ANTİSEMİTİZM {1}

Sara YANAROCAKYeni bir ay doğduğu zaman kim, onun için iyi bir dilekte bulunursa, orada Şehina (kutsal nur) kendini gösterir" Babil Talmudu: Sanh. 42A

Kavram
9 Ocak 2008 Çarşamba

Yusuf BESALEL

Antisemitizm, Sami ırkından olana karşı olmak anlamını taşır. Fakat bu terim genellikle Yahudiler’e karşı sadece Yahudi oldukları için duyulan nefreti belirtir. Antisemitizm tarihsel bir olgudur. Örneğin, Tevrat’ta Ester bahsinde yer alan ve Yahudiler’in tümünü yok etmek isteyen Vezir Aman’ı; Helen, Roma ve Ortaçağ dönemlerinde din farklılığından kaynaklanan aynı nefret izlemiştir. Avrupa’da ulus devletlerinin ortaya çıkması ile birlikte bu geleneksel nefrete ulusal ve iktisadi unsurlar eklenmiştir.
Böylece antisemitizm, özellikle Avrupa’da en olumsuz şekilleri ile sergilenmitir. Örneğin, Fransa ve Orta Avrupa’da Haçlı Seferleri dönemi (1096񮉶), yine Haçlı Seferleri zamanında İngiltere’deki kan iftiralası akımı, 14. ve 15. yüzyıllarda İspanya ve Portekiz’de Engizisyon katliamları, 17. yüzyıldan itibaren Rusya’daki pogromlar, 1933񮕩 döneminde Naziler tarafından 6 milyon Yahudi’nin çeşitli ölüm kamplarında (Auschwitz, Birkenau, vb.) işkencelerle ve gaz odalarında imha edilmesi ile sonuçlanan Holokost veya Soykırım felaketi gibi…
Engizisyon, Yahudi tarihindeki başlıca antisemitik olaylardan birisidir. Aslında Katolik Kilisesi’nin 13. Yüzyılda dinlerinin inkar edenleri soruşturmak ve yargılamak için oluşturduğu bir kurum olan engizisyon, bilhassa 15.  ve 16. Yüzyıllarda dönme Yahudiler’e (Anusim) karşı işletilmiş ve binlerce Yahudi 1493񮎪 yılları arasında İspanya’da Thomas de Torquémada’nın baş engizitör olduğu dönemdebu durum korkunç boyutlara ulaşmıştır.
İspanya’daki antisemitizmin nedeni Yahudiler’in özümlenmesinden (asimilasyon) kaynaklanmıştır. Yahudiler, İspanya’da önemli resmi makamlara gelmişlerdi. İspanyollar, buna karşılık karışık evliliklerle özümlenmenin yanısıra Hıristyanlığa dönmeye başladılar. Aslında bunlar evlerinde gizlice Yahudiliği uyguluyorlardı. Bunlara Hıristyanlar "Marranos" (domuzlar) adını taktılar ve engizisyonla bu tür Yahudiler’i saptayıp telef etmeye başladılar.
Antisemitizmin doruk noktası, Holokost (Şoa) veya Naziler’ce gerçekleştirilen soykırımdır. Holokost felaketi aynı zamanda gerçek antisemitizmin nedenini de sergiler. Çünkü bu dönemde Yahudiler, Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinde toplumla iyice entegre olmaya başlamışlar, Yahudiliklerinden iyice uzaklaşmış olan bankerler, gazeteciler, sanayiciler, serbest meslek sahipleri oluşmuştu. Bunlar, içinde yaşadıkları medeniyetin farklılık arzetmeyen bir bireyi olmak istemişlerdi. Fakat bu özümlenme çare getirmedi; tam tersi bir kısım Yahudi’nin dinden uzaklaşma sürecine varan bir emansipasyon sürecine girmesi bu kez savaşa bulaşan bütün ülkelerdeki Yahudiler’in Holokost belasına maruz kalmasıyla sonuçlandı. "Dinsel seçilmişlik ilkesi yerine evrensel liberalizmin eşitliği" felsefesi iflas etmişti. Nitekim tahminlere göre 19. yüzyılın ikinci yarısında Berlin Yahudileri’nin yarısı vaftiz olmuştu. Dvinsk’li Rabi Meir Simha, "Meşeh Hohma" adlı, 1925 yılında yaptığı Biblik yorumunda Holokost hakkında şu kehaneti ileri sürüyordu: "Aydın Yahudi, Kudüs’ü Berlin’le değiştirmişti. Onun için onu yerinden sökecek bir fırtına gelecektir."


devam edecek....
Kaynakça: "Yahudilik Ansiklopedisi",
Cilt I, II, III
Yusuf Besalel