David Bielski ve kardeşi Zelig, Naziler tarafından, Belarus’un bütün köşelerinden toplanmış tüm Yahudilerle birlikte, kıyımın ilk gününde katledildiler. David’in oğlu Tuvia, kısa zaman içinde Bielski Partizanlarının karizmatik ve şöhretli lideri oldu. Zelig’in oğlu Yehuda ise grubun savaşçı kanadında görev alıyordu. Bielski Partizanları, Holokost döneminin en güçlü direnişçi grubuydu.
Novogrudok, Belarus’un batısında, etrafı tepelerle ve sık ormanlarla kapalı küçük bir köydü. Bu köyün çevresindeki ormanların içinde, kurtlar, ayılar, bizonlar ve diğer vahşi hayvanlar yaşar. Eski Avrupa aristokrasisinin sık olarak ava çıktıkları bu ormanın yanındaki köyde, 15. yüzyıldan itibaren çok geniş bir Yahudi nüfusu, yüzyıllar boyunca kuvvetli bir cemaat oluşturmuştu.
Belarus’ta doğan Yahudilerin içinden, Haim Weizmann, Zalman Shazar ve Şimon Peres, daha sonra kurulan Yahudi devleti İsrail’in devlet başkanlığı görevini, Golda Meir, Menahem Begin ve Yitzhak Şamir başbakanlık görevini üstlenmişlerdi.
Novogrudok ve çevresinden, II. Dünya Savaşı döneminde çok önemli direnişçiler, partizan Yahudiler de vardır.
David Bielski ve kardeşi Zelig, Belarus’un Çarlık idaresi döneminde, 19. yüzyılın sonlarına doğru, oralara yakın bir köyde doğmuşlardı. 20. yüzyılın başlarında farklı fikirler yüzünden kavga edip yollarını ayırmışlardı. Küçük kardeş Zelig, köyünden ayrılıp, Novogrudok’a yerleşmişti. Her şeye rağmen 1942 yılının dondurucu bir kış gününde, iki kardeşin yolları yeniden birleşti. İki kardeş, Nazi askerleri tarafından, Belarus’taki bütün köşelerden toplanmış olan diğer Yahudilerle birlikte, kıyımın ilk gününde katledildiler. David ve Zelig’in çocukları Yahudi geçmişleriyle gurur duyan insanlardı ve yüzlerine bir tokat atıldığı zaman diğer yanaklarını uzatan tiplerden değillerdi. Antisemitizme kolayca boyun eğmeye niyetleri yoktu. Bu oğullar uzun boylu, güçlü, kuvvetli ve cesur erkeklerdi. Kendilerini nasıl koruyacaklarını bildiklerinden, bazı alçakların önünde, gülünç duruma düşmemeye kesin kararlıydılar.
David’in oğlu Tuvia, kısa bir zaman içinde Bielski Partizanlarının karizmatik ve şöhretli lideri oldu. Zelig’in oğlu Yehuda (Yudel) Bielski grubun savaşçı kanadında görev alıyordu.
Bielski Partizanları, Holokost döneminin en güçlü direnişçi grubuydu. Hikâyeleri 2008 yılında çekilen ve Oscar adaylığına layık görülen ‘Defiance’ (Meydan Okuma) adlı filme konu oldu.
1921’den 1939’a kadar Belarus, Polonya idaresi altındaydı. Tuvia Bielski, Polonya ordusuna yazılmış ve iki yıl sonra onbaşı olarak ordudan ayrılıp evine dönmüş, bir kütüphanede iş bulmuş ve evlenmişti.
Birkaç yıl sonra kuzeni Yehuda da Polonya ordusuna yazılmış ve yüzbaşılığa kadar yükselmişti. Daha sonra o da ordudan ayrılmış, Novogrudok’a döndüğünde, bir lisede atletizm antrenörü olarak işe girmiş, bir süre sonra da evlenmişti. Yehuda çok kibar ve özel bir insandı.
Almanlar Polonya’ya girince…
1 Eylül 1939 günü, Almanya Polonya’ya saldırdığı zaman, Polonya ordusu, Yehuda’yı yeniden askere çağırdı. Savaşta ağır yaralanan Yehuda, Varşova’da yatırıldığı hastanede tedavisi sürerken, kaçmaya mecbur kaldı. Zira Alman SS’leri hastaneye baskın yaparak orada yatan savaşçı askerleri ve Yahudileri toplamaya başlamıştı.
Yehuda artık Sovyet Rusya’nın idaresi altında olan Novogrudok’a geri dönmüştü. Döner dönmez kendini gettoya kapatılmış olarak buldu. Öldürülen diğer Yahudiler gibi, her gün katliam sırasının onlara gelmesini bekliyordu. Aslında teslim olmaya niyeti yoktu, o yüzden kaçış planları yapmaya başladı. Tam o sırada, Hıristiyan arkadaşlarının aracılığı ile kendisine ulaştırılan mektubu okudu. Mektup, büyük kuzeni Tuvia’dan geliyordu ve “Arkadaşlarla ormanda gizleniyoruz ve Almanlara teslim olmaya hiç niyetimiz yok. Karını yanına al, güvendiğin birkaç arkadaşını da getir. Neler yapabileceğimizi birlikte gözden geçirelim” yazıyordu. Yehuda kısa bir süre sonra, üç erkek kardeşi de dâhil olmak üzere, köyden arkadaşı yirmi kişiye daha planını açıkladı.
Gettodan kaçış
Bir akşam, karısı ve sekiz arkadaşıyla gettonun giriş kapısında bekleyen Alman askerlerinden gizlenerek, dikenli tellerin yanına sessizce yaklaştılar. Yehuda telleri kesti. Hepsi tellerin arasından süzüldüler ve yakınlardaki karanlık ormanın derinliklerine daldılar. Sonunda kuzenler buluştuklarında Yehuda gruba, “Burada yaşayıp, hayatta kalmaya gayret etmeliyiz, şimdiden sonra tek düşüncemiz ve amacımız olacak: İntikam. Katillerimizden intikam alacağız. Silahlarımızı kuşanıp, düşmanlara zarar vereceğiz. Bu yüzden kararlı ve acımasız olmalıyız” dedi.
Tuvia’nın otoriter liderliğine Yehuda’nın üstün ordu tecrübelerini de katınca, Bielski Partizanları müthiş bir sinerji oluşturmuştu. Bu grupta sadece akrabalar değil aile dışından olanlar da vardı. Tuvia ve kardeşleri Asael ile Zus Bielski direnişçileri gruplarına katmaya çalışıyordu. 13 yaşındaki en küçük kardeş Aron ise ormanda gözcülük yapıyordu. Tuvia karşılarına çıkan her kaçak Yahudi’yi aralarına alıyor, onları korumasına alarak, yeteneklerine göre görevler veriyordu. Amaçlarının başında ise oldukça çok sayıda Yahudi’nin hayatını kurtarmak vardı.
Novogrudok Gettosundan Yehuda’yla birlikte kaçan kadınların arasında günümüzABD Başkanı Donald Trump’ın damadı Jared Kushner’in büyükannesi de vardı. Genç kız Bielski Partizanlarının bir elemanı olmuştu. 1943 yılı sonbaharında partizan kampında 750 kişiye ulaşmışlardı. Kampa ‘Yeruşalayim Ormanı’ adını vermişlerdi. Ormandaki küçük partizan grupları da onlara eklenmişti.
Ana kampta kendilerine birkaç düzine sığınak hazırlamışlardı. En büyüğüne 40 kişi sığabiliyordu. Bu sığınaklardan biri, karargâh ve toplantılar için, diğerleri çalışma, değirmen, yıkanma, çamaşırhane, sinagog, okul, revir ve hapishane sığınaklarıydı.
Bazı çok özel ve cesur Belarus yerel halkı, kendilerinin ve ailelerinin hayatlarını riske atarak, gettodan kazdıkları tünellerden kaçıp, ormana dalan Yahudilere yardım ediyorlardı. Almanlar sık sık yakaladıkları bu iyi insanları, korkunç işkencelerle öldürüyordu.
Yeruşalayim’deki Yad Vaşem Müzesinde yer alan ‘Uluslararası Dürüstler’ bölümünde Belaruslu 800 cesur kişinin onuruna plaketler ve dikilen ağaçlar yer alır.
Bielski Partizanlarının savaşçı kanadı, son derece başarılı gerilla savaşları ve sabotajlar gerçekleştirdi. Yerel halkın yardımları sayesinde çok fazla cephanelik ve silahlar edinmişlerdi. Ellerinde, Alman ordusuna ait silah ve üniformalar vardı. Ayrıca Sovyet birlikleri de onlara silah ve savaş ekipmanları takviyesi yapıyordu.
Bielski Partizanlarının Almanlara karşı eylemleri
Rus arşivlerindeki askeri kayıtlarda, Belarus Bielski Partizanlarının, Alman trenlerine saldırdıkları, demiryollarını ve köprüleri havaya uçurdukları yazılıdır. Ayrıca yüzlerce Alman askerini, subayını, işbirlikçisini, Belarus polisini yok ettiklerinin kayıtları aynı arşivlerde bulunur.
Yehuda’nın hayatı sürekli olarak risk altındaydı. Stalin, bütün Polonyalı subayların görüldükleri yerde vurulmaları için kesin emir vermişti. Çünkü Sovyetlerin de aynı ormanda gizli direniş örgütleri vardı. Oysa Yehuda, bölgedeki Sovyet askerleri ile yakın dostluklar kurmuştu. Bu şekilde kuzenlerini de korumuş oluyordu. Rus askerleri ona hayrandı. Yehuda’ya ‘Gizemli Adam’ adını vermişlerdi.
1944 yazında Rusya’nın Kızıl Ordusu, Polonya’daki Alman Ordusunu yenilgiye uğratınca, Bielski Partizanlarına mensup yaklaşık 1230 erkek, kadın ve çocuk ormandan yürüyerek dışarı çıktılar. Günümüzde, bütün bu direnişçi insanların soylarından gelen 25 bin Yahudi var.
Bielski kardeşiler
İsrail topraklarına göç
Savaştan sonra Bielski Ailesi hep birlikte İngiliz mandası altındaki İsrail topraklarına göç ettiler. Yehuda, İsrail savunma ordusuna girdi ve 1948 yılında ‘Bağımsızlık Savaşı’nda savaştı. Bu savaşta da ağır yaralandı. Bu savaşa Tuvia ve Zus da katılmışlardı. 14 Mayıs 1948 tarihinde İsrail Devleti doğdu.
1950’li yılların sonuna doğru, İsrail’deki Bielskiler, ABD’ye göç etti. Oradaki kardeşleriyle bir araya geldiler. Bütün aile nihayet yaklaşık 30 yıl sonra bir araya gelebilmişlerdi
2019 yılında, Belarus’un, Alman işgalinden kurtuluşunun 75. yılı kutlandı. Belarus, II. Dünya Savaşı süresince, en kuvvetli partizan grubuna sahipti (374 bin kişi). Milyonlarca Belarus halkı hayatını kaybetmişti. 80 bin Yahudi ise kurşunlanarak öldürülmüş ve çukurlara atılarak gömülmüştü.
2018 yazında, yüzlerce Bielski partizanının aileleri Novogrudok’a gelerek, aile büyüklerinin anılarını onurlandırdı. Ayrıca Yahudi olmadıkları halde, onlara yardım eden Belarusluları da saygıyla andılar. Düzenlenen devlet törenlerine ve kutlama şenliklerine davet edildiler ve çok sıcak bir biçimde ağırlandılar. Üççeyrek yüzyıl önce, ormanlarda canları pahasına savaşan partizanları saygı ve minnet duyguları ile andılar.
Belarus’a yapılan bu anlamlı ziyareti ise, halen ‘City University of New York’ta profesör olan, Leslie Bell organize etti. Leslie Bell, artık hayatta olmayan Yehuda Bielski’nin kızıdır.