Havai fişeklerin siparişi verildi. Sokak kutlamaları planlandı. Kendini halife ilan eden Ebubekir El-Bağdadi’nin ‘hazin’ sonu münasebetiyle, Irak hükümeti tarafından bir haftalık kutlama organize edildi.
Ali Jean Çorakçı/ Strasbourg
Fırat ve Dicle civarında üç senedir hâkimiyet kuran, kuzeybatı Irak’ta, Suriye’de ve daha birçok yerde yüzlerce can alan örgüt artık son günlerini yaşıyor. Amerika liderliğindeki Suriye birlikleri IŞİD’in başkenti denilen Rakka’ya Temmuz ayının dördüncü gününde ulaştı. The Economist’in yazdığına göre, Musul’un, kadim şehrin eski sokaklarının yalnızca birkaçı halen Irak hükümetinin elinde değil.
Musul’un kurtuluşunu kutlamak için pek uygun bir ortam yok aslında. Çünkü IŞİD'in lideri Bağdadi’nın kendini halife ilan etmesinden bu yana IŞİD ve koalisyon güçleri çok fazla ibadethane ve camiyi yok etti; buna Haçlı Seferleri zamanında yapılmış El-Nurî camisi de dâhil. Yahudi mahallesi; marketleri ve manastırlarıyla; kafesli balkonlarıyla; heykelli duvar işçiliğiyle bir başka Sünni İpek Yolu durağı yok edildi. “Dicle’ye bakıyorum da, yaşamak için daha asil ve daha güzel bir yer daha olamaz” der İbn-i Cübeyr, 12. yüzyılda şehri ziyaret etmiş bir İspanyol seyyah. Musul’un batı mahallerinin neredeyse tamamı, Kadim Musul da dahil, içindeki 20 bin evle birlikte yıkıldı. “Tıpkı Dresden gibi” diye mırıldandığı duyuldu yıkıntılar arasında dolaşan bir Amerikalı generalin.
Şehir uğruna geçmişte kısa çarpışmalar yaşandı. 1918’de ve 2003’te İngiliz ve Amerikan kuvvetleri şehre giremediler. İlk zamanlarda bile IŞİD militanları geri çekilerek en son Dicle, oradan Suriye taraflarına geriletildiler.
Temizleme operasyonu, hükümetin çarpışmayı (bununla birlikte savaşı) kazanıp kazanmadığını belirleyecek. Musulluların tehciri, BM’nin en kötü senaryolarında bile yoktu. 2 milyonluk şehir halkının 900 bini tahliye edildi; 700 bini hâlâ evsiz. Başbakan Haydar El-Abadi insanlara evlerini iade etmek istiyor, ancak Birleşmiş Milletler 200 bin kişinin iade edilecek bir evi olmadığını hatırlatıyor. Bunların çoğu Kadim Musul, yani şehrin fakir mahallelerinden; yani IŞİD’in en çok asker topladığı bölgeler. Yeniden inşa çalışmaları da yavaş ilerliyor. Özgürleştirilmesinden altı ay sonra, doğu kanadı hâlâ elektrik problemi yaşıyor. Su ise BM tarafından ancak günde altı litre veriliyor. Okullar derhal yeniden açıldı, ancak ilk günlerin coşkusunu yaşayan öğretmenler altı ay boyunca maaş alamadıkları için; coşkunun moral bozukluğuna dönüştüğünü söylemek zor değil. Musul Üniversitesi, zamanında bölgenin en yetkin mühendislerini çıkaran eğitim kurumu, an itibariyle tuzla buz olmuş ve terk edilmiş halde.
IŞİD Irak'ta bitti evet ve bundan sonra Irak yaralarını sarmaya devam edecek ve halk IŞİD ile yaşadığı travmayı unutmak için elinden geleni yapacaktır şüphesiz ki…