“Gutta cavat lapidem non vi sed saepe cadendo. / Taşı delen suyun gücü değil, damlaların sürekliliğidir.”
Avraham Zafer İşcen
Tarih boyunca mutlak güce hâkim tiranlar, tarihin tozlu sayfaları arasında yok olmuşlar ve şanslı olanları arkeolojik veri olarak ansiklopedilerde yerlerini almışlardır.
Musevilik ve Musevi toplumu, binlerce yıldır varlığını, gelecek nesillere aktardığı öğretilerinin sürekliliğiyle ebedileşmiş ve ebedileştirmeye devam etmektedir.
Purim Bayramı, Pers İmparatorluğunda yaşayan Musevilerin, İmparator’un Vezir Aman’ın onları katletme planından kurtuluşunun anısına istinaden kutlanan bir dini ve tarihi bayram. Bu tarihi ve mucizevi olay, Tanah’ın Ester Kitabında anlatılmakta.
Purim kelimesinin kökeni Pur kelimesinden geliyor. Pur kelimesinin İbranice anlamı Zar-Kura’dır. Ester kitabındaki bu tarihi ve mucizevi olayı okuduğumuzda, tespit edebileceğimiz en dikkat çekici durum, Mordehay ve Aman, mutluluk ve umutsuzluk, gizlilik ve ifşa olmak gibi zıtlıkların ana temayı oluşturmasıdır.
Tanah’ta mevcut olan Ester Kitabında anlatılmış olan tarihi ve mucizevi olayı anmak ve kutlamak için değişik coğrafyalarda yaşayan Museviler, Purim Bayramında Ester Kitabını okumayı dini açıdan hiçbir zaman ihmal etmediler.
Tanah’ı oluşturulan kutsal kitaplar arasında Ester Kitabı, Tanrı’nın isminin geçmediği tek kutsal kitap olma özelliğine sahip. Buna rağmen Tanrı’nın mevcudiyeti ve müdahalesi, Ester Kitabının her satırında idrak edilebilmekte.
Din âlimlerine göre Maşiah çağında sadece Purim Bayramı kutlanmaya devam edecek, diğer birçok bayram geçerliliğini kaybedecektir.
Ester, Mordehay ve o zamanki Musevi toplumunun başından geçmiş olan bu olay, tarih boyunca bir şekilde farklı başlıklar ve isimlerin kisvesinde altında tekerrür etmiştir. Bu yüzden ünlü bir Yidiş Atasözünde de denildiği gibi, “A sakh Homons un nor eyn Purim,” yani bir sürü Aman ama bir tek Purim vardır.
Purim Bayramının tarihi ve mucizesi hikâyesindeki iki ana karakter olan Ester ve Mordehay’ın kabirleri (keverleri) İran’ın Hamedan şehrinde bulunmaktadır.
Museviler, tarih boyunca yaşadıkları bölgelerde, o bölgenin yer halklarıyla kültürel bir senkronizasyon halinde olmuşlardır. Bu şekilde dini geleneklerinin büyük bir ölçüde şekillendirdiği zengin bir mutfak kültürüne sahiplerdir. Purim Bayramının sevindirici ve mucizevi mesajını, neticesini hatırlatan ve gelecek nesillere aktarmalarını kolaylaştıran tatlılar pişirmişlerdir.
Bunlara örnek verecek olursak, dünyaca en bilineni Homentaşen yani Yidiş dilindeki anlamı Aman’ın cepleridir. Rusya’da Kuliç, Rodos’ta Folares, Bulgaristan’da Kaveyos Di Aman, Yidiş Purim’in en bilinen başka bir öğesi Kreyplah ve memleketimizde en bilinen Sefarad Purimi’nin ana tatlısı ‘Orejos De Aman’ yani Aman’ın kulaklarıdır.
Bahsetmiş olduğumuz Purim tatlılarında ve/veya yemeklerinde, Kötü Aman’ın farklı organlarına vurgu yapılmış olması tabii ki bir tesadüf değil, aksine köklü bir batıni, ezoterik geleneğin göstergesidir.
Bir inanışa göre Kötü Aman’ın her organı ve/veya kullanmış olduğu giysinin parçaları, Kötü Aman’ın yapmış olduğu kötü eylemlerle, çıkmış ve/veya inmiş olduğu farklı bir negatif basamağı veya seviyeyi sembolize etmektedir.
Eski Roma İmparatorluğunda ve günümüz İstanbul’unda Purim’de masaları süsleyen, binlerce yıllık bir tatlı ise varlığını, her türlü yaşanmışlığa, tükenmişliğe rağmen devam ettirmekte.
İstanbul Karay Musevileri tarafından Purim’e özel yapılan, bu tatlının adı ise ‘Tha Dodya Tu Aman’ yani ‘Aman’ın Dişleri’.
Ayrıksı filozof Nietzsche’nin Etz AHayim yani Hayat Ağacı sembolizmasına vurgu yapan bir aforizmasında da dediği gibi; eğer yaşamımızı çocuklarımızda ve genç kuşaklarda sürdürebilirsek ölüm bizim için bir son değildir. Onlar bizdi artık; bedenlerimizse Yaşam Ağacındaki solgun yapraklardır sadece…
Sizlerle bu kadim tatlı Aman’ın Dişleri-Tha Dodya Tu Aman’ın tarifini paylaşmak istiyorum.
THA DODYA TU AMAN
(Cevizli küçük kalçunyalar/börekler)
30-40 adet
SADE HAMUR
2,5 kahve fincanı zeytinyağı
2 ¼ fincan ılık su
½ kg. (5 çay fincanı) un
¼ çay kaşığı tuz
1 adet yumurta
İÇ MALZEMELERİ
200 gr. havanda dövülmüş ceviz
¼ çay fincanı galeta unu
8-10 adet dövülmüş karanfil
1 tatlı kaşığı dövülmüş tarçın
200 gr. (1 çay fincanı) şeker
İçi hazırlarken biraz un ilave edilerek hepsi iyice karıştırılır. Hamur için geniş kapta sıvı yağ su ve tuz iyice karıştırılır, un ilave edilerek iyice yoğrulur. 20 dakika bekletilir. Hamur ceviz büyüklüğünde toplara ayrılır ve avuç içi büyüklüğünde bir daire oluncaya kadar açılır. Üstüne bir tatlı kaşığı ceviz içi karışımı konarak kenarı iyice kapatılır ve bir çay bardağı ile kenarı muntazam kesilerek yağlanmış tepsiye dizilir. Tepsi önceden ısıtılmalıdır. Üstüne yumurta sarısı sürülür. (Yumurta sarısı önce 1 çay kaşığı su ile karıştırılır.)
Her şeye rağmen, Purim Bayramı’nın herkese neşe ve umut getirmesi, Tanrı’nın varlığının, hayatımızın her anında olduğunu daha fazla idrak edebilmemize vesile olması temennisiyle…
Kaynakça:
- Bizans’tan Günümüze İstanbul Karaileri (Karayları), Dr. Bünyamin Levi
- Megilat Ester- Purim, Gözlem Gazetecilik Yayınevi
-www.aish.com Dünya’nın farklı yerlerinden Purim Yemeği Tarifleri
-www.chabad.org Mystic Purim Pastries, Rahmiel Hayyim Drizin
-http://karaimbook.com ЭНЦИКЛОПЕДИЯ КРЫМСКИХ КАРАИМОВ- Kırım Karay Ansiklopedisi