8-10 Kasım tarihlerinde İzmir’de yapılan ‘İsrail ve Yahudilik Çalışmaları Konferansı’nın yoğun bir katılımla gerçekleşen programında Türk ve yabancı akademisyenler çeşitli sunumlar yaptı. Özellikle İsrail’den gelen kıdemli akademisyenlerin katılımı toplantının uluslararası boyutunu daha da güçlendirdi. Kudüs İbrani Üniversitesinden Profesör Moshe Maoz, Türkiye’deki akademik çalışmalardan son derece etkilendiğini birkaç kere farklı oturumlarda tekrarladı. Tebliğler arasında Kanada Calgary Üniversitesinden Michael Keren’in sunumunda sosyal tarih işlenirken, Hayfa Üniversitesinden Moshe Naor, Hayfa şehrindeki Filistin Mandası dönemindeki Sefaradların toplumsal ve siyasi faaliyetlerini analiz etti. Bat Zion Eraqi ise Yemen Yahudilerinin kendi toplumsal kimliklerini muhafaza ederken, İsrail toplumuna entegrasyonundaki yaşadıkları zorlukları tartışırken, kendi aile kökeninin de Yemen’den geldiğini vurguladı. Diğer taraftan Aviva Halamish, Moskova yanlısı MAPAM partisinin 1949 yılında David Ben Gurion tarafından hükümetten dışlanma sürecini anlattı, ayrıca dindar partilerin koalisyona dahil edilmelerinin sonuçlarının hala devam ettiğini ve MAPAM’ın o dönem iktidarın parçası olması durumunda farklı bir İsrail’in ortaya çıkabileceğini vurguladı. Yani kastettiği daha laik ve dinin siyasetteki etkisinin daha az olduğu bir ülke olabileceği yönündeydi. Önemli bir dönüm noktası olarak MAPAM partisinin eğitim bakanlığını talep ettiğini hatırlatan Halamish, günümüze kadar eğitim bakanlığının daha çok sağ siyasetçiler tarafından yönetildiğinin dikkate alınması gibi bir noktaya dikkat çekti. (Her ne kadar ilk eğitim bakanı Zalman Şazar sol kanattan gelse bile zaman içinde dini eğitim ülkede arttı). Bir başka ilginç sunum ise Deborah Bernstein tarafından 1959 yılında Hayfa’nın daha çok Fas Yahudilerinin oturduğu Wadi Salib mahallesindeki gösterileri ve 1970’lerdeki Kara Panterler hareketini karşılaştırdığı tebliğ idi. Böylelikle ülke içindeki Yahudiler arasındaki etnik ve sınıflar arası gerilimleri ortaya koyan analitik bir karşılaştırma sundu.
Bütün bu sunumların sonucunda İsrail ve Yahudiliğin çeşitliliği akademik bir dil ile tartışılmış ve ortaya konulmuş oldu.