Op. Dr. Aziz Eryavuz
Birincisi safra kesesinin içindeki taşın tahrişi ile iltihaplanma ve safra kesesinin şişip ağrılı bir apseye dönmesi. Kişide ağrı, ateş ve kusma olabilir. Ve bazen hastaneye yatırılarak 3-5 günlük ilaçlı tedaviden bir ay sonra safra kesesi ve etrafındaki iltihap azalınca ameliyata alınabilir. Hemen ameliyata alınırsa hastanın yarasının iltihaplanması, gibi komplikasyonlara ve kapalı (bıçaksız) ameliyatın yerine açık ameliyata dönülmesine sebep olabilir.
İkincisi de safra kesesindeki küçük bir taş veya kum safra yoluna girerse bu yolun sonundaki dar kısımda takılıp sarılık, ağrı kusma gibi şikâyetlerle kişiyi hastane bakımına muhtaç eder. Oluşan sarılığın giderilmesi için ERCP dediğimiz bir müdahale ile ağızdan mide ve duodenuma giren bir alet kullanarak taşın buradan alınması gerekir.
Her iki şekilde de hastayı bedenen çok yıpratan; ikincisinde hayatını tehdit eden bir durum oluşmaktadır. Bunların tedavisi için daha çok acı-ağrı, zaman, para gerekir.
Halbuki safra kesesinde taş olduğunu tesadüfen bir check-up esnasında ya da başka amaçlı bir tetkik esnasında öğrenen hasta cerraha müracaatla basit, kısa ve ağrısız bir şekilde laparoskopik (bıçaksız/kapalı) ameliyatla bu sıkıntıdan kurtulur. Yukarda saydığım tatsız komplikasyonları ve acıları yaşamaz.
Sonuç: Safra kesenizde taş olduğunu öğrendiğinizde ‘Benim şikâyetim yok, niye ameliyat olacakmışım ki’ demeyin.
Size şikâyetiniz olursa gidersiniz doktora diyenlerin sözüne itibar etmeyiniz. Cerrahi polikliniğine uğrayıp en kolay şekilde ameliyatınızı olun.