Lübnan Cumhurbaşkanı Aoun, Hariri’yi istifasından dokuz ay sonra, ülkenin 1975-1990 iç savaşından bu yana yaşadığı en kötü krizin üstesinden gelmek ve yeni bir hükümet kurmak için göreve getirdi.
Sünni Müslüman politikacı Saad al-Hariri, 2005’te babası Refik Hariri öldürüldüğünden beri, 4. Kez başbakan seçildi. Geçen yıl yüz binlerce kişi Hariri’ye karşı miting düzenlemişti. O dönemde ihtiyaç duyulan reformlarda anlaşmaya varılamaması ve mezhep ayrılıklarında çıkan sorunlardan ötürü istifa etmişti.
Sonraki aylarda, eski bir akademisyen ve bir diplomat, kuramdan çok tekniğe, uygulamaya ve ekonomiye dayalı teknokrasi modeliyle ülkeyi yönetmeye çalıştı. Neredeyse tam bir yıl sonra, bankacılık krizi, kur çöküşü, yoksullukta artış ve Ağustos ayında Beyrut Limanında yaşanan büyük bir patlama sebebiyle istifa etmişti.
Hariri gazetecilere yaptığı açıklamada, "Zorluklardan dolayı umudunu kaybetmek üzere olan Lübnanlılara ekonomimizi, güvenliğimizi ve ülkemizi tehdit eden çökme tehlikesini durdurmak için çalışmaya kararlı olduğumu söylüyorum" şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Aoun'un damadı tarafından yönetilen ülkedeki en büyük Hristiyan partisi olan Özgür Vatansever Hareket Partisi (FPM) ise Hariri'yi aday göstermediğini açıkladı. Partiden yapılan açıklamada Hariri gibi bir siyasetçinin teknokrat bir hükümete liderlik edemeyeceği belirtildi. Ülkenin ikinci büyük Hristiyan partisi de Hariri'yi desteklemediğini açıkladı.
