Uzm. Psk. Jilda Abravay
Nietzsche’ye göre yaşam, hayatın objektif bir anlamının olmadığını görmek, sonsuz tekrar edilen bir hiçliktir. Platon’a göre yaşam; bilginin en yüksek biçimine ulaşmaktır. Buda’ya göre hayat, bir katlanmadır. Acılarla doludur. Hafif şekilde geçmesi gerektiğini düşünür. Adler’e göre ise yaşam, bütüne katkıda bulunmaktır. Yalnızca tek bir insan için yaşamak değil diğerleri için de katkıda bulunmaktır. Tüm filozoflara göre yaşamın anlamı, sebebi tüm insanlarda da olduğu gibi değişkenlik göstermekte.
Aslında en sade tanımıyla yaşam, canlılarda doğumdan ölüme kadar geçen süreçtir. Ama yaşayan her birey bu süreçte hayatın anlamını, amacını, varlığının sebebini sorgular ve bu sorularla iç içe yaşar.
Sağlıklı yaşamak, yaşlanmak tesadüf değil seçimdir. Sağlıklı yaşamayı birçok maddeyle sıralandırabiliriz ama konumuz sadelikse eğer iki kategori altında toparlamayı deneyebiliriz. Bunlardan birincisi beslenme. Beslenme alışkanlıklarımız, yiyecek seçimlerimiz kültürel, coğrafi, aile davranışlarımızın devamlılığına, duygusal sebepler ve bağımlılıklarımıza göre şekillenir. İnsanlar çoğu zaman kendilerine uyan yeme seçimlerini tercih eder; uymayan diyetleri, listeleri bolca eleştirir ve elerler. Peki, bizler ne zaman bu durumu değiştiririz? Ancak yaşam süreci içerisinde karşımıza kalp hastalıkları, şeker, obezite, kanser, tansiyon vb. hastalıklar çıktığında beslenme seçimlerimizi değiştirmeyi düşünürüz. Oysa nasıl beslenir iseniz hayat tarzınız ona göre şekillenir, sonuçlanır. Sade, sağlıklı kilo ve beslenme düzeni sağlıklı bir yaşamın ilk anahtarıdır demek mümkün. Buna ek olarak düzenli egzersizler hayatımızın rutini haline gelmeli. Spor salonu üyeliğiniz olmayabilir ama hayatınızı olabildiğince hareketli geçirmek için fırsatlar yaratmak sizin elinizde.
İkinci bir unsur, pozitif bir zihniyettir. Bilimin, tıbbın hızla ilerlediği bir zamanda yaşıyoruz. Teknoloji, bilim, tıp ve diğer dallar her gün insanoğlu için sağlıklı yaşamın anahtarını ararken, hastalıklara çare ve çözümler aranmakta. Uygulayabileceğimiz çok fazla bilgiye ulaşsak da, yeni ilaçlar keşfedilse de bu çalışmaların halen tüm hastalıklar için yeterli olmadığını da görüyoruz. Bugün halen insanoğlu kalp hastalıkları, felç, kanser, obezite gibi hayat kayıplarının yüzde 60’ını oluşturan ciddi hastalıklarla uğraşıyor. Bu da demek ki tıbbı ilaçlar, ameliyatlar, ideal kiloya ulaşmak vb. insanoğlunun sağlıklı bir yaşam sürmesi için yeterli olamıyor.
İyimser, sağlıklı, sade bir yaşamı destekleyen insanların çevrenizde olması, ne kadar iyi olduğunuz ile ilgili değil, diğer insanları ne kadar sevebildiğiniz ile ilişkilidir. Bugün insanlar bilgelerin ne demek istediğini yeniden keşfetmeye çalışmakta. Birçok insan hayatının anlamını, sadeleştirme arayışı üzerine çıktığı yolda birçok farklı şeyi deneyerek - yoga, terapi, koçluk, felsefe seminerleri vb. daha birçok örnek verebileceğimiz platformda - kendini arayarak bulmaya çalışıyor.
Özgürlüğe, kişisel güce ve iç huzura giden en iyi yol pozitif zihniyet ve sadelikten geçer. Geçmişteki filozof bilgelerin ulaştığı zihin sadeliği, duygusal, fiziksel kargaşadan kurtulmuş olmaları sadelik kavramını yaşamlarına uygulamış olmalarından kaynaklanıyor. Onlara göre gerçek başarı da ancak bu yolla yaşamda ulaşılabilir olmakta.
Sadeliğin zıttı dağınıklık ise ancak iç ve dış dünyamızdaki dağınıklıktan kurtularak hayatımıza yeni kapılar açılmasını sağlayabiliriz. Sadeliğe adım atmak bile önemli bir adımdır. Ancak bu yolda küçük adımlarla ilerlemek ve yavaş yürümek önemli. Bunu hayatınızdaki kategorilere ayırarak gerçekleştirmek ise en geçerli yöntemdir.
Güneşin kendini göstermeye başladığı bu günlerde, mevsim geçişlerinde, kullanmadığımız giysileri eleyerek, başka ihtiyaç sahiplerine ulaştırarak sadeliğe gardırobunuzdan başlayarak adım atmak mümkün. Alışveriş, market, sokak işlerinizi haftanın bir gününe toplamaya çalışın. Böylece programlı olarak diğer kalan günlerde kendi özel vaktinizi yaratmış olursunuz. Yığılmış gazete, kitap ve notlarınızı eleyin. Okuduğunuz kitapları bağışlayabilir, yenilerine de yer açabilirsiniz.
Birçok kategoride sadelik konusunda tavsiyeler vermek mümkün peki maddiyat? Para konusunda nasıl sadelik yaşamda sağlanabilir sizce?
Yaşamınızda para ödediğiniz hizmetleri gözden geçirin. Her ay aynı işler için zaman ayırmak yerine günümüzde ilerleyen teknolojiyi kullanarak otomatik ödeme talimatları verin. Yatırımlarınızı gözden geçirin, o gün verdiğiniz karar bugünden farklı olabilir. “Bugün istediğiniz yatırım gerçekten bu mu?” diye kendinizi sorgulamak belki de sizi sadeliğe götürebilecek bir kapı olabilir. Banka hesaplarınızı ve kredi kartlarınızı en aza indirgemek de sadelik için önemli bir adım olacaktır.
“Gerçekten hayattan ne istiyorum? Bunun için direk olarak ne yapmalıyım? Hayat mı beni yönlendiriyor ben mi hayatı yönlendiriyorum?” Doğru soruları sorar ve dürüstçe yanıtları kendimize verebilirsek seçtiğimiz yaşam sadelikten yana net bir yaşam göstergesi olacaktır. Her birimiz için sadelikten anladığımız yaşam tabi ki değişkendir.
Sağduyulu, sevgi dolu, sade bir yaşam size gün ve gün farkına varmadığımız küçük şeyleri göstermeyi, hatta onlardan keyif almayı öğretecektir. Belki dünya hemen değişmeyecek ama sadelikle beraber sizin dünyayı algılama şekliniz değişmeye başlayacaktır.
Bedeninizde ve ruhunuzda sadeliğe giden yolda çok şey bulacağınıza eminim. Yaşam dilediğimiz gibi yaşamaya değer. İşte bu sebeple vakit kaybetmeden kendi sadelik planınızı yapmak için yola çıkın. Gereken önlemleri alın; başarı, doyum ve içsel huzurun keyfini çıkartın.
