Bu sezon şimdiye kadar oldukça tatsız geçti Fenerbahçe açısından. Sezon başında, Konyaspor’da yaptığı işlerle oldukça güven veren bir profille Aykut Kocaman gelmişti takımın başına. Camiada umut hâkimdi. Ancak işler onunla da pek iyi gitmedi. Peki, başarı neydi Fenerbahçeli için?
Yine bir derbi haftasıydı bu hafta. Uzun zamandır bu kadar dolu görmemiştim Şükrü Saraçoğlu Stadını. Koreografiler eşliğinde motive bir taraftar grubu vardı. Rakip Galatasaray idi. Fenerbahçe camiasında Galatasaray maçları her zaman karnaval havasında geçer. Nitekim şampiyon olunmayan sezonda Galatasaray maçı kazanılmışsa eğer, taraftar bir nebze sakin kapatır kupasız biten o sezonu.
Bu sezon şimdiye kadar oldukça tatsız geçti Fenerbahçe açısından. Sezon başında Aykut Kocaman gelmişti takımın başına. Aykut Hoca Konyaspor’da yaptığı işlerle oldukça güven veren bir profille geçti takımın başına. Camiada umut hâkimdi. Geçen sene Vitor Pereira ve Dick Advocaat ile hiç bir varlık gösteremeyen takımın başında artık camianın bir çocuğu olan Aykut Kocaman vardı. Ancak işler onunla da pekiyi gitmedi. Peki, başarı neydi Fenerbahçeli için?
Başarı Avrupa’da kat edilecek yollardı. Vardar gibi basit bir takıma elenerek bu yolu kapattı Aykut Kocaman’ın takımı.Başarı ligi domine etmekti. Zar zor kazanılan maçlar ve adeta gol yememe üzerine kurulu bir düzen ile domine eden değil, bir Anadolu takımı edasıyla maç kazanabilen bir Fenerbahçe vardı bu sezon. Bu yol da kapalıydı…
Ezeli rakipler Galatasaray ve Beşiktaş’ı yenebilmekti başarı. Beşiktaş’ı Kadıköy’de zar zor ve kaos çıkararak yenen bir takım izledim ben ligin ilk yarısında, hiç tatmin olmadım. İkinci yarıdaki Beşiktaş maçını konuşmaya bile gerek yok. Belki de çok uzun zamandır ilk kez bu kadar çaresiz bir Fenerbahçe izledim. Galatasaray maçlarını gol dahi atamadan kazanamadılar. Yani ezeli rakipler yenilemeyerek bu başarı yolu da kapanmış oldu.
Henüz lig bitmedi, daha sekiz maç var ve Fenerbahçe’nin lider Galatasaray ile altı puan farkı bulunuyor. Ancak şampiyon olunsa bile ben bu sezonu başarılı addedemeyeceğim. Bir Fenerbahçeli olarak zevkle izlediğim maçları, rakiplerin Kadıköy’e gelirken çekindikleri dönemleri özledim.
Birkaç kelime de Aykut Kocaman için yazmakta fayda var. Aykut Kocaman, ezeli rakibi Trabzonspor’un sahasında şampiyon olunduğu zaman saygıdan sevinmeyen bir insan. Ancak son haftalarda sadece rakipleri hakkında konuşuyor. Yüzündeki belirti ise oldukça mutsuz olduğunu gösteriyor. Aykut Kocaman’a kendi karakterine ters işler yaptırılıyor. Yoksa Aykut Hoca bana göre her hafta rakipleri ve hakemler hakkında konuşacak bir insan değil. Umarım Fenerbahçe bu girdaptan biran önce çıkar, daha önceki yazılarımda yazdığım gibi bunun için yüzlerin değişme zamanı gelmiş ve geçmektedir.