Elektroensefalografi yani EEG beyindeki elektriksel aktiviteyi değerlendirmek için kullanılan acı, ağrı, yan etkisi olmayan ve radyason içermeyen bir testtir. EEG, epilepsi, kafa travması, ensefalit (beyin iltihabı), beyin tümörü, bellek sorunları, uyku bozuklukları, felç, demans, migren, komadaki hastalarda ve psikiyatrik hastalıkların tanısında beyin aktivitesini belirlemek için kullanılır.
Nöroloji Uzmanı Dr. Sema Targıt Akbaşak, Or-Ahayim Hastanesi
EEG nedir?
Elektroensefalografi yani EEG beyindeki elektriksel aktiviteyi değerlendirmek için kullanılan acı, ağrı, yan etkisi olmayan ve radyason içermeyen bir testtir. Beyindeki nöronlar elektriksel aktivitelerle iletişim kurarlar, EEG bu kurulan aktivitenin tespit edilmesinde kullanılan bir işlemdir. İşlem hastanelerde, kliniklerde veya doktor ofisinde Elektronörofizyoloji Teknisyeni tarafından laboratuvar ortamında yapılır. Yenidoğandan erişkin olan tüm bireylere uygulanabilinir.
Nasıl uygulanır? EEG için hasta hazırlığı nelerdir?
Bu testte elektrot olarak adlandırılan uzun kablolar kullanılır. Bu kablolar saçlı deriye bir krem yardımıyla sabitlenir ve beyindeki elektriksel uyarıları analiz ederek, bağlı olduğu bilgisayara dalgalar şeklinde sinyaller gönderir.
EEG testi uygulanacak hasta ilk olarak kullandığı ilaçlar varsa ilaç alımı kesilecek mi? diye doktora danışmalıdır. Hasta teste gelmeden bir gece öncesinden saçlarını yıkamış olmalı ve ertesi güne saçına sprey, jöle sürmemeli. Testten önce en az sekiz saat boyunca kafein içeren yiyecek ve içecek tüketmemeli. Eğer hastaya RUTİN EEG testi uygulanacaksa hasta en az test saatinden iki saat öncesinde yemek yemiş olmalıdır. Test sırasında hastaya belli uyaranlar verilir. Bunlar; hiperventilasyon(derin nefes alıp verme) ve fotik stimülasyon (ışık uyaranı) diye adlandırılan uyaranlardır. Epilepsi ve başka nöbet bozuklukları olan hastalarda bu uyaranlar nöbete neden olabilir. EEG’yi gerçekleştiren teknisyen hastanın bu durumunu güvenle yönetebilecek şekilde eğitimlidir. EEG işlemi 40 ila 60 dakika arası süren bir zaman dilimi kapsar. EEG sırasında sırasında hasta kımıldayamaz ve konuşamaz. Bebek ve çocuk hastalarda EEG çekimi uyku sırasında gerçekleştirilir. Yetişkinler gibi bebeklerin de saçları temiz ve karınları tok olmalıdır. Uyku esnasında kullandığı (özel yastığı, uyku oyuncağı, battaniyesi vb.) eşyalar beraberinde getirilmelidir. Konforlu bir oda düzeneği sistemi içerisinde uyutulur. Uyku sırasında gerçekleşen bu çekimde Hiperventilasyon ve Fotik stimülasyon işlemleri uygulanmaz. Uykuya daldıktan sonra çekim minimum 60 dakika sürer.
Hangi hastalıklarda uygulanır?
Beynimiz dış dünya ile tüm iletişimimizi sağlayan en önemli organımızdır. Yaklaşık olarak 1300 -1800 gr olan ve 90 milyar nöron (sinir hücresi) barındıran bu karmaşık bir sistemdir. Halk arasında ‘sara hastalığı’ olarak bilinen epilepsi, beyindeki fonksiyonların kısa süreli bozulmasına bağlıdır ve anormal elektriksel aktivitelerin yayılması sonucu ortaya çıkar. Tüm vücudu yöneten beyin, bu anormal elektiriksel aktivitenin etkisiyle değişik kas, otonom sistemi, sinir sistemi, göz ve kalbe de yansıyarak değişik semptomlar oluşturur. Epilepsi sadece halk arasında bilinen ve gözlenen tüm vücudun kasılması demek değildir, bazen bir gözün seğirmesi, bazen baş dönmesi bazen de göz dalmalarıyla oluşan çeşitli belirtileri ve bulgularla da görülür.
Epilepsi belirtileri; yeni doğan bir çocuktan erişkin bir bireye kadar değişiklikler gösterir.
Yeni doğan bir çocuktaki belirtiler; bisiklet sürer gibi bacak ve ayak hareketleri, sık yalanma, yutkunma şeklinde olabilirken, süt çocuğu dönemlerinde; vücuttaki kasılmalar, uzun süreli göz dalmaları şeklinde görülebilir. Erişkin ve sonrasındaki dönemlerde; hayal görme, kol ve bacaklarda uyuşma, bazı anıları hatırlayamama, kontrol edilemeyen hareketler, baş dönmeleri ve kusmalar eşlik eder. Bu gibi durumların psikolojik rahatsızlıklarla da karıştırılmaması için tanıyı koyarken hastanın anlattıkları dışında etrafındakilerin ve ailesinin anlattıkları da çok önemlidir. Anlatılan bilgiler ışığında kişiyi tanı için doğru olan bölüme yönlendirmek en sağlıklı sonuçtur. Epilepsi şüphesi ile gelen hastalarda ise tanı koymada bize yardımcı olan unsurlardan bir taneside EEG’dir.
EEG testinin kullanıldığı epilepsi dışındaki durumlar
Kafa travması, ensefalit (beyin iltihabı), beyin tümörü, bellek sorunları, uyku bozuklukları, inme (felç), demans (bunama), migren, komadaki hastalarda ve psikiyatrik hastalıkların ayrıcı tanısında beyin aktivitesini belirlemek için de kullanılır.
EEG sonuçları neyi gösterir? Değerlendirilmesi ve yorumlanması nasıldır?
EEG sonuçları uzman nöroloji doktoru tarafından değerlendirilir ve yorumlanır. EEG’de oluşan dalgalar normal olarak kabul edilen frekans ve amplitüd aralığında ise; beyin bozukluğunuzun olmadığı anlamına gelir. Kayıt yapılan elektriksel değişimler normal dışı ise; merkezi sinir sisteminin (MSS) herhangi bir nedenle aktivitesinin bozulduğu görülür ve görülen değişiklikler özelliklerine göre tanıya yardımcı olan bilgileri klinisyene raporda anlatılır. Bu gibi durumlarda nöroloji uzmanları ileri tetkiklerle (MR, BT, Kan Testleri vs) tanıyı koyar ve gerekirse tedaviye başlarlar.