Plaza çalışanlarının hayalidir sahil kasabasında bir restoran açmak. kimileri ise Büyükdere Caddesi üzerinde bir café açmak ister. Kimileri girişimci olup bu emeklilik hayalini öne almak ister. Bahçesine domates, biber ekerek emeğini emekliliği sırasında almak için de, emekli olmadan birikimleri ile bahçe almak da tasarruf ister.
İnsan emekleyerek başladığı hayatını güzel bir emeklilik ile taçlandırmak ister. Bunun içinse emeğinin karşılığında maaşından kesintiler ve tasarruflar ile birikimler yapar. Bireysel emeklilik ve otomatik katılım sistemi sosyal güvenlik sistemine bir alternatif olarak 2003 ve 2016 yıllarında hayatımıza girdi. Aradan geçen zamanda 19 Ocak 2018 Emeklilik Gözetim Merkezi verilerine göre, BES katılımcı sayısının 7 milyona ulaşmasına çok az kaldı, sistemden emekli olup hayallerine kavuşanların sayısı ise 65 bine ulaştı. Sözleşme sayısı ise 8,2 milyon civarında, katkı payı tutarı ise 53 milyon TL’ye, devlet katkısı 10 milyon TL’ye, sistemdeki fon tutarı 68 milyon TL’ye ulaşmış durumda. Katılımcı sayısında yüzde 28,5 ile İstanbul’u yüzde 10 ile Ankara takip ediyor. Üniversite ve üstü mezunlar yüzde 86’lık paya sahip. Otomatik katılımda ise 3,5 milyon civarında katılımcının 2 milyon TL’ye yakın bir birikimi oluşmuş durumda.
Sistemin Özellikleri Neler?
Sistemde on yıl kalıp 56 yaşını dolduranların emekli olabildiği sistemde katkı payı ödemelerine ara vermek, tutarı değiştirmek, ara ödeme yapmak, yılda altı kere fon dağılımını ve dört kez emeklilik planını değiştirmek mümkün. Birikimler ise Takasbank nezdinde katılımcı adına sözleşme ve şirket bazında tutuluyor. E-devlet sitesinden de bunları görüntüleme imkanı var. Emeklilik fonları ise portföy yönetim şirketlerince emeklilik şirketlerinden ayrı olarak yönetiliyor. Tüm bunlar içinse bazı kesinti ve ücretler bulunuyor. Sistemden emekli olunması halinde gelirlerden yüzde 5 oranında, emekli olmadan sistemden ayrılınması durumunda on yılın üzerinde yüzde 10, altında yüzde 15 oranında stopaj kesintisi bulunuyor. OKS’de 50-99 arasında çalışanı olan şirketler sisteme ocak ayı başından itibaren girmeye başladı. 10-49 arası çalışanların şirketleri ise temmuz başından itibaren girecekler. LUCA gibi programlarla küçük işletmelerin kayıtlarını tutan SMMM’lerin şimdiden emeklilik şirketleri ile görüşmesinde fayda bulunuyor.
OKS ve BES Gelişim Alanları Neler?
Otomatik Katılım Sisteminde iki aylık sürenin sonunda cayma oranları çok yüksek olunca sistem yeniden değerlendirildi, bugünlerde yeni düzenlemeler devreye girecek, örneğin cayma süresinin altı aya çıkarılması düşünülüyor. 07 Eylül 2016’da ‘Otomatik Katılımla İki Emeklilik’ haberimizde sistemin detaylarını konunun uzmanlarından aktarmıştık. 13 Eylül 2017 tarihinde “BES ve OKS Sistemine Dair Denemeler” ile konuya yönelik gelişim önerilerimizi sunmuştuk. OKS’de KOBİ’lerin ve küçük işletmelerin sisteme dahil olması ile bir ivme oluşacak ancak çalışanları bu sistemde tutmak için daha fazlası gerekiyor.
Gelişime dair alanları tekrar tartışmak gerekirse en önemlisi haliyle finansal okuryazarlık. Kripto paraların kriptonite dayandığını, kader kısmeti portföy teorisi sanan bankacılık ve finans öğrencileri bulunuyor. Sokaktaki sade vatandaş finansal konuları ise TV haberlerinde 1 dakikada özet geçilen altın, döviz, borsa üçgeninden ibaret sanıyor. Ekonomi haber programlarındaki yorumcular ise dinleyenlerin ve seyredenlerin İsibi’nin (ECB) anlamından nasibini aldığını varsayıyor. Finansal okuryazarlığın artması uzun vadeli bir uygulama gerektiriyor ama BES de uzun vadeli bir sistem. FED’i Sultanahmet’teki büfeci esnaf biliyor ama günün sonunda yatırımını genelde yine emlak piyasasına yapıyor. Ülkemizde yıllardır enflasyonun ve rantın tasarruflar üzerinde önemli bir etkisi bulunuyor.
Enflasyondan hareketle emeklilik fonlarının getirileri de haliyle kritik bir başlık. Fon yönetim ücretleri, aidatlar sonrası reelde ne kadar kazanıldığını halen müşterilerine gösteren bir emeklilik şirketimiz yok. Vergi bu getirileri etkileyen bir diğer unsur. Bir yılın üzerinde mevduatlara uygulanan stopaj ile on yıl sistemde kalıp emekli olmadan sistemden ayrılan bir yatırımcının stopajı aynı oranda. Kurumlara tevkifat oranı yüzde 0 uygulanırken bireysel yatırımcıya emeklilik kriterinin sağlanması halinde dahi yüzde 5 stopaj uygulanması konusu irdelenmeli. İstanbul Finans Merkezi’nin derinliğine katkı sağlayacak bir diğer durum ise OKS fonlarının A tipine açılması imkanı. Öte yandan emeklilik şirketlerinin web sitelerinden sadece o şirketin fonları alınabiliyor. Oysa SPK’nın mevzuatına göre yatırım fonları tüm aracılardan alınabiliyor. BES’e uygulanması halinde emeklilik şirketlerinin sözleşme transferi maliyetleri de ortadan kalkacak noktaya gelecektir. Son olarak katılımcıların belli yatırım fonlarını alabilmesi de sistemde fonların rekabeti üzerinden getirileri cazip hale getirecektir.
Getirileri konuşurken çok önemli bir konuyu Hazine’nin gündeme almasında fayda bulunuyor. Çoğu emeklilik şirketi kendi bankası ile veya eski ortağı ile çalışıyor. BES’te katılımcılar genelde kredi kartı ile ödeme yapıyorlar. Mevzuat gereği katkı payı iki gün içinde yatırıma yönlendirilmek zorunda. Ancak kredi kartlarında bankaların fonlama veya BKM maliyeti gereği uyguladığı bir blokaj süresi var. Bazı emeklilik şirketleri kendi bankalarının kartlarına daha düşük blokaj uygularken, diğer banka kartlarına daha yüksek uygulama yapıyor. Bu blokaj süreleri bankaların maliyetleri nedeni ile kurumdan kuruma farklılık arz ediyor. Çoğu katılımcı bunun farkında değil. 32 günden 46 güne kadar farklılaşan süreler var. Bazı şirketler ise web sitelerinde bu süreleri hiç vermiyor bile. Bazı emeklilik şirketleri ise her karta aynı süreyi, örneğin 40 (+2) gün sonra yatırıma yönlendirmeyi uyguluyor. Bu süreler arasındaki fark kabaca 1 yılda 2 aylık getiri kaybına tekabül edebiliyor.
Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız, özellikle mavi kartlı çifte vatandaşlar, SGK hizmetlerinden faydalanabilmesi için OKS benzeri bir yapı ile tasarruflarını ülkemize yönlendirmeye teşvik edilebilir. Yerli ve milli sermaye sadece GSYİH’daki tasarruflar ile oluşmalı diye bir kural yok. Adı üstünde Gayrisafi Milli Hasıla. Ülkemizdeki emeklilik şirketlerinin çoğunun uluslararası olması operasyonel olarak uygulamayı kolay kılabilecek bir özellik.
Finansa erişim, finansal tüketicinin korunması, finansal tabana yayılma çalışmalarının koordineli, hızlı olarak hayata geçirilebilmesi önemli. Örneğin, İstanbul Finans Merkezi’nin kalifiye işgücüne katkı sağlayacak olan ilkokullardan itibaren finans dersleri verilmesi bunun bir parçası. Öte yandan bir çelişki olarak yapay zekanın, robotların insanının işgücünün yerine geçmesi olasılığı, evrensel gelir gibi konular önümüzde. İşsizliğin artması haliyle sistemdeki tasarrufların ve katılımcıların azalması anlamına geliyor. Bu durumda önerilerden birisi de robot otomasyonlarından vergi alınması. Fakat bu sefer karşımıza aile kurmayı hayal eden Sophia gibi robotların çıkması olasılığı var. Yani uzun vadeli bir konu daha sistemin çözmesi gereken başlıklar arasında.
Özetle, emeksiz yemek güzel değildir.