Bu maskeler bağış için: Bir alış = Bir bağış

Haftalardır karantinadayız. Haftalardır her sokağa çıktığımızda cerrahi maskelerimizi takıyoruz ve alışverişten döner dönmez, maskemizi fırlatırcasına çöp kutusuna atıyoruz.

Sibel KONFİNO Yaşam
3 Haziran 2020 Çarşamba

Neden mi? Öncelikle maske takmaya alışık olmadığımızdan ve tabii cerrahi maskelerin tüylü dokusu burnumuzu ve ağzımızı kaşındırdığı için. Estel Lita Russo ve Aylin Yengin, yüzde yüz pamuklu kumaştan, el emeği ve göz nuru ile ürettikleri ‘neşeli maskeler’ sayesinde bu sorunun üstesinden gelmiş görünüyorlar. Bakalım bu maskelerin, bizi virüslerden korumak dışında ne gibi özellikleri varmış, görelim?

El sanatlarına ilgiliniz önceden de var mıydı?

Estel Lita Russo: Çocukluğumdan beri, ellerimde hep şekillendirmeye çalıştığım bir şeyler oldu. Altı - yedi yaşlarımdayken, halam, minnacık ellerime üstüne çiçek çizilmiş bir bez ve renkli ipler ile bir iğne verdi ve çiçeğin içini doldurmamı istedi. Daha da küçükken, bulduğum bütün iplikleri düğümlerle kuklaya benzetir ve onları konuştururdum. Yoğun çalıştığım dönemlerde bile dikiş diktim, nakış yaptım, örgü ördüm, resim, seramik, heykel yaptım, ahşap boyadım. Sonunda da tüm bunların birleştiği kuklalarımı yapmaya başladım ve çalışmalarım bir mesleğe dönüştü.

Aylin Yengin: Kendimi bildiğimden beri el sanatlarına ilgi duydum. Özellikle örgü örmeyi çok seven biri olarak da, yaklaşık iki senedir kış aylarında atkı, bere örüyor ve sattığım her üründen elde ettiğim gelirin bir kısmını Türkiye Görme Engelliler Derneğine bağışlıyorum. Bir başka deyişle göremeyenler için örüyorum. Ördüğüm ürünlerin birilerine destek olacağını bilmek beni son derece teşvik ediyor. 

Peki, maske yapma fikri nereden çıktı?

AY: Bir gün Instagram’da gezinirken, Lita’nın ‘kuklita_kukla_hobi’ sitesine mesaj atıp, “Ben de bundan isterim” dedim. Her zamanki pozitif yaklaşımıyla bana aynı maskeden bir tane daha yaptı. O akşam evde komiklik olsun diye maskemi takıp bir selfie çektim ve Instagram’da paylaştım. Sanırım şimdiye dek hiçbir fotoğrafım bu kadar çok beğeni almamıştı. 

ELR: Aslında maskeleri dikmeye tek kullanımlık maskelerin yüzüme verdiği rahatsızlıktan dolayı başladım. Sonra isteyen arkadaşlarıma hediye ettim. Hatta bazen onlar istemese bile zorla verdim. 

 

 

Lita Russo ve Aylin Yengin

 

Sonra satmaya mı karar verdiniz?

AY: Açıkçası satma fikri, arkadaşlarımızın ve tanıdıklarımızın ısrarıyla şekillendi. Fotoğrafımın altına yazdıkları yorumlar genellikle, “Nereden aldın, çok güzelmiş, ben de istiyorum” şeklinde çoğaldıkça, doğrudan Lita’yı aradım ve “Ne dersin, bu maskeleri başkalarıyla da paylaşmaya var mısın?” diye sordum. 

ELR: Satma fikri Aylin’in maskesinin üzerinden gülümseyen tatlı gözlerine gelen ilgiden sonra şekillendi. Bana satmak isteyip istemediğimi sorduğunda da, “Sen satacaksan neden olmasın?”dedim. Böylece bu güzel ortaklık başladı. Bir - iki hafta içinde de birbirini inanılmaz tamamlayan iş arkadaşları olduğumuzu fark ettik. 

Bağış yapma fikri nasıl doğdu?

AY: Daha önce de söylediğim gibi, bere ve atkı örerken yardım kuruluşlarına yaptığım bağış beni öyle motive etmişti ki, bu maskelerin satışından elde ettiğimiz geliri de ihtiyacı olanlarla paylaşmak güzel olur diye düşündüm. Bu fikrimi Lita’ya açtım ve o kadar olumlu yaklaştı ki, bir anda proje son halini alıverdi. Balat Or Ahayim Hastanesinin Başkanı Yaşar Abuaf ile görüştüm. Kendisine, çok büyük rakamlar olmasa da kazancımızın bir kısmını hastane vakfına bağışlamak istediğimizi söyledim. Çok mutlu oldu. 

ELR: Aylin bağış yapalım dediğinde, “İşte doğru insan!” diye düşündüm. Nereye bağış yapacağımız konusunu biraz düşündük ve konu maske olduğu için bir hastane olmasının doğru olacağına karar verdik. Bu sene çok zor zamanlarımızda annelerimize kucak açmış olan Balat Or Ahayim Hastanesine karar vermemiz de beni ayrıca mutlu etti.

Bu sempatik maskelerin özellikleri neler?

AY: En önemli özellikleri %100 pamuktan üretilmiş olmaları, böylece kesinlikle kaşıntı yapmıyor ve rahatsız etmiyorlar. El emeği göz nuru ile tek tek elde dikildikleri için kusursuz değiller ve bence onları mükemmel kılan da bu özellikleri. Genellikle her birinden bir ya da iki tane üretiyoruz. Yani sokakta bir başkasıyla ‘düşeş olma’ şansınız çok düşük. Farklı kumaşlar seçiyoruz ve hem ön yüzünü, hem de arka yüzünü kullanabiliyoruz. Anlayacağınız bir taşla iki kuş. Bir de tabii cerrahi maskeler gibi tek kullanımlık değiller. Yıkayıp tekrar tekrar kullanılabiliyorlar. Bu yönüyle ekolojik ve doğa dostu olduklarını söyleyebiliriz. Bir de şekil itibarıyla, kolay nefes almanızı ve rahatça hareket etmenizi sağlıyorlar. En önemlisi son derece güvenilirler. Bütün ‘çakmak testlerinden’ tam puan aldılar!

ELR: Aylin’in söylediklerine sadece yüze çok iyi oturduklarını eklemek istiyorum. Özellikle gözlük takanlar için bu çok büyük bir avantaj. Çünkü gözlüklerini maskenin burun kısmına yerleştirince daha az buharlaşma oluyor. 

İşin bir de pazarlama yönü var tabii. Onu nasıl hallediyorsunuz?

AY: Açıkçası en büyük satış kanalımız sosyal medya. Maskelerimizin fotoğraflarını Instagram hesabımıza yüklüyoruz ve beğenilerin yanında bolca sipariş alıyoruz. Satın alan arkadaşlarımız kendi fotoğraflarını sosyal medyada paylaşıyor ve onların arkadaşlarından da sipariş alıyoruz. Gördüğüm kadarıyla, işin içinde bağış olunca insanlar almaya daha hevesli oluyor.

ELR: Pazarlama işini tamamen Aylin organize ediyor. Bana sadece üretmek kalıyor.

Sevgili Lita ve Aylin, bu güzel projenizde size başarılar diliyorum. Eğer sizler de sokağa çıkarken burnunuzu kaşındıran cerrahi maskelerden bıktıysanız, bu pamuklu, el yapımı maskeler tam size göre. İkili paketler halinde satılan maskelerden elde edilen gelirin bir kısmı Balat Or Ahayim Hastanesine bağışlanıyor. Siparişlerinizi [email protected] adresinden, @loveandloops19 ya da @kuklita_kukla_hobi instagram sitelerinden sipariş edebilirsiniz. Unutmayın, bir alış = bir bağış.