Komşunun güzel sesi Despina Vandi İstanbul’da

Işıl Gerek

Albümleri hayranları tarafından kapışılan, dünya müzik listelerinde zirveye yerleşen ve yirmi yılı aşan kariyeri sürecinde birçok saygın ödüle layık görülerek ününü Yunanistan sınırları ötesine taşıyan Despina Vandi, en sevilen şarkılarını Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava sahnesinde seslendirecek. Şarkıları pek çok sanatçı tarafından cover’lanan sanatçının, ‘Anaveis Foties’ şarkısını Mustafa Sandal ‘Aşka Yürek Gerek’, ‘Apapa’yı Ziynet Sali ‘Ba-Ba’, ‘Thelo Na Se Do’ şarkısını ise Yaşar ve Yıldız Usmonova ‘Seni Severdim’ ismiyle seslendirdi.

Ayrıca sanatçının bu yaz başında rol aldığı ‘Mamma Mia’ müzikali büyük ilgi görerek kapalı gişe oynadı.

  İstanbul’da vereceğiniz ilk solo konser öncesi duygularınızı öğrenerek başlayalım… Heyecanlı mısınız?

Hem de çok! İstanbul ve Türkiye ile bağlarım çok daha uzun yıllara dayanıyor aslında ‘An Sou Leipo’ şarkımın klipini İstanbul’da çekmiştik. 2001 yılında Gia albümüm Türkiye’de Pasion Turca etiketiyle yayınlanmıştı. Daha önce sevgili Ziynet Sali ile bir konserde şarkı söylemiştik. Ama sizin de söylediğiniz gibi solo konser anlamındaki ilk performansım olacak. Birkaç ay önce Bursa’da bir konser verdim. Olağanüstü geçti, çok mutlu ayrıldım. Şimdi sırada güzel İstanbul var…

  Şarkılarınız birçok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de Türk sanatçılar tarafından seslendirildi. Bu yorumları nasıl buluyorsunuz?  

Hepsi çok başarılı cover’lar… Anaveis Foties, Apapa ve Thelo Na Se Do şarkılarımı Türkçe sözlerle dinlediniz. Şarkılarımın diğer sanatçı dostlar tarafından seslendirilmesi beni çok mutlu ediyor.

  Son zamanlardaki heyecanınız Mamma Mia müzikaline de değinelim…

Sürekli yeni şeyler denemeyi, kendi sınırlarımı zorlamayı seven biri olarak çok keyif aldığım bir proje oldu. Meşhur romantik komedinin müzikal uyarlaması… Filmde Meryl Streep’in oynadığı Dona karakterini canlandırıyorum. Tabii söz konusu müzikal olunca şarkı söylemenin yanı sıra oyunculuk becerinizi de ortaya koymanız gerekiyor. Dolayısıyla çok çalışmam gerekti. Ama iyi ki bu güzel işin bir parçasıyım.

  İşiniz dolayısıyla çok seyahat ediyorsunuz ve farklı kültürleri tanıma şansınız da oluyor. Bu çok kültürlülük sizi ve müziğinizi nasıl etkiliyor?

Akdenizlilerin, Egelilerin müziğinde kendine özgü bir tını oluyor. Bizim müziğimiz, kullandığımız enstrümanlar Kuzeylilerin ya da farklı kültürlerin müziğinden oldukça farklı. Yine de bir noktada her şeyden, her kültürden, hayattaki her deneyimden beslendiğimi düşünüyorum.

  Birçok ödüle layık görülmüş, albümleri rekor satış rakamlarına ulaşmış, şarkıları hit olmuş bir sanatçı olarak hangisi sizin için daha önemli? Dünya çapında bir şarkıcı olmak mı, sizi mutlu eden şarkıları seslendirmek mi?

İkisinin bir arada olabileceğine inananlardanım. İşinizi çok sevdiğinizde, gereken özeni gösterdiğinizde zaten başarılı da olursunuz. Başarılı olunca da mutluluğunuz çoğalır.

  Son olarak, kostüm koleksiyonunuzu sergilediğiniz bir internet sitesi açtınız. Hikâyesini dinleyebilir miyiz?

Çoğu kadın gibi ben de bakımlı olmayı seviyorum, kendime dikkat ediyorum. Günlük hayatımda çok sade ve rahat olmayı tercih etsem de sahne kostümlerime özen gösteriyorum. Moda, çocukluğumdan beri ilgi duyduğum bir alan. Bir şeyler tasarlamayı, zevkimi başka insanlarla paylaşmayı seviyorum. Beni sahnede ya da televizyonda izleyenler kıyafetlerimi soruyordu. Bu amaçla kreasyonumu paylaştığım bir internet sitesi kurdum.

  Şarkı söylemeyi bir kariyere dönüştüreceğinizi ve hayatınızı bu yönde sürdüreceğinizi ilk olarak ne zaman anladınız?

Biz çok şarkı söyleyen bir aileyiz, ailedeki herkesin sesi çok güzel. Aslında ben de başta hobi olarak şarkı söylüyordum ama 1994 yılında müzik piyasasına girişimle olaya daha profesyonelce bakmaya başladım. Şarkı söylemeseydim farklı birçok şey yapabilirdim. Keyif aldığım sürece başarılı da olurdum. Ama şarkı söylemek beni çok mutlu ediyor, bu kararımdan dolayı çok mutluyum, seyircilerimle kurduğum bağı hiçbir şeye değişemem.