etti. Bu da yaklaşık 110 bin Filistinli öğrencinin sadece 5 bininin İsrail okul sisteminde okuduğu manasına geliyor. Bazı Filistin okulları maddi şartların düzeleceği şartına rağmen yeni sisteme geçmek istemiyor.
İsrail ile Filistin müfredatı arasında eğitim seviyesi farkı dışında yakın tarihi anlatan ders kitapları arasında da çok büyük farklar var.
Filistin müfredatı 1948’de İsrail’in kuruluşunu Nakba; Felaket Günü olarak anlatırken, İsrail tarih kitapları kuruluşu, 2000 yıllık gurbetten sonra Yahudi ulusunun ana vatanına dönüşü olarak açıklıyor.
İsrailli politikacıların Filistin okullarına İsrail müfredatı getirmek istemesinin iki önemli sebebi var. Bunlardan biri, İsrail diploması alacak Filistin asıllı öğrencilerin iyi bir eğitim alarak İsrail toplumunda daha bir yer edinmesi, ikincisi ise diğer müfredattaki düşmanlık yaratıcı söyleme engel olmak.
