ABD’de liberal kesimden birçok kişi, ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak kabul etmesine uzun süredir karşı idi.
Özellikle Amerikan Reform Hareketi çeşitli defalar yaptığı açıklamalarda söz konusu kararın doğuracağı sonuçlardan endişe duyduğunu belirtmişti. Son olarak 130 Amerikalı akademisyen tarafından imzalanan mektupta da ABD Başkanı Donald Trump, “Filistin ve İsrail halklarının haklarını eşit gözetmediği” iddiası ile eleştirildi.
Mektupta, Kudüs’ün İsrail’in başkenti olarak kabul edilmesi ile ABD’nin aynı zamanda “İşgal altındaki topraklar” statüsüne de son verdiğine dikkat çekildi.
ABD’nin Kudüs politikasının hem İsrailliler hem de Filistinliler için eşit olması gerektiğini belirten mektupta şu ifadeler yer aldı: “Kudüs tüm semavi dinler için kutsal bir şehirdir. Kudüs ulusal açıdan hem Filistinliler hem de İsrailliler için önemlidir. Umudumuz odur ki bir gün şehrin tüm vatandaşları huzur ve barış içinde birlikte yaşamayı başaracaktır.”
Mektupta ayrıca, İsrail insan hakları örgütü B’Tselem kurumunun verilerine de dikkat çekilerek, Kudüs Belediyesinin sistematik bir şekilde şehrin Arap kesimlerine daha az bütçe ayırdığına da dikkat çekildi.
