Hiz mi demiştiniz?

Efsanenin Yaratılışı
Bugatti Veyron 16.4’ün mimarı Ferdinand Piech’in azim ve kararlılığı mühendislik limitlerinin zorlanmasını gerçekleştirdi.  Mühendisleri 1000 beygir güç ve 400 km/s’lik hızın gerçekleşebilmesi için yönlendirdi.  Hayali bile düşünülemeyecek bu proje, Piech’in aldığı karara göre aklındaki performans özellikleri (1000 beygir ve 400km/s) yerine getirilmediği taktirde gerçekleşmeyecekti.  Piech daha önce de Porsche’de 917 modelinin yaratılışı, Audi’de Quattro’nun piyasada başarılı bir pazar payına ulaşmasını sağlamış yetenekli bir müteşebbis olarak en son noktası Volkswagen’de Bugatti’yi zirvelere uçurmak için bu hayalinin gerçekleştirilmesini istedi.  İlk resmi prototipi 1999 yılının ekim ayında Tokyo’da teşhir edilen araç pek çok değişiklik geçirdikten sonra sonunda bu yıl üretime hazır versiyonuna ulaştı.

Motor, Performans ve Teknoloji
Bugatti Veyron, Quad-turbo (dört aşamalı turbo), W16 (silindirlerin W harfi şeklinde dizildiği 16 silindir) bir motora sahip.  Bu motor tam 1001 beygir güç üretiyor ve bu güç Volkswagen’in yarı otomatik sıralı şanzımanı DSG ile 1900 kg ağırlığındaki aracın dört tekerine aktarılıyor.  Vitesi değiştirmek için sürücünün tek yapması gereken direksiyonun arkasındaki + ve – tuşlarına basmak veya aracın orta konsolundaki vites topuzunu ileri veya geri ittirmek.  Bu şanzıman türü Volkswagen ve Audi’nin bazı modellerinde de kullanılıyor ancak Bugatti için üretilen versiyonu diğerlerininkinden çok farklı; bunun sebebi ilk defa olarak şanzımanın bu kadar büyük bir tork ile karşı karşıya kalması.  Bu gücün sonucunda Veyron 0’dan 100 km/s’ye ulaşabilmek için 2.5 saniye gibi kısa bir zamana ihtiyaç duyuyor.  Bu zaman karada bir jet uçağının, bir yarış motosikletinin, bir Formula 1 yarış aracının veya bir çitanın aynı sürate ulaşabilmesi için ihtiyaç duyduğu zamandan bile daha kısa!  Tüm bunlar kulağa çok hoş geliyor ancak bu kadar büyük bir güç yanında pek çok problemi de beraberinde getiriyor.  Motorun ve frenlerin soğutulması, bu kadar çabuk süratlenen bir aracın aynı zamanda çok çabuk yavaşlatılması, ulaşılan aşırı yüksek süratlere dayanabilecek lastiklerin üretilmesi bu problemlerden bazıları.  Ancak Bugatti tüm bu sorunlara da çözüm üretmiş.  Aracın ortasına yerleştirilmiş motorun soğutulması için büyük hava ızgaralarının yanı sıra 4 adet vantilatör kullanılmış.  Aracın frenlerinin soğutulması için ise sümüklü böcek şeklinde kanallar kullanılmış.  Lastiklere gelince, sıradan araçlarda kullanılan lastiklerin bu süratlere dayanamayacağı kesin, bu nedenle Michelin firması bu araca özel lastikler üretmiş.  Lastiklerin basıncı yüksek süratlerde lastiklerin ısınmasını azaltmak için 3,0 bardan 3,5 bara yükselerek sürtünmeyi azaltıyor.  Veyron’un yakıt tüketimi de aracı satın alacaklar için büyük bir problem haline gelebilir.  Bugatti firmasının yaptığı bir testte araç sürekli olarak devir saatinin kırmızı çizgisine ulaşacağı şekilde kullanıldığında 100 litrelik deposunu 20 dakika içinde bitirmiş. Aracın süspansiyonuna gelince, kullanılan süspansiyon merkezi bir hidrolik sisteme sahip.  Bu sistem sayesinde hıza bağlı olarak aracın yüksekliği ve süspansiyon sertliği ayarlanarak 400km/s gibi çok yüksek süratlerde bile araç dengeli ve kontrollü bir şekilde yola tutunabiliyor.

İç Mekan Tasarımı
Bugatti Veyron bu kadar performanslı bir araba olmanın yanı sıra lüks otomobillerdeki konforu ve iç tasarımı da aratmıyor.  Aracın alışagelmiş spor otomobil üreticilerinin otomobillerinden çok daha geniş iç hacme sahip oluşu bunu hemen belli ediyor zaten.  Bunun yanı sıra aracın kokpitinde ve koltuklarında en lüks malzemeler kullanılmış.  Otomobildeki yumuşak deri ile kaplanmış koltuklar, bundan daha da yumuşak süet halılar ve orta konsola hakim alüminyum bu malzemelerden bazıları.   Ancak Bugatti firması aracı oldukça lüks yapmasına rağmen bu kadar süratli bir aracın çok dikkat dağıtıcı bir iç tasarıma sahip olmaması gerektiğini düşünerek navigasyon sistemi, detaylı yol bilgisayarı, televizyon gibi lüks araçlarda çok popüler ama aynı zamanda sürücünün dikkatini dağıtabilecek opsiyonlardan özellikle kaçınmış.

Sonuç
Bugatti ürettiği Veyron modeli ile otomobil dünyasında yeni bir çağı başlattı.  1000 beygirlik bir otomobil uzun zamandır sadece bir hayal olarak kabul ediliyordu, fakat, Bugatti sonunda bu hayali gerçekleştirdi.  Firma şu anda aracın fiyatını 1 milyon Euro olarak açıklasa da bu bile araştırmaların giderini karşılayamayacak.  Ancak Bugatti firması bu aracı üretirken yaptığı araştırmaları daha sonra başka araçlarda kullanmayı amaçlıyor, bu teknolojinin ilerde başka araçlarda kullanılması aynı zamanda gelecekte bizi büyüleyecek daha pek çok aracın ortaya çıkacağı anlamına geliyor.