Holokost’tan kurtulan Giselle Cycowicz anısına düzenlenen Zoom yayını antisemit saldırıya uğradı. Aynı hafta Almanya’nın Hannover şehrindeki Habad Rabbi’si Benjamin Wolff koronadan hayatını kaybetti. Ama her şeye rağmen, İsrail’in Bağımsızlık Günü büyük bir coşkuyla kutlandı.
Liza Cemel - Berlin
Holokost’u Anma Günü dolayısıyla tüm dünyada düzenlenen etkinlikler bu sene korona pandemisi nedeniyle dijital platformlar ve sosyal medya araçlarıyla sınırlı kaldı. Teknolojinin özellikle bu dönemde getirdiği kolaylıkların yanı sıra, beraberinde birçok siber zorbalık olaylarının da önünü açmış oldu.
Son zamanlarda artan Zoom saldırıları, 20 Nisan’da da kendini gösterdi. Almanya’nın en geniş ve en hareketli Yahudi kurumlarından biri olan ‘Morasha’, Yom Aşoa haftasında da çeşitli ve çok değerli konuşmacıları, öğrenciler ve genç profesyoneller başta olmak üzere, cemaatin büyük bir kesimiyle buluşturdu.
1927 yılında o zamanın Çekoslovakya sınırlarında doğan ve Auschwitz’ten kurtulan Psikolog Doktor Giselle Cycowicz’in hayat hikâyesinin ve anılarının paylaşıldığı bu yayın, İsrail’de yaşayan kızı Yael Bier tarafından gerçekleşti. Kendisi de Kudüs’te yaşayan 93 yaşındaki Dr. Cycowicz, normal şartlar altında Yom Aşoa zamanı İsrailli lise öğrencilerine eşlik ediyor ve birinci tanık olarak anılarını paylaşıyordu.
Bu senenin getirdiği olağandışı şartlar dolayısıyla birçok katılımcıyla Zoom üzerinden buluşan Yael Bier’in anlatımı tam ortada sekteye uğradı. Sonradan Arjantinli oldukları öğrenilen bir grup genç, yayının ortasında içeri girmeyi başarmış ve birtakım uygunsuz içerikleri ekrana yansıtarak tüm katılımcıları ve özellikle konuşmacıyı şaşkınlık içinde bırakmıştı. Pornografik görüntülerin yanı sıra, Adolf Hitler’in halkı selamladığı bir videoyu da paylaşan bu grup, katılımcılar şoktan çıkıp olayı anlayana kadar arka plandan da Yahudi karşıtı söylemlerle hakaretlerine devam etti.
Hem insanlık hem de tüm dünyadaki Yahudiler için böylesine önemli ve kutsal bir günde karşılaştıkları bu üzücü olayla hazırlıksız yakalanan kurum başkanı, durumu fark ettikten hemen sonra görüşmeyi sonlandırdı. Fakat biraz geç olsa gerek, katılımcılar ve Yael Bier da maalesef bu duruma şahit oldu.
Morasha kurulundaki yetkililer, genel durumu ve üzüntülerini dile getiren bir açıklamayı sosyal medya hesaplarından paylaştı. “Karşılaştığımız sahne karşısında çok şaşkınız ve bu olaya şahitlik etmek zorunda kalanlar adına da çok üzgünüz. RIAS (Almanya’daki antisemitizm ihbar ve bilgi hattı) ve Alman makamına çoktan şikâyette bulunduk. Sizin emniyetiniz için güvenlik önlemlerini arttıracağız ve oturumlarımıza erişmek için kaydolma şartını katılımcılardan talep edeceğiz” sözleri ile son durumu açıkladı.
Her şeye rağmen Yahudi öğrenimini devam ettirmek için kararlı olan Morasha yetkilileri, özellikle bu zor zamanlarda çevrim içi etkinleri durdurmayacaklarına, aksine daha da güçlü bir şekilde yollarına devam edeceklerini de ekledi. Bunu takiben cemaatin birçok üyesinden gelen destek mesajları hem toplumun daha da kenetlenmesine hem de bazı endişelerin doğmasına sebebiyet verdi.
Bir diğer acı haber ise Almanya’nın Hannover şehrinden geldi. 2005 yılından beri kuzey Almanya’da yaşayan Haham Benjamin Wolff ve ailesi, Hannover şehrinde bir Habad Yahudi merkezi kurmuştu ve cemaatin büyük bir kısmına destek oluyordu.
Arkasında sekiz çocuk, bir eş ve sevenlerini bırakan Haham Wolff geçen Şabat, 24 Nisan akşamı, zatürre ve virüsün getirdiği sağlık problemleri nedeniyle hayatını kaybettiğinde yalnızca 43 yaşında idi.
Birçok cemaat üyesi üzerindeki olumlu etkisi ve Yahudi kimliğine katkılarından, çok başarılı ve sevecen bir lider olarak tanımlanan Haham Wolff’un ölümü büyük bir üzüntü yarattı.
Ölümünün ardından, her şeye rağmen Hannover’da kalmaya devam etmek isteyen eşi Shlucha Shterna Wolff ise bu zor kararı, cemaate sağlanan destek ve katkının sürekliliğindeki önemine inancı doğrultasında verdi. Bu cesur davranışının Habad yaşam tarzına uyması ve bu zor günlerde bile gösterdiği kahramanlık nedeniyle çok takdir gördü. Yaşları 3 ila 19 arasında olan sekiz çocuğuyla beraber Hannover’da yaşamaya devam edecek olan Bayan Wolff, cemaatteki görevini Habad merkezinin başına geçerek devam edecek.
Arka arkaya yaşanan acı olaylar, İsrail’in bağımsızlık günü geldiğinde biraz duruldu ve kutlamalar coşkuyla Berlin cemaatindeki Yahudi evlerinin duvarlarında yankılandı. Bu sene bağımsızlığının 72. yılı olan İsrail de korona nedeniyle her zamankinden farklı bir kutlamayı deneyimlemiş oldu.
Gerçek hayattaki birlik ve beraberliği bu dönemde sanal ortama taşıyan cemaatlerden biri de Berlin idi. Cemaate bağlı genç üyelerin aktif olarak yer aldığı bu yayında, onlara Dünya Siyonist Örgütünde (WZO) Diasporadaki Diyanet İşleri Merkezinin başı olan Haham Yehiel Wasserman eşlik etti.
Haham Wasserman’ın konuşmasıyla beraber, katılımcılar İsrail hakkındaki en içten düşüncelerini ve en güzel anılarını paylaştılar. Etkileşimli geçen bu oturumda, katılımcılar şarkılara kendi evlerinden eşlik ettiler. En büyük coşku ise, herkesin hep bir ağızdan söylediği ve bayraklarla katıldığı Hatikva oldu.
Korona ve Yahudi karşıtı saldırılar bitmez ama biz İsrail’i ve Yahudi kimliğimizi kutlamaya devam edeceğiz…
