Amacının gizli kalmaması gereken ‘Gizli Hediye´
Kısa bir süre önce Matan Baseter Yönetim Kurulunda göreve başlayan Dan Weinstein ile derneğin geleceğini konuştuk.
Matan Baseter ile tanışıklığın ne zaman başladı? Görevini anlatır mısın?
Matan Baseter, adını tabi ki yıllardır duyduğum ancak ne yaptığı hakkında bilgi sahibi olmadığım bir kurumdu. Aşkenaz Cemaatinde aktif çalışan biri olarak daha fazla bilgi sahibi olmam gerekirken Matan Baseter’in toplumumuzun bir hayır kurumu olduğunu bilmekle yetinmiş, ne yaptığını bu güne kadar merak bile etmemiştim.
Birkaç ay önce Matan Baseter’de görev alan yakın arkadaşım Gina Alkaş’ın çağrısına uyarak bir toplantıya katıldım. İnanın duyduklarım ve gördüklerim karşısında gözlerim yaşardı. Toplumumuzda 317 ihtiyaçlı ailede, 578 dindaşımıza maddi desteğin yanı sıra hem gıda hem de sağlık desteğinin ilgi dolu gönüllülerce verildiğini görmek beni çok etkiledi. O günden beri ben de bu uğraşın bir parçası oldum.
Bu çalışmalar sırasında Matan Baseter’in toplumumuz üyelerince yeterince tanınmadığını fark ettim. Yardım için yapılan bu ‘insanüstü insanlığın’ duyurulmasının en büyük önceliğimiz olması gerektiğine candan inanıyorum. Şu anda şahsım adına konuşursam, en önemli görevimin hislerimizi ve heyecanımızı tüm cemaatimizle paylaşmak olduğunu düşünüyorum.
Hepimizim bildiği üzere toplumumuz yaşlanan bir profile sahip. Bunun yanı sıra göçler de fazlalaştı. Zor bir dönemden geçtiğimiz aşikâr. Kurumunuza bunların etkileri nasıl oldu?
Gençlerimizin başka ülkelere göç ettiğinden yola çıkarsak profilimizin yaşlandığı açıkça kendini belli ediyor. Geride kalanlar arasında yaşlılar ve ciddi ekonomik desteğe ihtiyaç duyan orta yaşlı nüfusumuzun sayısının da arttığı açıkça gözlemlenmekte.
Hayat gittikçe zorlaşıyor; her geçen gün bundan etkilenen ve çaresizliğe sürüklenen ciddi bir kitle mevcut.
Matan Baseter’in varoluş nedeni bu insanlarımıza sahip çıkma görevi olduğu için karşı karşıya kaldığımız görev de çığ gibi büyüyor.
Çeşitli kampanyalarınız oluyor. Bunlardan bahseder misiniz?
Çok iyi ve cevabı çook uzun bir soru sordunuz. Nereden başlasam? Her şeyden önemli olan sağlıktan başlayacağım.
18-60 yaş aralığında ve Matan Baseter’den destek almakta olan dindaşlarımıza bir yıldır tamamlayıcı sağlık sigortası yapılıyor. Bu şekilde SGK’lı olan dindaşlarımız için özel sigorta anlaşması ile Or Ahayim Hastanesi dahil olmak üzere birçok hastanede ek ödeme yapmadan ameliyat olma, yatarak tedavi imkanı sağlıyoruz.
Ayrıca tekerlekli sandalyeyle rahatça binilmesine imkân veren bir araç aldığımızı, tekerlekli sandalyeyle hareket edebilen hastalarımızı evlerinden alarak doktor ve hastane kontrolüne götürerek evlerine geri bırakmak için organize olduğumuzu bilen kaç kişi var?
Çok güncel bir kampanyamıza da dikkatinizi çekmek isterim: Purim bayramımızda Misloah Manot yani bizim kadar şanslı olmayan ailelere gönderilecek hediye paketleri için toplanan bağışların tamamının ihtiyaçlı ailelere hiçbir kesintiye uğramadan dağıtılması için halen yürüttüğümüz bir kampanya var. Bu konuda aracı olduğunuz için size teşekkür ediyoruz. Tüm dindaşlarımıza duyurumuz şöyle: Kampanya için katkı payı 50 TL ve katlarıdır. Bu konuda acil desteğe ihtiyaç var. Toplumuzdan imkanları dahilinde destek bekliyoruz.
Gençlerimizin üniversite eğitimi özellikle odaklandığımız önemli konulardan bir diğeri. Üniversite öğrenimi gören ve destek ihtiyacı duyan gençlerimizin önünü açmak da görevimiz. Bu konuda da bir ‘Eğitim Bursu’ kampanyamız var. Bu yıl 68 öğrencimiz yurtiçi ve yurtdışında bu kampanyadan destek görüyor. Eğer uğraşımızı daha fazla kişiye duyurabilirsek başkaları da yararlanabilecek.
Giyim kuşam ise başka bir ihtiyaç. 750 kişinin giyim ve ayakkabı ihtiyacını karşılamak için yaptığımız ve yapacağımız kampanyalara da değinmek gerekir.
Yiyecek içecek konularına gelirsek. Purim, Pesah ve Roş Aşana bayram geceleri için desteklediğimiz 750 dindaşımıza sıcak yemek gönderdiğimizi biliyor musunuz?
317 aile ve 578 kişiye her ay, içinde bazen somon, çikolata, kaşer sucuk gibi temel gıda maddelerinin ötesinde güzellikler içeren bir gıda paketi de sağlıyoruz.
Matan Baseter gönüllüleri tarafından her ay içeriği değiştirilerek hazırlanan paketler yine gönüllüler tarafından ailelere teslim edilirken, zaman içinde belirlenmiş bazı üyelere de paket yerine market kartı verilmekte. Bu kartlar sayesinde kendi istedikleri bazı şeyleri alarak mutlu olmalarına imkan tanımaya çalışıyoruz. Ayrıca 578 kişinin her birine ayda 1,5 kg kaşer et verilmesini sağlıyoruz.
Bir de keyif paketlerimiz var. Bunlar bir veya birkaç gönüllü ile Boğaz’a giderek çay içmek ve keyifli bir zaman geçirmek veya Şabat akşamını yalnızlığa mahkûm geçirmekte olanların ailelerde misafir edilmesi gibi uygulamalar.
Toplum üyelerimize ne şekilde seslenmek istersiniz?
Bizim ne yaptığımızı bilmeleri, verdiğimiz desteği duymaları ve katkı imkânları oluştukça bunu hatırlamalarını çok isterim. Bir sinagogda seuda veya limud yemeği verecek olanların yaptıkları harcamanın hemen hemen tamamının ihtiyaçlı bir aileye şefkat ile döneceğini unutmamaları benim için önemli.
La Casa Catering’i tercih ettiğinizde ödeyeceğiniz her on liranın sekiz buçuk lirasının kurumumuzun bakmakla sorumlu olduğu ailelere yardım olarak ulaşacağını lütfen bilsinler.
Ayrıca tüm sinagog ve vakıf yönetim kurulu üyeleri ile yöneticilerine de seslenmek isterim. Yahidlerinize öneride bulunurken veya kendi faaliyetleriniz için catering siparişi verirken yardıma muhtaç dindaşlarımızı desteklediğinizi lütfen göz ardı etmeyin. La Casa’ya sipariş vermek tam anlamı ile bir ‘Kazan Kazan’ durumudur.
Fiyatlarımızı incelerken küçük bir fiyat farkı ile gizli yardıma ihtiyaç duyan ve size ulaşmaktan çekinen yahidleriniz olduğunu unutmayın.
Gönüllülük deyince sizin aklınıza ne geliyor? Genç nesil daha profesyonelce yaklaşıyor dernek çalışmalarına. Sizce bunun pozitif ve negatif etkileri neler?
Gönüllülük özel bir his. Profesyonel bile olsanız eğer gönlünüz ‘gönüllü’ değilse bu işi yapamazsınız. Ben Matan Baseter’de canını dişine takarak muhtaç insanları 7/24 düşünen ve karşılık beklemeyen insanlar gördüm, görüyorum. Bence gönüllü olmak bu işte.
Gençlerimiz belki daha profesyonelce yaklaşıyor olabilir. Haklıdırlar. Ayrıca profesyonel sosyal yardım bir gereklilik. Uzmanlaşma arttıkça bu işler şefkat dolu profesyonellerin işi olacak zaten.
Ayrıca toplumumuzda profesyonel çalışanların çok gerekli ve önemli bir işlevi olduğuna da inanıyorum.
Ancak lütfen hepimizin birbirimizden sorumlu olduğunu unutmayalım.