Geçtiğimiz cuma günü Kudüs’teki El-Aksa Camisi neredeyse bomboştu. Hocanın vaazını dinlemeye gelen az sayıdaki maskeli cemaat üyeleri, birbirlerinden 3-4 metre uzakta durarak namaz kıldı.
İmam duasında “Alla…bizi bu salgın felaketinden kurtar, bize ve tüm insanlığa merhamet eyle, yarabbi…” dizelerini de ekledi. İsrail’in ülkedeki tüm cami ve sinagoglara uyguladığı sınırlamalar İslam’ın en kutsal ayı Ramazan boyunca da devam edecek.
Kısıtlamalar yoğun güvenlik güçlerinin bulunduğu büyük şehir merkezlerinde harfiyen uygulanırken, küçük kasabaların yöneticileri aynı disiplini sağlamanın zorluklarına dikkat çekiyor ve ekstra güvenlik gücü talep ediyor. Çoğunluğu Arap nüfusa sahip kasabaların yöneticileri de Ramazan boyunca virüsün daha da yayılmasından endişe duyuyor.
Salgın yüzünden İsrail’de bayram ve dini sebepli her tür aile toplantıları, sadece en yakınların katılımı ile sınırlanmış durumda.
İsrail’i kuzeyindeki Arara kasabası Belediye Başkanı Mudar Yunes, Ramazan’da toplu iftarlarda salgın önlemlerine harfiyen uyulacağı konusunda endişeli. Yunes basına, “İsrail bizi kaos içinde bırakmamalı. Bir an önce ekstra tedbirler istiyoruz” şeklinde konuşarak yetkililerden yardım istedi.
Yunes, çoğunluğu Arap olan bu kasabalarda pek de hoş karşılanmayan İsrail polis ve ordusunun daha çok devriye gezmesini ve yaşlılara yiyecek götürülmesi için yardım etmesini istedi.
