“Mutlu ederken mutlu ediyoruz” sloganlarını tam 17 yıldır her daim yükselen bir çıta ile başarı ile sürdüren Golden Age grubu, geleneksel kuruluş yıldönümlerini 3 Şubat’ta Ulus Amram Oditoryumunda yoğun bir katılımla gerçekleştirdi.
Cemaat Eş Başkanı İshak İbrahimzadeh, Rav Leon Adoni ve birçok kurum ve kuruluşun yöneticilerinin de katıldıkları gün, Golden Age gönüllülerinin ikramları, armağanları, en önemlisi sevgi dolu sıcak karşılamaları ile başladı. Başarılı, özverili ve azimli sekreterleri Verda Özsezikli, konuksever kişiliğiyle her bir detayla bizzat yakından ilgilendi.
İshak İbrahimzadeh’in benimle paylaştığı “Luiza, mekan kendi içindeki insanlarla o kadar güzel ki; dilim tutuldu” sözlerine paydaş olmamak imkansız gibiydi. Grubun yıllardır sunuculuğunu yapan, değme sunuculara taş çıkartacak nitelikteki düzgün aksanları ve etkili ses tonları ile başarılı sunucuları Luiz Karmona ve Reni Nahmias’ın sahnede yerlerini almalarıyla kutlama başladı. Hoş geldiniz konuşmalarının ardından, sahneye günün açılış konuşmasını yapması için Golden Age Başkanı Sara Hazak davet edildi. Hazak, sene içinde dayanışma içinde yaptıkları faaliyetlerini, her mevsim gerçekleştirdikleri özel etkinlikleri, tekne gezintilerini, geleneksel bayram günlerini, sinema, el işi, oyun, tatlı sohbetlerini ve de kasvetli kış günlerini beraber nasıl aydınlattıklarını anlattıktan sonra birçok sürprizin de müjdesini verdi. Konuşmasının sonunda kendilerinden desteklerini esirgemeyen geçmiş dönem başkanları Meri Maya, Lida Sarfati ve engin bilgisi ile her daim kendilerine destek olan Eti Pinto’ya teşekkürlerini sundu.
Konuşma sırası mütevaziliği, enerjisi ve insanlara olan sıcak yaklaşımı ile 7’den 70’e herkesin sevgi ve saygısını kazanan Rav Leon Adoni’ye geldi. Kendisi öncelikle neşe ve sevinç veren insanların Tanrı katında ne kadar önemli bir yere sahip olduklarını anlatan anekdotları ile toplumumuzun belli yaş kesimini bir araya getiren, onları sevindiren Golden Age grubunu ve başkanlarını yürekten kutladı. Böyle insanların cennetlik kişiler olduklarını vurguladı. Tanrı vergisi akıcı konuşması, aktardığı birbirinden anlamlı ve didaktik öyküleri ile izleyenlerin büyük beğenisini topladı. Konuşma bitimindeki alkışlar tabii ki başarısının bir ölçüsüydü. Ardından sahneye ‘Yahudi mizahının özellikleri’ ile ilgili sunumları yapmak üzere Liz Abuaf ve Meral Elhadef geldi. Kendileri konu hakkında ilginç yaklaşımlarda bulunarak, fıkra ve anekdotlarla misafirlere hoşça vakit geçirttiler.
Ve beklenen an geldi. Cefi Yusuf Sağlamlar yönetimindeki orkestrası ile cemaatimizin sevilen sanatçılarından Cenk Rofe sahnedeki yerini alarak birbirinden güzel şarkıları seslendirdi. Rofe, “Bugün sizin gününüz. Ne dinlemek istiyorsanız söyleyin. İstek parçalarınızı sunmaya hazırım” diye belirtince, bu alçakgönüllü sıcak ve sempatik tavırları ortamı ısıtıverdi. Kah Bağdat ziyaret edildi kah Kalamış yad edildi. Hareketli parçalarda konuklar yerlerinde duramadı. Yavaş şarkılarda gönüllerin pası silindi, anılara yolculuklar edildi. Konukların yanına gelerek nükteli sözleri ve her türden söylediği şarkıları ile herkesi mest eden Rofe, ‘Lale Devri’ adlı şarkıyı söylerken ise annesi Roza Albala’yı da yanına aldı ve sahneyi bu duygu yüklü parçada annesiyle paylaştı. Anne oğul sevgisinin yaşatıldığı, konukları duygusal olarak etkileyen bu sahne uzun süre hafızalardan silinmeyecek nitelikteydi.
Sıra pasta kesimine gelince sahneye İshak İbrahimzadeh davet edildi. Tüm grup beraber keyifle yıldönümü pastasını kestiler.