Hanuka´nın ışığı bu yıl Kadıköy´den aydınlattı

Alper Palti

Etkinlikte konuşma yapan Türk Yahudi Toplumu (TYT) Başkan Vekili Moris Levi başta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan olmak üzere Hanuka Bayramını kutlamış olan herkese teşekkür etti. Moris Levi, Vakıflar Genel Müdürü Burhan Ersoy'dan gelen mesajı okudu. Ersoy mesajında, “Batıda inanç, ibadet hürriyetini güvenceye alan hakların kullanımına yönelik engel artarken medeniyetlerin buluşma noktası olan topraklarımızda yüzyıllar boyunca din, dil, ırk ve inanç gibi hiçbir konuda ayrım yapılmaksızın herkes için yanan bir ışık, herkes için açık bir sevgi kapısı olmuş olan vakıf kültürümüz paylaşma barış ve kardeşlik kültürünün en güzel örnekleriyle doludur. İşte bu sevgi ve hoşgörü anlayışının bir temsili olan kurumum adına Tüm Musevi kardeşlerimin Hanuka Bayramını kutlar sağlık, mutluluk, barış, sevgi ve hoşgörüyle aydınlanan nice bayramlar temenni ederim” ifadelerini kullandı.

Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, “Başta Sayın Hahambaşı olmak üzere Vali Yardımcımız ve Musevi cemaatinin önde gelenleri hepiniz Kadıköy'e hoş geldiniz. Eminim ki hepinizin Kadıköy'le ilgili geçmişten gelen bir anısı, eğer Kadıköy'de oturmuyorsanız mutlaka vardır. Kadim bir kentte yaşıyoruz. Uygarlık olarak Bizans'tan daha eski yerleşim alanı olan 'Kalkedon'un uzantılarıyız. Burayı Kadıköy yapan en önemli şey hoşgörü, huzur, insana saygı. Birçok cemaatin Hristiyan ve Musevi cemaatlerinin ibadethaneleri burada, tarihi camilerimiz burada. Kadıköy'ün hoşgörüsü içerisinde herkesi gıptayla baktıran özgürlüğü içerisinde yaşıyoruz. Burada bayramınızı kutlamak benim için bir şeref, bir onur. Hepinize Kadıköy'e geldiğiniz için tekrar hoş geldiniz diyorum. Hanuka Bayramımız kutlu olsun. Tarihin bir yerinde mutlaka bizler de bu bayramı farklı bir şekilde kutlamışızdır; dedelerimiz daha büyüklerimiz. Yakacağımız mum bütün karanlıklara ışık olsun. Hepinizi saygıyla selamlıyorum” dedi.

TYT Eş Başkanlarından İshak İbrahimzadeh de konuşmasında şunları dile getirdi: ''Sayın Hahambaşım, Sayın Vali Yardımcım, devletimizin, belediyemizin, çok sevgili çalışanları, burada olan kardeşlerim ve evlerinde bizi seyretmekte olan birlikte Hanukamızı yakacağımız kardeşlerim ve onlara katılan, bizleri seyreden diğer kardeşlerimiz, bütün Türkiye’m! Bu akşam kutladığımız Hanuka Bayramımız bir mucizenin başarısının hikâyesidir. Mucize aslında bu mumların sekiz gün yanması değildir. Tanrı katından baktığınız zaman Tanrı için mucize kelimesi aslında olmayan bir kelimedir. Mucize bizim onu hissetme şeklimizdir. Ama mucize o günlerde zor şartlarda kaderleri elinden alınmak istenen, kaderleri çizilmek istenen insanların kendi kaderlerini kendi yaşam şekillerini ve kendilerine geleceklerini çizmek için yapmış oldukları savaşın, bu mücadelenin olabileceğini tüm nesillere göstermenin hikâyesiydi. Bizim büyüklerimiz Pirke Avot kitabımızda bize dünyanın üç şey üzerinde durduğunu anlatırlar. Bunlardan biri aklı kullanmak, diğeri kalpten inanmak, üçüncüsü de fedakârlık ve özveriyle insanlığa bazen hayatımız pahasına da olsa hizmet edebilmek. İşte o insanlar, o zamanlar bunları yaptılar. Fakat bugün görüyoruz ki karşımızda farklı bir düşman var. Adını koyamadığımız, tanımlayamadığımız bir düşman var ve o düşmana karşı bizim için, bizlere rağmen savaş veren insanlarımız var. Bu insanlarımız sağlık görevlileri ve hastanelerimizde, sokaklarda filyasyon ekibi olarak çalışan tüm sağlık çalışanları, bizleri korumaya çalışan emniyet görevlilerimiz, öğretmenlerimiz, bilim alanında aşıyı ve ilaçları üretip bu salgını en kısa sürede aşmamızı sağlamak için çalışanlar ve tabii yaşamsal ihtiyaçlarımızı ayağımıza kadar getiren her türlü emekçimiz.

İşte böyle olduğu zaman biz de görüyoruz ki bizlerin duaları, akıl ve özveriyle birleştiğinde bugün buraya gelebiliyoruz, onlara teşekkür ediyor ve bu akılcı ve kalpten özverilerin ışığında, mucizenin mumunu yakabiliyor ve her gün arttırarak insanlığa bir umut veriyoruz.

Ummak istiyorum ki tüm dualarımız bu insanlarımız, çalışanlarımızın yanında olacaktır ve Tanrı hepimizin aklını açacak hepimize doğru yolu gösterecek ve bu insanlarımızın yaptığı çabalarla iyi günler hepimizin olacaktır.

Hanuka Hag Sameah.”

Hanuka mumları gruplar şeklinde yakıldı.

İlk mum Hahambaşı Rav İsak Haleva, TYT Eş Başkanı Erol Kohen, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan, Vali Yardımcısı Özlem Bozkurt Gevrek, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, Büyükelçi Salih Tamer tarafından yakıldı.

İkinci mumu Başkan Vekili Moris Levi ve yabancı misyonşefleri; üçüncü mumu hahamlar, Kaymakam ve dini temsilciler; dördüncü mumu Meri İstiroti, sağlık çalışanları, Dr. Berjan Kahveci, Dr. Tunç Çelebi ve bu dönemde toplumumuza hizmet eden kurum temsilcileri; beşinci mumu 500. Yıl Vakfı Başkanı Silvyo Ovadya, UÖMO öğrencisi Jilda Bahar ve davetliler; altıncı mumu  da Rafi Kohen ve toplumumu temsil eden yöneticiler yaktı.