Dünyanın teröre yaklaşımını değiştiren kurtarma harekatı
1976 yazında Tel Aviv- Paris seferini yapan Air France Havayollarının uçağını Uganda’nın Entebbe şehrine kaçıran Filistinli teröristler, Yahudi olmayan yolcuları serbest bırakmış, kalanları İsrail hapishanesindeki mahkumlar serbest bırakılmadığı takdirde tek tek öldüreceklerini duyurmuşlardı.
Verilen sürenin bitmesine çok kısa bir süre kala 4 Temmuz’da İsrail’in elit komando birliği Entebbe’yi basarak rehineleri kurtarmıştı.
Tarihe Entebbe Operasyonu olarak geçen ve üç filme konu olan harekatın en zor yanı, teröristlerin zamanın Uganda lideri İdi Amin tarafından korunuyor olmaları idi.
Amin teröristlere bir kahraman gibi davranmış, ordusunu ve gücünü Yahudi rehinelerin kaçmalarına engel olacak şekilde neredeyse teröristlerin korunması için kullanmıştı.
Ancak İsrail ordusu 4 Temmuz’da Yıldırım Harekatı adlı bir operasyonla yüzlerce kilometre uzaktaki Entebbe Havaalanına saldırmış ve rehineleri kurtarmıştı.
O zamanlar sekiz buçuk yaşında olan Tzipi Gonen babasının yanlışlıkla vurulduğu anı asla unutamıyor. Gonen’nin 13 yaşındaki büyük erkek kardeşi ve annesi Entebbe’den sağ çıkmayı başarmış ancak babası İsrail askerleri tarafından yanlışlıkla vurularak hayatını kaybetmişti.
Janet ve Ezra çifti de teröristlerin Nazi Almanyası tarzında Yahudi yolcuları ayırdıkları anı asla unutamamıştı. Janet, ABD pasaportu sayesinde diğer İsrailli yolculardan ayrılacağını öğrenince nişanlısını terk etmeyi reddetmiş ve Ezra ile yüksek sesle tartışmaya başlamıştı.
Ezra, Janet’e gitmesini söylemiş ve genç çiftin tartışması teröristlerin dikkatini çekmiş. Bunun üzerine Janet’in de Yahudi olduğunu keşfeden teröristler onu da serbest bırakmak yerine diğer rehinelerin yanına hapsetmişlerdi.
Bugün bir büyükanne olan Sarah ise 13 yaşındaki oğlu ile yaşadığı dehşeti asla unutamıyor. Sarah bu konuda yaşadıklarını anlatan bir kitap bile yazmış.
Sarah’ın anlattığına göre, Entebbe Havaalanında tutsakken ilk silah seslerini duyduğunda teröristlerin rehineleri öldürmeye başladığını düşünmüş ve oğlunun üstüne kapanarak belki onu öldürüp çocuğu sağ bırakırlar diye düşünmüş. Ancak karşısında İsrail askerlerini görünce hayal gördüğünü sanmış.
Sarah yaşadığı şoktan askerin sesi ile çıkmış, “Biz İsrail ordusuyuz sizi evinize götürmeye geldik.”
Entebbe Operasyonu lojistik ve askeri açıdan neredeyse imkansız bir görevdi.
İsrail ordusu 4000 kilometre uzaktaki Entebbe’ye 100 komando ile saldırmış 7 teröristi ve 45 Uganda askerini öldürmüş 102 rehineyi kurtarmıştı. Operasyonda üç rehine de hayatını kaybetmişti.
İsrail askerleri ise tek bir kayıp vermişlerdi; Komando Birliği Komutanı Kıdemli Albay Yonathan Netanyahu. Yonathan bugünkü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun kardeşi idi.
Entebbe operasyonu tarihe askeri ve lojistik bir başarı olarak geçmek dışında batılı devletlerin ortaya yeni çıkmakta olan terör eylemlerine olan bakışını da değiştirmişti.
İsrail’in teröristlerin istediği 40 Filistinli mahkumu bırakmak yerine çok zor olan askeri seçeneği kullanması birçok devletin teröre yaklaşımını etkilemiş, hukuk devleti teröristlerle pazarlık yapmaz felsefesi prensip edinilmişti.
Operasyon yıllarca konuşulmuş, o zamanlar uçak kaçırmanın moda olduğu terör dünyasına müthiş caydırıcı bir darbe indirmişti.