Barış planının ilk adımı ekonomi

Trump yönetiminin hazırladığı ve uzun süredir beklenen Ortadoğu barış planının ilk açıklanan bölümü ekonomik detayları oldu.

Dünya
26 Haziran 2019 Çarşamba

Washington yönetimi, ABD Başkanı Donald Trump’ın danışmanı ve damadı Jared Kushner liderliğinde hazırlanan ve ‘Yüzyılın Anlaşması’ olarak nitelendirilen, Ortadoğu barış planının ekonomik ayrıntılarını ilk kez kamuoyuyla paylaştı. Filistin topraklarına 50 milyar dolar değerinde yatırım ve yoksulluğun yarı yarıya düşürülmesini öngören plana, Filistin Yönetiminden tepki geldi.

Söz konusu plan kapsamında Filistin topraklarında, on yıl içinde 50 milyar dolarlık uluslararası yatırım yapılması, buna bağlı olarak bir milyonluk istihdam yaratılması öngörülüyor. ABD, atılacak bu adımlarla Filistin’in gayri safi milli hasılasını iki katına çıkarmayı amaçladığını açıkladı. İşsizlik oranının tek haneli rakamlara indirilmesi ve yoksulluk oranının yarı yarıya düşürülmesi de diğer amaçlar arasında yer alıyor. Planda ayrıca, yolsuzluğun engellenmesi amacıyla paranın çok uluslu bir kalkınma bankası tarafından idare edilmesi öngörülüyor.

Beyaz Saray hafta sonunda yaptığı açıklamada, söz konusu plan ile Filistin tarihinde yeni bir döneme girilebileceğini belirtti. Planın detayları, Bahreyn’de düzenlenen uluslararası toplantıda ele alınıyor.

Filistin Yönetimi ise ekonomik planı kabul etmediğini duyurdu. ABD’nin açıklamasının hemen ardından Twitter üzerinden bir açıklamada bulunan Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) İcra Komitee Üyesi Hanan Aşravi, “Önce Gazze ablukasını kaldırın, ülkemizin, kaynaklarımız ve fonlarımızın İsrail tarafından çalınmasını durdurun, bize hareket serbestimizi ve sınırlarımız, hava sahamız, sularımız üzerindeki kontrol hakkını verin. Sonra özgür ve egemen bir halk olarak canlı, müreffeh bir ekonomi inşa edişimizi görün” dedi.

Hamas’tan yapılan açıklamada ise planına tepki gösterilerek, “Filistin satılık değildir” denildi.

Filistin Yönetimi, Bahreyn konferansını da boykot ettiğini açıklamıştı. Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas, “Bahreyn’de düzenlenecek Konferansına katılmayacağımızı söyleyebiliriz. Bunun sebebi ise politik meseleler çözülmeden önce ekonomik konular görüşülmemelidir. Politik bir çözüm olmadığı sürece biz, herhangi bir ekonomik çözüm için anlaşma yapmayacağız” ifadelerini kullanmıştı.

 

Manama Konferansında kimler yer alıyor?

Bahreyn’de 25-26 Haziran tarihlerinde düzenlenen ve Ortadoğu Barış Anlaşmasının ilk adımı olarak nitelendirilen Manama Konferansı öncesinde, Euronews katılımcıları değerlendirdi: Suudi Arabistan’ı ekonomi bakanlığı temsil edecek. Mısır ise “dinleyici heyet” olarak adlandırılabilecek bir ekip ile katılacak. Diğer bir deyişle katılımı, sembolik düzeyde olacak ve öne sürülenlerin onaylandığı anlamını taşımayacak.

Asyalı iki ekonomik güç Çin ve Japonya ise bu konuda iki farklı tavır sergiliyor. Pekin konferansı boykot ederken, Tokyo “iki devletli çözüme” götüren herhangi bir çabayı daimi olarak teşvik etmek adına katılım gösterecek. Son olarak ev sahibi ülke Bahreyn ise konferansın bu anlaşma doğrultusundaki sonuçlarını kabul etmiyor.