İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Kültür AŞ tarafından yayınlanan, İstanbul´un kültürel mirasında önemli bir yer eden ve günümüzde sayıları gittikçe azalan farklı inanç gruplarını anlatan ´İstanbul´un Renkleri´ kitabı 23 Aralık´ta İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, dini cemaat ve vakıf liderlerinin de katılımı ile Malta Köşkünde düzenlen toplantıda tanıtıldı.
Tanıtım toplantısına Türkiye Hahambaşısı Rav İsak Haleva başta olmak üzere, Türk Yahudi Toplumu (TYT) Başkanı Yardımcısı ve Cemaat Vakıfları Temsilcisi Moris Levi, TYT Genel Koordinatörü ve Basın Dış İlişkiler Sorumlusu Deniz Baler Saporta, 500. Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesi Başkanı Silvyo Ovadya, Kadıköy Hemdat İsrael Sinagogu Vakfı Başkanı Eli Arditi, Kuzguncuk Bet Yaakov Sinagogu Vakfı, Şalom Gazetesi ve toplum yetkilileri iştirak etti.
Toplantıda ilk konuşmayı kitabın giriş yazısını da kaleme alan CHP eski genel başkanlarından Altan Öymen gerçekleştirdi. Öymen kitabın amacını, İstanbul’un edebiyatımızdaki izlerini örneklerle açıklarken özellikle siyasilerin zaman zaman kamuoyuna verdikleri birlik mesajlarında bazı inanç gruplarını atladıklarını ve bu sebeple de verilmek istenen mesajların eksik kaldığının altını çizdi.
Toplantının bir sonraki konuşmasını ise Cemaat Vakıfları Temsilcisi ve TYT Başkan Yardımcısı Moris Levi gerçekleştirdi. Katılımcılar tarafından ilgiyle dinlenen konuşmasında Levi, “Görevim gereği, kitaba konu olan küçük toplumların 167 vakfını, Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıflar Meclisinde temsil ediyorum. Bu vakıfların büyük çoğunluğu İstanbul'da. Kitapta anlatıldığı ve başlıkta da işaret edildiği gibi, bu toplumların renkleri, izleri, nefesleri, ruhları, lezzetleri, aşkları, sesleri, müzikleri anıları olmayan bir İstanbul'da şiirler bile yavan kalırdı. İstanbul, İstanbul olamazdı” sözleri ile farklı inanç gruplarının önemini belirtti. Moris Levi ayrıca cemaat vakıflarının günümüzdeki ihtiyaçları konusunda da bilgilendirmede bulundu.
Günün son konuşmasını gerçekleştiren İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise sözlerine, her cemaatin, her inançtan insanın İstanbul'un sokaklarına, parklarına, hayatına, yaşamına büyük izler, derin hikayeler, derin miraslar bıraktığını belirterek, "Şunu belirtmek istiyorum; bu şehrin hiçbir topluluğunun adı, azınlık değildir. Sayın Moris Levi o kadar güzel bir konuşma yaptı ki… Ben 40 yıllık buralıyım, Sayın Levi 500 yıllık, kendisi ile nasıl yarışırım ki... Çünkü, kimin bu şehre nasıl katkılar sunduğunu, kimse bilemez. Bazen bu, yüzyıllar sonra anlaşılıyor” diyerek başladı.
Tek bir üyesi kalsa bile, her inanç grubunun kendileri için eşit şekilde değerli olduğunu belirten İmamoğlu sözlerini, “Bayramları bir arada kutlama geleneği, bu şehrin geçmişinde var. Çünkü mahallede bayramlarını bir arada kutlar. İnsanların birbirilerine olan duygularını ifade ettiği bir coğrafyadır İstanbul. Onun için, yan yana ibadethaneleri görürsünüz. Burada insanların iyi günlerinde bir arada güldükleri, eğlendikleri, kötü günlerinde de bir arada ağladıklarını, üzüldüklerini görürsünüz. İşte bu eser, bir anlamda bunu anlatıyor; bütün duyguları bir araya getiriyor. 'İstanbul'un Renkleri’nin her okura güzel şeyler katmasını diliyorum” cümleleri ile bitirdi.
Tanıtım toplantısına, Patrik Bartholomeos, Türkiye Ermeni Cemaati Başrahibi Tatul Anuşyan, Türkiye Musevileri Hahambaşı Rav İsak Haleva, Süryani Kadim Cemaati lideri Metropolit Mor Filüksinos Yusuf Çetin, vakıf yöneticileri ve kitabın yazarları da katıldı.
Kitabın giriş yazısını Altan Öymen’in yazdığı eserde, Ali Çokona İstanbul Rumlarını, Saro Dadyan İstanbul'da yaşayan Bulgarları, Püzant Akbaş İstanbul Ermenilerini, Rinaldo Marmara İstanbul'un Latin Katolik Cemaatini, Nazım Alpman İstanbul'da bir Polonya köyü olan Polonezköy'ü, İvo Vedat Molinas İstanbul Yahudilerini, Sait Süsin İstanbul Süryanilerinin dünü bugününü, Mehmet Yüce de bu toplulukların Türk sporuna katkılarını anlattı. Kitabın final yazısını, proje direktörü olan Cengiz Özkarabekir ve Sevecen Tunç birlikte kaleme aldı. Tören Ekrem İmamoğlu ve davetlilerin toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.