• Masada yer almayacak olmakla beraber, Suriye’nin haritası çizilirken “gri aktör İsrail” ağırlığı her aşamada hissedilecektir. İsrail kendini güvenceye alacak haritalardan yana ABD üzerinden etkili olacaktır. İsrail için “güvence” nedir? İsrail’in kurulduğu 1948 ve izleyen yıllara kadar uzanmak gerek. İsrail’in ilk Başbakanı David Ben Gurion ve İsrail’in kurucularından dördüncü Başbakanı Golda Meir bir “kalıcı güvenlik belgesi” hazırlamışlardı. Bu belgeye göre “İsrail komşuları Arap ülkelerinin etrafını Arap olmayan dost devletlerle çevirmeliydi. GÜNERİ CİVAOĞLU - MİLLİYET
Cevaplar açıklandığında gurur ve nispet dolu bir gülümsemeyle arkadaşıma bakıp sırıttım. O da ‘sen kazandın’ gibi bir ifadeyle başını salladı. İlginç bir detay, o arkadaşım Museviydi.
Laik eğitimin, inanılmaz ama gerçek ‘laik olsun mu olmasın mı’ açısından ‘tartışıldığı’ şu günlerde aklıma hep o soru geliyor.
Bir de lisede gerçek İslam’ın, İslam’daki ahlakın, temel ibadetlerin ve ardındaki felsefenin öğretildiği hakiki din kültürü ve ahlak bilgisi dersleri ve o dersi veren ilahiyat fakültesi mezunu muhteşem hocamız Sevgül Hanım. Buradan saygı ve selamlar...
Yeni ilkokul müfredatında ‘Yemek yedikten sonra Elhamdülillah denir’ gibi, tamamen kişisel tercihe bağlı bir günlük hayat detayının sınav sorusu olarak sorulup dayatılması konusunda o laiklik sorusunu tartıştığım Musevi arkadaşım ne düşünüyor bilmem. Zira çocuğu varsa ilkokul son sınıfta falan olmalı. Yani ‘Elhamdülillah’ sorusunun sorulduğu yaşlarda.
Gülse Birsel
Bir de bu lisanı bozuk konuşanlar var. Hani kararından fazla Türkçeyi içine sokanlar. Arkasına önüne koydukları sözüm ona İspanyolca eklemelerle ortaya attıkları yeni, yepyeni kelimelerle bu lisanı iyice kepaze edenler..
Bunun üzerinden kendi cemaatimizde bestelenen şarkılar.. Herkesin tanıdığı klasik "El vapor se yanaşeyo al'askala de Büyükada.. " cinsi komple Türkçe cümleler..
Yıllar evvel Osmanbey'de gidiyordum, çok genç iki bayan aralarında nedense İspanyolca konuşmaya çalışıyorlardı. Shabat için ne yemek yaptığını söyleyen kadın " Pişiriyi fasulyas!!" derken , kendimi oldu olacak Türkçe konuşun olsun bitsin dememek için zor tutmuştum.
Eh böyle bir ladinoyla sohbet etmeye çalışan iki vaziyo'ya (Boş insana bizde vaziyo derler) Türk garsonun " Valla ağbi bu Ladinoyu ben bile anlıyorum yaw " diyebilmesi doğal.. 500 yıldan fazla geçen bir dönemin ardından genç sayılacak bir nesilden daha iyi bir İspanyolca çıkamıyor sanırım..
Türkçe kelimeler her halükarda Ladinonun lugatında bir hayli yer tutarken eşimin gençliğinden kalma bir hikayesi geldi aklıma..
Eşim genç çocukken bir gün işten gelmiş annesine "Anne bak bu loteri, çekilişe katıldım, büyük hediye de otomobil” demiş.. Annesi o an .. "Ya es bueno si te sale un otiko çikitiko" deyivermiş.. (Hadi, küçük bir otomobil çıkar sana inşallah gibilerinden!)
Ertesi günlerde eşim iş dönüşü, elinde bir ütüyle gelivermiş :)) "Anne, bir daha ki sefere otiko motiko yok.. Oto de lütfen. Açık ve net.. Çıka çıka ‘Utiko’ çıktı. (Ütü.. İspanyolcalasmış haliyle bizde uti olmuş.. küçültmesiyle de utiko olmuş!!!)
Neyse bu kez de böyle oldu, biraz da gülümsemek istedim..
Arada Shabat için kalkayım da "Metere a kozer :) unas bamyikas kon un aroz” (Akşam için bamyacıkla pilav pişireyim:) )
Batya Ruso Galanti
http://bgalanti968.blogspot.com.tr/2017/09/ne-tatli-dildir-su-ladino-gecen-aksam.html
Suriye’de savaş, IŞİD’in topraklarını kaybetmesiyle birlikte yeni bir safhaya giriyor. Nihayetinde savaşlar masada sonlanır ancak masada imzalanacak müzakere koşullarını da sahadaki kazanımlar belirler. Sözde ortak düşman IŞİD’in gerilemesiyle birlikte, savaşa doğrudan veya dolaylı dahil olan aktörler arasında, etkinlik alanı ve kaynak paylaşımı için rekabetin kızışacağı bir döneme giriyoruz. ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri’nin zaman zaman Rusya ve İran destekli Suriye ordusu ile karşı karşıya gelmeleri çatışma riskini tamamen göz ardı etmemeyi gerektiriyor. Bununla birlikte ne ABD ne de Rusya’nın birbirini karşı karşıya almak istemedikleri de aşikâr. ABD’nin Şayrat hava üssünü vurması, Başkan Donald Trump’ın gönülsüz de olsa altına imza koyduğu ekonomik yaptırımlara rağmen iki ülkenin sahadaki askeri koordinasyonunu koruması bu bakımdan önemli. Bununla birlikte ABD’nin IŞİD temizlendikten sonra bölgede kalıp kalmayacağı, doğrudan silahlandırdığı Suriyeli Kürtlerle işbirliğinin ne yönde gelişeceği, keza yeniden güçlenen Esad rejiminin hakimiyet alanını genişletmek için savaşa devam edip etmeyeceği gibi sorular belirsizliğini koruyor.
İşte bu paylaşımlar sürer ve haritalar yeniden şekillenirken, İsrail de kendisini güvence altına almaya çalışıyor. Hama’daki Suriye mevzilerinin vurulmuş olmasının gerisindeki yatan mesaj, İsrail’in Suriye’de İran ve Hizbullah’ın güçlenmesine göz yummayacağı ve sınırlarından gelecek tehditlere karşı gerekirse güç kullanmaktan kaçınmayacağıdır.
ABD’nin Şayrat hava üssünü vurduğu geçtiğimiz Mayıs ayına dönersek, bu saldırının İran’ın Suriye’de kalıcı bir üs talep etmesi ve Güney Suriye’ye Hizbullah gücünün konuşlandırılacağı açıklamaları ardından gelmiş olması düşündürücüdür.
Benzer şekilde Astana barış sürecinden-ve aslında İran etkisinden- bağımsız, Rusya ve ABD’nin anlaşması suretiyle, güney Suriye’de İsrail’in güvenlik çıkarlarını gözetecek şekilde, çatışmasızlık bölgesi oluşturulması, İsrail’in son çeyrekte Suriye’de oyun planına yön verdiğinin açık bir göstergesi sayılabilir.
Bu açıdan bakıldığında, Kuzey Irak’ta 25 Eylül’de düzenlenecek bağımsızlık referandumuna destek vererek bölgesel dengeleri güvenlik çıkarlarına uygun biçimde şekillendirmeye çalışan İsrail, Suriye’yi vurarak İran ve Hizbullah’a tırnaklarını gösteriyor.
Selin Nasi
http://www.gazeteduvar.com.tr/forum/2017/09/09/israil-tirnaklarini-gosteriyor/
“Adam Ermeni’yse,” dedi polis, “Ermeni gibi yaşasın, dininin, inancının gerektirdiği gibi yaşasın, bize ne zararı olur ki?” Mithat olumlayarak kafa sallarken, adam devam etti: “Veya ateistse, inanmıyorsa, inanmasın, ne fark eder? Herkes mecbur değil ki.”
Sonra durdu, biraz düşündü. “Hatta,” dedi, “Hatta Yahudi bile istediği gibi yaşasın, hoş görelim, karışmayalım.”
Kahkaha mı atayım, Meclis’in bahçesinde oturup ağlayayım mı, bilemedim.
Adam son derece olumlu, olabildiğince iyiniyetli bir şey söylüyor. Ve bu durumda bile, söylediklerinin arkasında bir şey daha var!
Ermeni kötü, ama olsun, hoşgörülü olmalıyız. Ateist daha da kötü, ama ona bile göz yummalıyız. Yetmiyor, ne kadar kapsayıcı olduğunu iyice kanıtlayabilmek için daha da kötüsünü düşünmeye çalışıyor, ateistten bile daha berbat bir şey arıyor. Ve buluyor: Yahudi!
Eskiden bunlara kızardım, itiraz ederdim, anlatmaya çalışır, tartışırdım. Artık vazgeçtim. Kızmaktan da, itirazdan da, anlatmak ve tartışmaktan da. Bana ne, diye karar verdim, yetmiş küsur milyon kişiyle uğraşmak zor iş.
Daha zevkli bir şey yapıyorum artık. Eskiden olur olmaz yerde, çok gerekli değilse, Yahudi olduğumu söylemezdim. Beklediğim tepki gelecek, uğraşmak zorunda kalacağım, keyfim kaçacak diye. Başka bir şey de söylemezdim elbet, “Annem Madagaskar’dan gelmiş, babam da Paraguay göçmeni, Margulies ismi oralarda Müslümanlar arasında çok yaygındır” filan demezdim. Soruyu duymazdan gelirdim sadece.
Şimdilerde ise, sorsalar da sormasalar da, inadına “Yahudi’yim” diyorum.
Biraz da onlar uğraşsın yahu! Onlar kaygılansın. Şöyle endişeler düşsün içlerine: “Eyvah, dikkatli konuşayım, bu herif dediklerimi MOSSAD’a rapor edecektir” veya “Aman, adam şimdi bana değerse abdestim bozulur mu acaba?” veya “Ulan bunlar güneydoğuda toprak satın alıyor diye duymuştum, buralara da mı el attılar şimdi?” veya “Ayy, 1999 depremini İsrailliler yapmıştı, bu herif bu bölgede deprem yaptıracak yer arıyorsa yandık.”
Roni Margulies
http://www.avlaremoz.com/2017/09/10/hatta-yahudi-bile-roni-margulies/
Masada yer almayacak olmakla beraber, Suriye’nin haritası çizilirken “gri aktör İsrail” ağırlığı her aşamada hissedilecektir. İsrail kendini güvenceye alacak haritalardan yana ABD üzerinden etkili olacaktır. İsrail için “güvence” nedir? İsrail’in kurulduğu 1948 ve izleyen yıllara kadar uzanmak gerek. İsrail’in ilk Başbakanı David Ben Gurion ve İsrail’in kurucularından dördüncü Başbakanı Golda Meir bir “kalıcı güvenlik belgesi” hazırlamışlardı. Bu belgeye göre “İsrail komşuları Arap ülkelerinin etrafını Arap olmayan dost devletlerle çevirmeliydi. ”Bunlardan biri “Şah döneminin İran’ıydı.”
İran’la çok sıkı ve çok yönlü ilişki ağları oluşmuştu. Şah üzerinde ağırlığı olan ABD de bu oluşumda etkiliydi. Diğer ülke “Türkiye’ydi.” İsrail’i devlet olarak tanıyan ilk ülke Türkiye’ydi ve bu ümit verici bir başlangıçtı.
DP (Demokrat Parti) iktidarı yıllarında ilişkiler çok daha güçlendirildi.
TRT 1’de Pelin Çift’in programında konuya hakim bir profesör, Bayar-Menderes-Zorlu DP iktidarıyla derinleştirilen bu ilişkiye şöyle bir anekdotla örnek verdi:
1950’li yıllarda Golda Meir ve Ben Gurion -çok gizli- olarak Ankara’ya gelirler. Menderes-Zorlu ile derinliği olan bir görüşme yaparlar.
Ben Gurion anılarını yansıttığı kitabında “Geldiğimizden de gittiğimizden de kimsenin haberi olmadı. O kadar gizli bir görüşmeydi ki, bazı hizmetleri büyükelçiler yaptı” diye yazar. İsrail Kuzey Irak Kürtleriyle de sıkı bağlar kurmuştu.
O coğrafyadaki -Babil’e sürülmüş ve yüz yıllarca kalmış- Museviler, İsrail’e dönüp yerleştikten sonra, Kürtlerle İsrail’in ilişkilerini sıkılaştırmak ve derinleştirmek işlevini yürüttüler. Golda Meir ve Ben Gurion’un “güvenlik belgesi” temel fikir olarak hâlâ yürürlükte. Yani...“Komşu Arap ülkelerini, Arap olmayan ülkelerle çevirmek ya da omuzlarına çökmelerini sağlamak...”İsrail için artık ne Türkiye ne İran, eski Türkiye ve İran değil. Bu durumda...“Güvenlik belgesi” gereği Suriye’nin omuzunda “PYD / PKK Kürt koridoru, Arap Irak’ın omuzunda da Barzani’nin bağımsız Kürdistan’ı.”
Bu iki “Arap olmayan dost” aynı zamanda “İsrail’i yok etmek odaklı” İran’la da arasında bir “tampon” ya da “dalgakıran...”Masaya kartlar ilk elde böyle dağıtılacak.
Güneri Civaoğlu
http://www.milliyet.com.tr/yazarlar/guneri-civaoglu/gri-aktor-2515477/
Netten okumalar
http://www.yakamozyakut.com.tr/dunya/israilde-cok-fazla-turk-markali-beyaz-esya-var-h18512.html
http://www.gazeteduvar.com.tr/kultur-sanat/2017/09/10/israilde-turkce-album-yapan-bir-cocuk-grazia/
http://listelist.com/chiune-sugihara/
http://www.canakkaleolay.com/Percin-Eski-arkadaslarimi-cok-ozledim--40183
http://www.kibrisgazetesi.com/yazarlar/can-sarvan/exodus-1947/3211
http://www.yeniduzen.com/yahudi-muhacirler-20-11213yy.htm
http://www.bantmag.com/magazine/issue/post/59/985
6-7 Eylül Yansımaları
http://biacaip.com/icerik/tarihimize-bulasmis-kara-bir-leke-6-7-eylul-olaylari
https://www.artigercek.com/yasam-tarzina-mudahale-yasama-mudahale
http://www.milliyet.com.tr/yazarlar/asu-maro/iyi-bir-komsu-seni-evinden-2514800/
http://www.gazeteduvar.com.tr/forum/2017/09/08/zenginleri-oldururken/
http://www.sabah.com.tr/yazarlar/pazar/sancar/2017/09/10/kelle-koltukta-bir-ulke
http://www.serbestiyet.com/yazarlar/ayse--kilimci/sevgili-ezel-hanim-816232
https://www.artigercek.com/6-7-eylul-den-bir-bombaci-ile-bir-yagmaci
https://ekmekvegul.net/sectiklerimiz/gunun-tanigi-6-7-eylulun-tanigi-sefarad-anne-anlatiyor
https://www.youtube.com/watch?v=OcWBkAZEqVs&t=49s
http://www.paratiritis-news.gr/article/194692/index.php
http://acikradyo.com.tr/metropolitika/6-7-eylul-1955-ve-istanbul
Bir tavsiye
https://www.turkisrael.org.il/
Takılan tweetler
ishak ibrahimzadeh @ishak5723 10 Eyl
Daha fazla
ishak ibrahimzadeh Retweetledi: Demokrasi Günlüğü
70 yılın @SALOMgazetesi & @SalomDergi miz halen gecikmişte olsa yerini almayı umutla beklemektedir. Sn @ahmetarslan36 @TurkishAirlines
https://twitter.com/demokrasigunluk/status/906911898217668608
Şubat 2013 itibarıyla, Türkçe-Ermenice yayın yapan Agos Gazetesi, Türk Hava Yolları’nın gazete standında yer almıştır.
Emre Can Daglioglu @besiktasliyan 6 Eyl
Daha fazla
Bugün kayıplarıyla anılacak olan sadece 1955 değil. 1986'da Neve Şalom'a saldırıda 22 kişi hunharca öldürüldü
el-Konstantini @konstanbuli 11 Eyl
Daha fazla
Bugün 11 Eylülmüş. Şuan Milli Görüşçüler bir yerlerde birilerine "Neden o gün 5 bin yahudi işe gelmedi?" diye soruyor olabilir.
Ömer Güvercin @daciraki 10 Eyl
Daha fazla
İstanbul'da anadil istatistiği çıkarılmış. Sonuçlar çok ilginç. Yıl 1939.