Korona virüsüne yakalanan ve iyileşen hastalardan alınan kandaki antikorlar plazma yolu ile bağışıklık sistemi zayıf olan ve durumu ağır hastalara veriliyor.
Klasik bir tedavi şekli olan sistemde, bağışıklık sistemi kuvvetli olan hastanın kanında virüsü yok etmek için doğal olarak üretilmiş olan antikorlarlardan yararlanılıyor.
Antikorlar aslında anti-virüs proteinlerinden oluşuyor. Doğa bir şekilde bu antikorları sadece organizmayı tehdit eden spesifik virüs için üretiyor. Bu olgu teknik tıpta pasif bağışıklık olarak biliniyor.
Aktif Aşı ise, hasta olmayan bir bünyeye ölü veya zayıflatılmış virüsü vererek vücudun savunma sistemini (Bağışıklık) suni olarak harekete geçirerek, kanda o hastalığa karşı antikorları yaratmak olarak tarif ediliyor.
Tedavi nasıl yapılacak ?
İlk aşamada hastalığı geçirmiş olandan alınan kandan elde edilen plazma dondurulup İsrail'de çeşitli hastanelere gönderilecek ve ağır hastalara verilecek. İkinci aşamada ise amaç, mümkün olduğunca yeterli plazma toplayarak antikor (İmmunoglobulin) üreterek hastaları tedavi etmek.
MDA Başkan Yardımcısı Eilat Shinar, halen İsrail Sağlık Bakanlığının iki ilaç şirketi ile elde edilecek serumların dozajı ve kullanım protokollerinin yazılması için görüşme halinde olduğunu belirtti.
Bir kişinin plazma bağışlayabilmesi için de, hastalığı geçirdikten sonra 14 gün geçmesi ve iki farklı korona testinden sağlıklı olarak teyit edilme şartı gerekiyor.