Stresin birçok belirtisi bulunuyor. Bu belirtilerden en önemlileri yüksek kan basıncı, hızlı kalp atışı, kaslarda gerilim ve titreme, uykusuzluk, midede kramp ve bulantı, baş ağrısı, baş dönmesi, aşırı yorgunluk, bitkinlik, göğüs ağrısı, ağız kuruması, zayıflık, aşırı terleme, zor nefes almak, bağırsakların bozulması, dişlerin sıkılması olarak gösterilebilir.
Uz. Dr. Sadi Rüştü Vural*
Beden sağlığı açısından, koroner kalp hastalığı, yüksek tansiyon, sindirim sistemi hastalıkları gibi sorunlar yaratan stres, cinsel sorunlara da neden olabiliyor. Uyku bozuklukları, kronik kaygı, ciddi depresyon ataklarına neden olan stres, aile içi huzursuzluk, boşanma ve ayrılıklar, arkadaş çevresinden ve toplumsal ilişkilerden kopma, işte, okulda uyumsuzluk ve başarısızlık gibi sorunların da sebebi.
Stres, verimliliği düşürebildiği gibi hayattan zevk almayı da engelleyebiliyor ve önemli-önemsiz konularda kararsızlık yaşatabiliyor. Uyku düzenini bozan, değersizlik, yetersizlik, güvensizlik ve terk edilmişlik duyguları yaşatabilen stres ayrıca öfke, düşmanlık ve kızgınlık dalgalanmaları yaratabiliyor.
Kalp ve Stres
Stres belirli psikolojik değişimlere yol açarak kalp atışlarının düzenini bozabiliyor ve daha başka kalp sorunlarına da yol açabiliyor. Bu değişimlerin kandaki pıhtılaşmayı körükleyebildiği ve sinir sistemini normalden fazla uyarabildiği kaydediliyor. Doktorların risk grubunda olan hastaları stres açısından uyarmaları ve stresi azaltıcı tedavi uygulamaları gerekir. Sinir sisteminin uyarısının artmasına karşı ise hastalara ‘beta bloker ilaçları’ verebilirler.
Beyin ve sindirim sistemi güçlü bir şekilde benzer hormonlar ve sinir sisteminin etkisi altında bulunur. Dolayısıyla, uzamış stres ile birlikte sindirim bozuklukları, kalın bağırsak uyarısı ile oluşan ishal, kabızlık, kramp ağrıları, şişkinlik hatta aşırı miktarda asit üretimine bağlı mide ağrısı yanma şikâyetleri görülebilir.
İrritabl Bağırsak Sendromu (spastik kolon) ve stres arasında kuvvetli bir ilişki vardır. Bu hastalıkta, kalın bağırsaklar ve kısmen ince bağırsaklar stres ile uyarılır ve bağırsak kaslarında düzensiz kasılmalarına neden olur. Karında şişkinlik olur ve hastada kramp tarzında karın ağrıları ve değişik zaman dilimlerinde ishal ve kabızlık görülebilir. Strese bağlı uyku bozuklukları da irritabl bağırsak sendromu şikâyetlerini arttırabilir.
Nonülser Dispepsi: Sindirim sisteminin üst bölümünde, şişkinlik, ekşime, yanma, ağrı, baskı, bulantı, geğirme hissi ve benzeri şikâyetlerin genel bir adıdır. Hastaların bazılarında stresle bulguların kötüleştiği ve bazen de stresin bulguları tetiklediği gözlenir. Dispeptik şikâyetlerle doktora başvuran hastalarda sağlıklı gruba göre daha fazla oranda anksiyete ve depresyon görülür ve aynı zamanda kendilerinde ciddi hastalık çıkması endişesi vardır.
Peptik Ülser: Günümüzde artık çoğu peptik ülserin H.pylori bakteri etkisi veya ağrı kesicilerin kullanımı ile oluştuğu biliniyor. Bundan dolayı, yapılan çalışmalar hâlâ stresin ülsere zemin hazırlayan bir neden veya var olan ülserin sürekliliğinde rol oynadığını düşündürüyor. Fakat bazı uzmanlar, ülser vakalarının yüzde 30-60’ında (H.pylori veya ağrı kesicilerle olsalar da) sosyal ve psikolojik faktörlerin katkısı olduğunu belirtiyorlar. Diğer bazı uzmanlar da stres ve ülser arasında güçlü bir ilişki olduğuna ve psikolojik etkilerin dikkatlice ele alınması gerektiğine inanıyorlar.
İltihaplı bağırsak hastalığı (İnflamatuar bağırsak hastalığı): Stres bu hastalığı oluşturan bir neden olmasa da (Crohn hastalığı veya ülseratif kolit), stres ve hastalık aktivitesinin artması arasında ilişki olduğunu gösteren yayınlar var. Örneğin bir çalışmada, kısa süreli stres (1 aylık) ülseratif kolit hastalığının alevlenmesinde etkisi olmazken, uzun süreli stresi olanlarda, olmayanlara göre üç kat daha fazla hastalıkta artış olmuş.
Yeme Problemleri: Stresin yeme problemleri ve kilo üzerinde değişik etkileri var.
Kilo alımı: Sıklıkla stres kilo alımı ve obezite ile ilgilidir. Birçok kişi gerginliğini azaltmak için yağlı ve şekerli gıdalar tüketir, sonuçta da kilo alır. Bazı kişilerde strese maruz kalındığında normal sağlıklı diyetle bile kilo alımı görülebilir ve alınan kilo genelde karın çevresinde toplanır ve bu da kalp ve şeker hastalıklarının habercisi olabilir. Majör stres hormonu olan kortizol, karın çevresinde yağlanmaya katkıda bulunur.
Kilo Kaybı: Bazı insanlar iştahsızlıktan yakınırlar ve kilo kaybederler. Nadiren, stres tiroid bezinin fazla çalışmasına sebep olur ve iştahı uyarır, fakat sonuçta vücutta normalden daha fazla oranda kalori yakılması ile kilo kaybı olabilir.
Bağışıklık Sistemi: Stresli dönemlerde vücutta Nöropeptit Y (NPY) adlı hormonun salgılandığını, bunun bağışıklık sistemini etkileyerek insanları hasta ettiğini kanıtladı.
Nöropeptit Y’nin tansiyon ve kalp ritmini olumsuz yönde etkilediğinin bilindiğini, ancak bu hormonun bağışıklık sistemine etkisi olduğunun belirlenmesinden sonra bazı hastalıklarla mücadelede yeni ufuklar açılacağı düşünülüyor. Stres, nezle veya grip olduğunuzda ya da kanser gibi daha ciddi durumlarda sizin çok daha dayanıksız olmanıza neden oluyor.
Stresin, romatoid artrit, Crohn ve şeker hastalıklarıyla da bağlantısı olduğu biliniyor.
* İç Hastalıkları Uzmanı, Or Ahayim Hastanesi