Quantum Jump ya da Türkçesi ile en basit anlamda Quantum Atlaması fizikte bir atomun ışık karşısında uyarılarak bir enerji seviyesinden daha yüksek bir enerji seviyesine çıkması demek.
Bundan yaklaşık olarak 3000 yıl önce Tanrı demir bir elle Yahudi ulusunu köle olarak çalıştıkları Mısır’dan özgürlüğe çıkardı.
Çölde yol alan 600 bin kişi peşlerindeki Mısır ordusundan kurtulmak için Kızıl Denizi geçmek zorunda kaldı. Önce yarılarak özgürlüğe giden büyük göçe yol açan Kızıl Deniz, Mısır ordusunun savaş arabalarına aynı anlayışı göstermedi. Daha sonra kafile 40 yıl çöllerde dolaşarak Musa Peygamber’in önderliğinde İsrail topraklarına ulaştı.
Yahudi milleti bu kurtuluşu anmak için her sene baharın başında Pesah Bayramı’nı kutlar.
Peki nasıl oldu da Yahudiler Mısır’ı terk etmek zorunda kaldı. İşte Tevrat’ta ÇIKIŞ olarak anlatılan olayların bir özeti:
Şeytani bir yasa
Mısır Kralı Paro’nun danışmanları uzun bir süredir Mısır’ın Yahudi vatandaşlarının kraliyeti tehdit ettiği uyarısını yapıyorlardı.
Kraliyet kahinleri yıldızlara baktılar ve doğacak Yahudi bir çocuğun ülkede güçlenerek Mısır İmparatorluğunu sona erdireceğini, Yahudileri Mısır’dan çıkaracağını gördüler.
Korkan Kral Paro hemen yeni bir kanun çıkarır; “Tüm Yahudiler gün doğumundan gün batımına ücretsiz çocuklar dahil köle olarak çalışacaklar. Anneler çocuklarını bile göremeyecek.
Yeni doğan tüm erkek çocuklar nehre atılacak.”
Musa Peygamber kurtulur
Yoheved adlı bir kadın doğum yapar ve erkek bir çocuk doğurur. Kanun gereği bebeğinin öldürülmesini istemeyen genç kadın çocuğu 3 aylık olana kadar saklar ve daha sonra bir sepet içinde Nil Nehrine bırakır.
Kahinlerin dediği gibi…
Sepeti Nehirde banyo yapmakta olan Kral Paro’nun öz kızı Batya bulur. Çocuğu evlat edinir ve ona Musa ismini verir. Musa lüks içinde İhtişamlı Paro’nun sarayında bir prens olarak büyür.
Musa kaçmak zorunda
Genç bir prens olan Musa bir süre sonra kırbaç ve zincir altında yaşayan Yahudi milletinin acısını fark eder.
Bir gün bir köleyi kırbaçlayan bir muhafızı öldürür ve Mısır’ı terk etmek zorunda kalır.
Musa Peygamber: Bir Çoban
Musa, Midyan’a yerleşir ve burada kayın pederinin yanında çoban olarak çalışır. Bir gün kaçan bir koyunu kovalarken dağ başında bir yaprağın yandığını ama kül olmadığını fark eder.
Şoke olan Musa yaprağa daha da yaklaşır ve güçlü bir ses ile Tanrı ona seslenir: “Dağdan in ! Mısır Ülkesine git! Kral Paro’ya de ki: “Bırak halkımı Mısır’dan çıksın”
Musa Peygamber: Bir Elçi
Musa ve Kardeşi Aaron Paro’nun huzuruna çıkar ve Tanrı’nın sözlerini Kral’a tekrar eder: “Bırak halkımı Mısır’dan çıksın”
Kral Paro bu sözlere güler.
Musa ve kardeşi Kral Paro’yu Mısır’ı saracak ON Felaketle tehdit eder.
Bir gün Nil nehri dahil tüm sular kan akar, başka bir gün etrafı kurbağalar istila eder, sırası ile: tüm insan ve hayvanları bit/pireler kaplar, büyük böcek yığınları insanlara saldırır, çiftlik hayvanlarında salgın hastalıklar başlar, vahşi hayvanlar saldırır, insanlarda tedavi edilemeyen/durdurulamayan çıbanlar çıkar, yıldırımlar iner, dolu ve alev yağar, çekirge sürüleri saldırır, üç gün boyunca zifiri karanlık oluşur ve 10. En büyük felaket -tüm Mısırlı ailelerin 'ilk' çocukları ölür.
Kral Paro dehşet içinde kalmıştır. Mısır sokaklarında Musa’yı arar. Ve ona der ki: “Al halkını ve çıkın gidin Mısır’dan”
Musa bu sözleri halkına iletir ve hemen hazırlanmalarını emreder.
Herkes eşyasını toplayacak ve hazır olacaktır. Musa, “Yaptığınız ekmeği bile kabarmadan ateşten alın ve gidelim” der.
Yahudiler Mısır’ı o gece; Pesah Gecesi terk eder, sırtlarında bohçaları kalplerinde Tanrı İmanı ile bir bilinmeyene Çöle doğru yol alır.
Ancak Paro kararını Yahudiler yolda iken değiştirir orduyu peşlerinden gönderir. 600 bin kişilik kafile Kızıldeniz kıyılarında sıkışmıştır önlerinde deniz arkalarında kılıçlarını çekmiş Mısır ordusunun askerleri vardır.
Ancak Tanrı yine konuşur ve Kızıl Deniz yarılır, 600 bin Göçmen özgürlüğe doğru yürürken peşlerinden koşan silahlı Mısır ordusu Kızıl denizin dalgaları arasında yok olur.
Artık Yahudiler Özgürdür…
Bir ışık gibidir özgürlük dokunduğu değdiği her yeri farklı bir boyuta farklı bir enerji seviyesine çıkarır. Özgürlük hayatın kaynağı güneş kadar gereklidir insanlığa. Ancak özgür olan toplumlar mutluluk ve refaha ulaşabilir.
Ey Özgürlük… ( Quantum Atlaması) Darısı tüm İnsanlığın başına…