İsrail Maliye Bakanı ve eski Başbakan Binyamin Netanyahu Pazar günü hükümetteki görevinden istifa ettiğini açıkladı. İstifa gerekçesi olarak geri çekilme planının bir parçası olmak istemediğini söyledi. Başbakan Ariel Şaron ise istifanın ardından Başbakan Yardımcısı ve Sanayi Bakanı olan Ehud Olmert`i Maliye Bakanı olarak atad
Reneta Sibel Yolak
Menahem bir Rus Yahudisidir. Köyünde ürünlerini satarak geçinmektedir. Karısı Bianca oğlu Binyamin ile devamlı çalışmaktadırlar. Binyamin hep olumlu düşünen, canlı, pırıl pırıl bir delikanlıdır. Bir fabrikada çalışmaktadır. Çalışkanlığı ve sevecenliğiyle çok sevilmektedir. Birgün ustabaşı sudan bir sebepten dolayı Binyamini işten kovar. Binyamin beklemediği bu haksızlığı görünce çok üzülür. Üzüntüsü yalnız kendisi için değildir. Annesi ve babası zaten onun aylığıyla zar zor geçinmektedir, şimdi ne yapacaklardır? Binyamin ilk an üzülür, ama sonra da der ki "Her işte bir hayır vardır".
İnançları kuvvetli olan Binyamin başına ne zaman birşey gelse bunun kendisi için hayırlı olduğunu düşünmektedir. İşsiz kalan Binyamin yaşlı babasına yardım eder, ürünlerini satmak için pazara götürür, tatlı dili ve sevecenliğiyle babasının satamadığı tüm malları satar ve köyüne döner.
Hatta bir sürü sipariş alır. Bunun üzerine babası da çok sevinir ve her Salı günü pazara oğlunu göndermeye karar verir.
Bu sefer daha fazla ürün gönderir. İki saat sonra Binyamin malları satarak evine döner. Babası çok mutludur artık. Oğlunu öper, okşar ve o gece bir kutlama yaparlar. Votkalarını içerken, gözbebekleri mutluluktan parlamaktadır.
Günlerden birgün köyleri Rus askerleri tarafından basılır ve babası götürülür. Sibiryaya sürüldüğü haberleri ortalığa bomba gibi düşer. Anne oğul çok ağlarlar. Binyamin neden babasının Sibiryaya sürüldüğünü sorunca Rus askerleri yüzünü tekmelerler. Kanlar içinde kalan yavrusuna mı, giden kocasına mı üzüleceğini bilmeyen Biancanın gözyaşları seller gibi akar. Hemen oğlunun üstündeki kanları temizler ve oğluna birkaç lokma bir şey yedirir, yatırır. Binyamin günlerce gözleri kapalı yatar. Bir ay sonra gözlerini açtığında annesine babasını sorar. Bianca kocasının Sibiryaya sürüldüğünü söyler. Binyamin bunu duyunca ağlamaya başlar. Hem yaşlı hem de hasta olan Menahem nasıl yaşayacaktır?
O soğukta, o koşullarda ne yapacaktır? Gene içinden bir ses Binyamine "Her işte bir hayır vardır" der. Birkaç hafta sonra Binyamin ayağa kalkar ve tekrar çalışmaya başlar.
Birgün pazarda mallarını satarken hiç tanımadığı biri eline bir mektup tutuşturur. Bu mektup babasından gelmektedir. "Oğlum ben iyiyim, annene ve kendine iyi bak. Beni hapse attılar. Bu mektubu size oradan yazıyorum." demektedir. Binyamin Tanrıya şükreder. Babası en azından Sibiryada değildir.
Birkaç ay sonra Binyamini bir sürpriz beklemektedir. Babası evde onu bekliyordur. Hem de bir çanta dolusu para ve mutlu bir yüzle. Binyamin babasını gördüğüne çok sevinir ve olayları çok merak etmektedir. Onun için çabucak neler olduğunu sorar. Hapishanede hiç tanımadığı birinin hayatını kurtaran Menaheme bu kişi yardım etmiştir. Suçu olmadığı anlaşılıp da hapisten çıkan Menahem anlatır: "Oğlum sen her işte bir hayır vardır demez misin?"
Tüm aile sarılır. Birbirlerini öperler ve gelecek mutlu günler için kadeh tokuştururlar.
Her zaman "her işte bir hayır vardır" diye düşünmeli umutlarımızı kaybetmemeliyiz. İnsanlar ümitleriyle yaşarlar.
Kaynak: Wellsprings